1.
bir diğer "ikibinli yıllarda dahi ona benzemek isteyen kızları hedef alarak adından para kazanalım" ünlüsü.
audrey hepburn'u güzellik ile beraber anmamızı sağlayan özelliği, hiç kuşkusuz, asilliğiydi. hiçbir fotoğrafında aykırı, ucuz, basit pozlar vermemiş ve hep ağırbaşlı bir duruşla, iri gözlerini daha da iri açarak objektife bakmıştır. anne tarafından kraliyet kanı karışmış sanırım, onun da etkisi olabilir bu havasında.
oldukça yardımsever bir kadındı, belki de içinin güzelliği yansımıştı dışına. yaklaşan bir otomobilin farlarına bakıp donakalan tavşanlar gibi iri açtığı gözleri ile kuğu gibi uzun boynu kıskanılasıdır. daima şık giyinir, zevkli tercihler yapardı. bu da onun sofistike havasına daha da katkı sağlamıştır.
soylu bir hanımefendiydi ve bu yüzden farklıydı. günümüz kadınları onun gibi makyaj yapıp, onun giyim zevkini taklit ederek ona benzemeye çalışsa da başaramayacaktır. Audrey hepburn'ü özel kılan, kimseye benzememesi ve kendi çizgisini çizmiş olması. ona özenenlerin anlayamadığı nokta da tam olarak bu.
(link: http://www.vanityfair.com/online/oscars/2013/04/audrey-hepburn-never-thought-i-was-beautiful/_jcr_content/par/cn_contentwell/par-main/cn_blogpost/cn_float_container/cn_image.size.cover-may-2013-audrey-hepburn.jpeg foto 1)
(link: http://thefashiontag.files.wordpress.com/2012/10/audrey-hepburn-style-9.jpg foto 2)
(link: http://www.basepost.net/wp-content/uploads/2013/03/audrey-hepburn-style-3.jpg foto 3)
2.
kesinlikle imajı paraya dönüşmüş ikondur. kendisi bunu görse üzülürdü herhalde. sade ve asil duruşu ve oynadığı filmlerdeki eninde sonunda mutluluğu yakalayan kadın imajı 20. yy'da umut vermiştir.
filmleri sırayla izlenmeli ve saklanmalı. tek seyirlik filmlerde oynamamış. (gbkz: roman holiday) herhalde en güzel eseridir.
3.
filmleri, oyunculuk kalitesinin yanı sıra zerafetiyle de kalbimizde büyük yer etmiş harika kadın. minyon güzel yüzü, "little black dress", zarif hareketleri ve konuşmasıyla... ay ne desem ki! "breakfast at tiffany's" bir dönem overrated olmuştu ergen kızlarımız sağolsun ama harika bir film olduğu gerçeğini değiştirmiyor tabii o ayrı. hihihi
4.
bu kadını marliyn monroe ile karşılaştıranlar var ya feci şekilde sinir oluyorum onlara. audrey hepburn zarafetin, asilliğin, pamuklara sarılıp saklanılacak bir güzelliğin sahibiyken marliyn monroe kendini kadınsılığını kullanarak ucuzlatma yolunu seçmiş ve intihar ederek acizliğini göstermiştir. bu anlamda yapılan karşılaştırma bence çok yersizdir. ayrıca natalie portman black swan filmindeki haliyle feci şekilde audrey hepburn'e benzetmekte bence.
5.
hayatını izlemiştim de çok zor geçen bir çocukluk dönemi geçirmiş. nazi işgalini yaşamış. açlık yaşamış. hatta kendisini yardımlarında ileride rol alacağı unicef kurtarmıştır. ama hayat gülmüş yüzüne. o da hiç gülmeyi bırakmamış anlaşılan. modellikte örnek alınan bir kişi olmuş. yardımsever bir insan. afrikaya yardımları unutulmayacak.
6.
sözlük profil fotoğrafımda olan, zarafetin ve güzelliğin en güzel örneği kadın. şu dünyada hem duruşunu hem güzelliğini hem de tarzını kısacası her şeyini beğendiğim tek insan. gençliğinde savaş zamanı yaşadığı zorluklar yetmezmiş gibi hayatındaki erkekler tarafından çok yıpratılmış olması beni çok üzmüştü okurken.
unicef ile birlikte gönüllü olarak bir çok yardım kampanyasına destek vermiş ayrıca 88 yılında iyi niyet elçisi seçilmiş ve aynı yıl 23 Nisan'da Türkiye'ye de gelmiş. (link: http://alkislarlayasiyorum.com/icerik/171229/ulusal-egemenlik-ve-cocuk-bayrami-audrey-hepburn-konusmasi-1988 yaptığı konuşma için link)
8 ağustos 2014 00:36
8 ağustos 2014 00:37
7.
bir blueblood olan asil, zarif, harika boyunlu efsane kadın.
8 ağustos 2014 19:31
ed.9 ağustos 2014 01:31
8.
son 2 3 senedir bir audrey hepburn furyası.kimdir nedir bilmem araştırma gereği de duymadım.her yerde bu kadın çıkıyor karşıma minik minik bakıyor ordan burdan.vallahi önemli biri de ben bilmiyorsam vurmayın bana.insanlar özeniyormuş falan bir açıp okumak farz oldu.
bir marilyn monroe cular bi hepburn cüler. bu kadınları her yerde göre göre bıktım.
9.
Audrey hepburn'u güzel bulanları eleştirirdim eskiden evet bende zarif hoş buluyorduma ama aman aman güzel olduğunu düşünmüyordum. Sonra breakfast at tiffany's ve roman holiday filmlerini izledim ve kadına bayıldım. Bu kadar naiflik, zariflik güzel bir oyunculuk olamaz kadın o filmlerden sonra gözümde farklı bir büyü kazandı. Hele o makyajları yok mu eyelinerına gurban.
10.
marilyn ile karşılaştırılmasını anlamsız bulduğum, çok sevdiğim ve güzel bulduğum aktrist. ikisi farklı kulvarlarda insanlar.
breakfast at tiffany's filmi ile kendisini tanıdım ve ondan sonra gözümde minyon kumral kadınlar daha da güzel görünmeye başladı. hem oyunculuğu hem de masum güzelliğiyle başımızın tacı.