boykot

1. tdk'ya gore ''1. Bir işi, bir davranışı yapmama kararı alma. 2. Bir kimse, bir topluluk veya bir ülkeyle amaca ulaşmak için her türlü ilişkiyi kesme. ''anlamlarına gelen kelime.

modern insanın bir kuruma -bu devlet de olabilir, özel bir kurum da olabilir- tepkisini göstermek için seçebileceği en akıllıca yoldur kanaatimce. işe gitmeyi kesmek ''grev'' olarak isimlendirilse de gerektiği zaman okul boykotları, marka boykotları haklı tepkiyi göstermenin en işe yarar yoludur.

devleti yaratan halktır, markalardan alış veriş yapan halktır. halk olmadan bir hiç olan bu kurumlar; zaman zaman var oluş sebeplerini unutmuşçasına pişkince ve çirkin tavırlar içerisinde olabilirler. (bkz: watsons boykotu)'nu hatırlayın, boykotun neden başladığını hatırlayın. bu gibi durumlarda ''ben olmasam sen bir hiçsin'' mesajını vermek gerekir ki söz konusu kurum silkinip kendine gelsin. neticede sistemin işlemesini sağlayan da, patronlara para kazandıran da bizleriz.

ukte: (yazar: femme )

2. üstteki girdiye katılıyorum. zaten bu durum tüketmiyoruz kampanyasını daha da gazlıyor benim açımdan. bir kere bakıyorum şirketlerde kurumsallık, ticaret ahlakı sıfır. benim de bu uyuzlukla alışveriş yapasım gelmiyor mecbur kalmadıkça. kanuna uymak sıfır zaten. biz bilmiyor muyuz tüketiciyi kandırma amaçlı bindirim indirim yapmak, ispat için tüketiciyi zorlamak, işçileri kötü koşullarda çalıştırmak hep kanuna aykırı. ama denetim yok adamlar da uymuyorlar. zaten adamların kazancı birçok durumda kesilecek cezadan kat kat yüksek. onlar da rahat rahat yapmaya devam ediyorlar. ülkeyi de boykot edesim var ama en azından küçük evim için ve vize vs için para biriktirmem lazım (gizlinot: sonra gelsin anarşist yaşam yey. )

3. ben hemen sinirlenip siniri çabuk geçen bir insanım. boykotlara başlar bir süre sonra devam edemem. keşke edebilsem.

4. turkcell-ensar vakfı nedeniyle

watsons-16 yaşındaki o gencecik kıza yapılanlar nedeniyle

pınar (gizlinot: hatta yaşar holding'in tüm bağlı markaları) -karşıyakalıyım, mustafa selim yaşar'ın yaptığı açıklama nedeniyle

ölsem bırakmam bu boykotları. umarım yenileri açığa çıkar ak-kara belli olur da uzar bu liste.

5. Gözümde tüm markalar için geçerli olan durum. Bir şekilde " ihtiyacım " diye aldığımız 1234556 numaralı ruja yaklaşık 50 lira veriyoruz en az. Ne için? Kimyasal. Sadece kimyasal. Ve en kötü tarafı da bu markalar bize bir ruju 50/60 liraya iterken bılogırımsı herkese gani gani serileri yolluyor. Kendimi salak gibi hissetmeye başladım artık. Elimdeki tüm rujlari her gün kullansam yaklaşık 3 sene gider. Eksik kalıversin 1234556 numaralı ruj.