yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (15)
    • medya (2)

    1. çocukken profesyonel anlamda yapmayı hayal ettiğim sanat dalıydı.

    televizyonda gördüğüm kadar figürleri ezberleyip yapmaya çalışırdım, bunun sonucu 1 kez bileğim çıktı ve 1 kezde ayak bileğim kırıldı.

    hala anneme keşke o zamanlar karate kursuna yollayacağınıza baleye yollasaydınız beni diye sitem ediyorum (gizlinot: swh)

    7 ocak 2015 01:15

    2. çok kötü tecrübelere sahip olduğum alan.

    3. sınıfta annem 'kızım zarif olsun, güzel olsun' amacıyla yazdırmış. tabii bilmiyor nasıl bir kazma doğurduğunu. neyse ben ilk sene gittim baleye, gösteri yapıldı velilere sene sonunda. gayet de iyi gidiyordum aslında.

    4. sınıfta da devam ettim. sene sonu gösterisinde önlerdeydim. tabii o dönemde cüssem normal insan boyutlarında. minyon sayılabilecek bir kızım.

    Sonra ne oldu bilmiyorum ama benim iştahım aşırı açıldı. boyum bir anda uzamaya başladı. 5. sınıftayken zaten erkeklerden daha uzun olmuştum ben. kızları zaten saymıyorum. bir de baledeki arkadaşlarım ekstra minyondu galiba, ben bildiğin orangutan gibi kaba saba ortalarında, sırıtıyordum.

    5. sınıf gösterisi de oldu.

    ama nasıl oldu, yanarım yanarım. annemler fotoğraflarını çekmişler, gerçekten aşağılayıcı.

    sene başında kareografide ilk önce önlerdeydim, daha sonra ortalara, gittikçe en arkalara çekildim. birde bu yetmezmiş gibi en köşeye attılar beni. bildiğin perdeyle sevişiyordum neredeyse gösteride. annemler tüm gösteri boyunca beni bulamamışlar. en son uzun boyluca bir kızın fotoğraflarını çekmişler. düşünün, koca gösteride tek fotoğrafım yok. (gizlinot: kafamızda fötr şapka da var tabi, o yüzden anlayamamış gariplerim )

    neden arkaya atıldım? çünkü uzundum, çünkü şişko olmuştum. hareketleri rahat yapamıyordum. annemin gidip başka bir kızın fotoğrafını çekmesi çok koymuştu.

    6. sınıfta annemi çağırıp baleye değil de kendimi başka bir sanat dalında geliştirmemi önermişler.

    kısacası bale kariyerim sırf damak çikolata yüzünden bitmiştir. buda böyle biline.

    7 ocak 2015 01:39

    3. Anasınıfından lise sona kadar eğitimini aldığım,royal academy'nin sınavlarına girdiğim dans.Annem yönlendirmişti küçük yaşta.Daha doğrusu ablam gitmek istemişti kursa ve bende peşinden sürüklenmiştim.Lise birin sonunda artık hiç dışarı çıkacak zamanımın olmadığını,zamanımın çoğu okul-bale-ev arasında geçtiğini farkettim.Derken araya keman soktum.Kemanla uğraşmak istedim.Aradan 3 ay geçince bale hocam duruşumun değiştiğini,bir omzumun daha aşağıda durduğunu,kemanı bırakmamı söyledi.(Aynı şekilde kayak ve voleybolda yasak).Gönlümde keman olsa da yıllarımı verdiğim baleyi bırakamadım.Peki noldu sonra üniversiteye gidip şehir değiştirince bırakmak zorunda kaldım.Aslında hiçbir zaman kalbimde bale olmadı ama hiçbir zamanda hem benim hem ailemin yıllarını verdiği şeyi bir kenara atmak istemedim.Bir kere derslerde giyilen o mayoları ve kilotlu çorapları hiç sevmezdim,aşırı rahatsızlardı.Birde 'point' saatlerce üstünde durduğum o ayakkabı...Dersten çıkıp soyunma odasına gittiğimizde hepimizin ayakları kanardı.Gösteri zamanı öyle bir topuz yaparlardı ki başım ağrıdan çatlar,gözlerim daha çekik gözükürdü.Şuan hayatımda eksikliğini hissetmiyorum çünkü bana sadece 'rahatsızlığı' çağrıştırıyor.Ama bırakınca kilo aldım bu da bir gerçek.

