1.
kolajen üretimi ile yaşlanmayı durdurup, kırışıklıkların yok edilmesi ile mümkün olan hede. bir çeşit protein olan kolajen üretimi birçok şekilde tetiklenebilir.
kolajen üretimi için kullanbilecek protein depolarından biri soyadır. bitkisel besleyici olan soya, saf soya yağları, soya filizi veya hammade olarak soya kullanılmış ürünlerle sağlanabilir.
cilt bakımında özellikle makyaj için kullanılan ürünler çok önemlidir. özellikle genç yaşlarda fondoten ve pudra'dan kaçınılması gerekir. ergenlikten itibaren başlayan cilt bakımı, gençler için açık olarak cildin temiz tutulmasıdır.
2.
genel yıpranmanın, cilde yapılan çeşitli yardımlarla yavaşlatılması.
3.
en önemli aşamanın; (gbkz: temizlik ) kısmı olan bakım.
4.
temizlik ve nemlendirme temel adimlarinin orta yaslara kadar yeterli oldugu basit islem.
5.
günümüzde kozmetik sektörünün derman bulamadığı dert yok gibi görünse de, cilt bakımında esas olan hayat tarzıdır: her gün belirli mitarda su içmek, alınan gıdaların içeriklerine (özellikle yağ türlerine ve katkı maddelerine) dikkat etmek, spor yapmak, açık havada zaman geçirmek, düzenli uyumaya özen göstermek... ondan sonra en temel bakım güneş koruyucu kullanmak, cildin temizliğini sağlamak ve nemlendirmek.
6.
aslında fazla para döküp, envai çeşit toniklere, kremlere boğulmak yerine en uygun yöntemi bulmak elzem olandır. kremlenmeyin, kül sürün, çamura yatın demiyorum da, alınan o kimyasal içerikli ürünlerden de fazla medet ummayın. örneğin ben abuk sabuk karma cildimin temizliğini, gece yatarken dove sabunla güzelce yıkayıp, bephantene kremi sürerek kontrol altına alabiliyorum. minimum kimyasal, bol su, aşırı dandik olmayan makyaj malzemeleri ve makyajla yatmamak. bence.
7.
"ben karbonfiberim, sonsuza dek yok olmayacağım!" diye ısrar etme çabası.
hepimiz buruşacağız, kırışacağız; yumuş yumuş cildimiz ve gırand kanyon derinliğinde çizgilerimiz olacak yüzümüzde. Ama inatla ölüme meydan okuyoruz, inatla yaşlandığımızı kabul etmiyoruz, inatla "ben ölmeyeceğim, ben hala gencim, daha 20 biteli şunun şurasında kaç sene geçti ki yaa?" diyoruz.
Aynaya bakınca olduğundan 20 yaş genç bir yüz görmek, 20 yıl öncesine dönme arzumuzdan kaynaklanıyor. 20 yıl daha kazanmış gibi hissediyoruz belki de. 20 yıldan beri yapamadıklarımızı hala yapabilme şansımız olduğunu sanıyoruz.
Ya da belki de hala o genç çıtırlar tarafından beğenilmek, hala onların yaşıtı sanılma arzumuzdur bizi buna yönelten. iyi de bu kanıtlama çabası niye? niye yaşıtlarımız 50'li yaşların tadını çıkarırken, inatla 30'ların arasına geri dönmek istiyoruz? orada ceketimizi falan mı unuttuk çıkarken?
"aa cidden 40 yaşında mısınız? hiç göstermiyorsunuz? adeta 30lardan yeni gün almış gibi...." yalanı ile mest olmak mıdır tüm arzumuz? 30lardan yeni gün almış görünmenin, bize katacağı ekstra kazanç ne? egomuzun okşanmasından başka? bize sırf 10 yaş genç gözüktüğümüz için %10 indirim yapan bir satıcı görmedim ben hiç hayatımda.
maksat ölümün her sene giderek yaklaşmakta olduğunu ve elinde sonunda yaşlanacağımız gerçeğini unutmak. aynadaki yalana bakmak.
8.
sadece estetik amaçlı değil sağlık için yapıldığını düşündüğüm seromoni. cilt nem ister, su ister ve korunmak ister. biraz da aynada kendini daha çok sevmek içindir her şey.
9.
mesleği bu iş olan insanların; bizi, kendi evimizde normal yaptığımız cilt temizliğinin sadece yüzeysel olduğunu, derinlemesine olmadığını söylediği, cildin ihtiyacına göre farklılık gösteren işlemler grubu. eczanelerde bazı ürünlerin başında görevli çalışanların cildime bakarak mutlaka birden çok cilt bakım ürünü tavsiyesi var, gıcık oluyorum hemen gaza geliyorum çünkü.. bence en güzeli çok düşünmeden yapılan rutin temizlik, zaman zaman da maske.
10.
Profesyonelce yapılırsa bebek poposu gibi yüzünüz olabilir ancak bir amatöre düşerseniz cilt bakımı adı altında ticari oyuna maruz kalınabilir bakım.