    7 ocak 2015 02:44


    4. 2 yasinda anaokulunda basladim uzun yillar yaptim. en son deneme yaparken bacagim kaydi ve bar'a geçti. Hayatimda canimin hic boyle yandigini hatirlamiyorum (duygusal acilar dahil) yaklasik 2 saat yerde aglayarak yattim. Guzel yanlarına gelirsek evet vucut sekillendirmek icin harika bale yaptigimi bilmeyen insanlar bile "balerin misin" diye soruyorlar.

    21 haziran 2015 20:50

    5. 5 yaşına kadar çocuklarınızı mutlaka mutlaka yönlendirin vücut esneliğini kaybetmeden sosyalleşmesi açısından ve vücut esneklik kabiliyetinin artması için mutlaka mutlaka gidilmesi gerekiyor. Ki 2 yıl bale eğitimi almış biri olarak söylüyorum şuan kilo aldım ancak çoğu esnekliğim hala devam ediyor ve bunun çok avantajını gördüm

    21 haziran 2015 23:40

    6. 8 yaşımdan 18 yaşıma kadar binbir eziyete rağmen aşkla yaptığım, sonra sağlık problemleri ve maddi sorunlar yüzünden bıraktığım, çok özlediğim ama muhtemeln bir daha icra edemeyeceğim sanat ve spor dalı. Birkaç tavsiye vereyim...

    Öncelikle hayır, çocuğunuz 5 yaşına geldi mi apar topar baleye yazdırmayın. Tamam ne kadar erken o kadar iyi gibi görünüyor esnekliğin yitmemesi için ancak kas ve kemik gelişimi devam eden çocuklar böyle bir eğitime başladığında vücudunda tüm hayatını etkileyebilecek değişimler meydana geliyor. "Aman benim kızım bacaklarını tam açabiliyor, baleye çok yetenekli" demeyin, o yaştaki tüm çocuklar açabiliyor zira. Bazı insanların iskelet yapısı baleye uygun değil. Bu doğuştan gelen bir şey. Yani 1.60 boyundaki biri nasıl ki podyum modelliği yapamazsa örneğin omuzları öne düşük insanlar da bale yapamaz. Gelişimi tamamlanmamış çocukları baleye yazdırdığınızda bu vücut yapılarında da değişiklik yapmaya çalışmış olursunuz. O yaşlarda brlli olmaz, ileride çok sorun çeker. Ayrıca herhangi bir bale dansçısından daha acılı geçer egzersizleri. Biraz büyüsün, sonra bir profesyonel sizi yönlendirsin.

    Biraz bekleyin, çocuğunuz okulda sosyalleşsin ve bunu kendisi istesin. Zaten anaokullarında bale dersleri var. Belki bundan nefret edecek. İnanın çok büyük acılar var işin ucunda, çocuğunuzun istemediği bir şeye yüzünden acı çekmesine izin vermeyin.

    Artistik jimnastik de bir alternatif olabilir. Bale okullarında doktir kontrolü yoktur, spor salonlarında vardır. Bunu da düşünmenizde fayda var.

    Sizin için de geç değil. Baleye 18-19 yaşlarında başlayıp dünyaca ünlenmiş bale dansçıları var. Çoğu okulun hobi sınıfı var. Profesyonel olmayı düşünüyorsanız önce pilates ve modern dans yapıp esneklik kazanmanızı ve temel adımları öğrenmenizi öneririm. Daha sonrasında ise hemen her gün saatlerce çalışmanız gerek. Yaşın geç diyip kapıdan döndüren okullara yanaşmayın. Onlar sadece üşeniyorlar. Vücudunuz uygun değildir, yaşadığınız bir sakatlık sorun yaratıyordur filan onlar ayrı...

    Oğlan çocukları da yönlendirin. Meselenin taytla filan ilgisi yok. Gey de olmuyorlar. Bu bir çeşit spor, öyle düşünün.

    Zırt pırt okul değiştirmeyin. Değiştiriyorsanız ekollere dikkat edin. Türkiye'de çoğunlukla İngiliz ekolünde eğitim verilir. Birkaç okul da Rus ekolünde eğitim veriyor. Ben mesela hep Rus Vaganova sistemiyle çalıştım. Bir kere İngiliz Royal academy kursuna gittim feleğim şaştı. Hareketlerin isimleri, duruş, pozisyonlar hepsi farklı... Olmuyor öyle tabii, bir alanda uzmanlaşmak lazım. Ha bir de aynı anda çeşitli ekolleri tanıtan ve öğreten 1-2 okul var, onlar çok işe yarayabilir.

    Aklıma geldikçe ekleme yapacağım buraya, daha birçok nokta var dikkat edilmesi gereken.

    5 kasım 2015 10:15

    7. Küçüklüğümden beri deli gibi istediğim dünyanın en zarif, disiplinli dans ve sanat türü. sonra sonra diye 20 yaşıma geldim. İleri seviyede olmasa da pilates yaptım hala baleye hevesim var lakin bacaklarım kısa geliyor bale için uygun fizik nasıl olur internettede böyle bilgiler bulamadım aydınlatıcak biri varsa çok sevinirim

    5 kasım 2015 14:04


    8. Devlette çalışmaya başlamadan önce bir sanat evinde çalışıyordum ve çalıştığım yerde çalgı dersleri dışında bale dersleri de veriliyordu. Bale çok ama çok sevdiğim bir sanat dalı ve çocuğunu böyle kurumlarda eğitime göndereceklere tek bir tavsiyem var; eğitim verecek kişinin özgeçmişini mutlaka ama mutlaka detaylı bir şekilde araştırın. Zira bu tip yerlerin çoğunluğu maalesef ticarethane kafasında. Alaylı diye tabir ettiğimiz birçok kişi gerek müzik, gerek tiyatro, gerek bale her türlü dersi veriyor çünkü " patron " lar için eğitimcinin donanımı değil ne kadar " uygun maaşlı " olduğu önemli oluyor. N' olur araştırın. Ne çocuklar gördüm bu derslere ağlaya ağlaya gelen. Ne öğretmenler gördüm baleyle alakası olmayıp bale dersi veren...

    5 kasım 2015 16:10

    9. ülkemi yaşadığım şehri asla küçümsemek istemem ama daha kabul gördüğünü sanmadığım sanat dalı. emek isteyen her gün çalışma gerektiren en özverili danstır doğuştan gelen fiziğiniz bacak yapınız point durumunuz sizi hep bir adım öne geçirir. yumuşak olmanız yumuşak olduğunuz kadar esnek olmanız esnek olduğunuz kadar çıktığınız resitallerde duyguyu seyirciye aktarmanız hem bedenin hem zekanın bir ürünüdür. evet abartmıyorum

    6 kasım 2015 03:06

    10. Aklımda hep Rus kilolu balerinin kovulduğu kurumu dava etmesiyle kalacak olan spor mu desem sanat mı desem bilemediğim uğraşı. Sahnede izlemeyi gerçekten çok severim. Ah be canım Ankara'm ne oyunlar izledim sayende.

    Öte yandan ben çocuğumu yazdırmam, zira son zamanlarda garip bir Popülerlik kazandırıldı, herkes çocuğunun bale yapmasıyla övünür oldu. Sanki Elitlik simgesi. Hatta bu yüzden kemana yada piyanoya da yazdırmam.

    6 kasım 2015 03:27