cilt kızarıklıkları

1. genellikle hassas ciltlerde ve/veya kuru ciltlerde görülen bir sorun. bir de kadınlarda burun kenarında görülen bir çeşidi vardır. cilt kızarıklıkları, yeşil cc (corrector, düzeltici) kremlerle kapatılabilir. eğer alerji sebebiyle oluşmuşsa, mümkünse o bölgeye hiç birşey sürülmemesi daha iyi olur.

2. Önce nedenin belirlenmesi gerekir. Alerji mi sivilce sonrası kızarıklık mı kılcal damar sorunları mı vs. Bu yüzden doktora gitmenizi tavsiye ederim süslü güzeller. Şu aylarda da güneş kremi sürmeden çıkmayınız.

3. açılın dertliyim.

öncelikle cildim kuruya dönük karma ve kendimde beyaz teni seviyorum. bu nedenle lekelerden aşırı korkup sürekli c vitaminli ürünleri, efendime söyliyim nip-fab in ürünlerini uzunca zaman kullandım. o dönemlerde evet cilt daha aydınlık oldu ancak, bu ürünlerin işleyiş tarzı kafama dank edince kızarıklık sorunumun nedeni ortaya çıktı. şimdi bu c vitaminli serumlar, nip-fab in bilmemne asitli pedleri falan hep üst deriyi inceden inceden aşındırarak alttan temiz cildin çıkmasını sağlıyor. ha bu arada benim gibi hassas ciltlilerinde yüzeye yakın olan kılcal damarları daha da belirginleşiyor ve haliyle kızarıklık oluşuyor. çok basit bir ilişkiymiş ama ben bunu 2 yıl üstüne keşfettim. leke oluşmaması için güneş kremine daha çok önem verseymişim şu an kızarıklık derdim olmazmış.

o nedenle siz sevgili süslüleri anti-redness ve anti-blemish ürünler alırken daha dikkatli olmaya davet ediyorum. blemish-leke oluşmasın derken redness-kızarıklık oluşabilir. tabii bu dediğim hassas ciltli süslüler için daha çok geçerlidir.

bir de şu var, kızarıklık sorunu varsa, köpük ürünler tercih edin temizleyici olarak, bol bol nemlendirin ve solante nin tele rubor una bir şans verin.

Edit: kizarikligi giderdigini iddia eden tum kremler cok cok cok az etki ediyor. Toptan cozum icin dye lazer oneriyorlar. Lazer yaptirmak size kalmis ancak o anti-redness kremlere dunya para harcamayin benden soylemesi. Avene nin antirougers soothing creme diye bir urunu var. uygun fiyatli bulursaniz bir deneyin ama yine de dedigim gibi bir mucize beklemeyin. 

4. benimde yanaklarımda kızarıklık var. Doktora gittiğimde kılcal damarların yüzeye yakın o yüzden demişti.Özel kremler kullanmam gerekiyormuş fakat o kremler de pahalı bütçeme göre. O yüzden normal kremler kullanıyorum. Fondötenle falan kapatılıyo ama makyajsızken sıkıntı işte..

5. Benimde yanak bölgemde kılcal damar sorunu var fakat ben tam tersine bunu seviyorum. Aşırı olmadığı için beyaz tenime bir renk veriyor, çoğu zaman allık kullanmama dahi gerek kalmıyor. Doktorum istersem lazerle hallolabileceğini söylemişti fakat henüz istemediğimi dile getirdim. Belki ileride rahatsız olursam düşünebilirim ama şikayetim yok yeter ki tüm sorunlar böyle renk katsın hayatıma.(gizlinot: Swf)

6. atopik dermatit

kızarıklık

su alerjisi (gizlinot: evet bildiğimiz çeşmeden akan suya alerjim var, duşta 10 dakikadan fazla kalırsam tüm vücudumda kurdeşen oluyor)

kuruluk sorunu olan bir ciltten merhaba

otuzlarda artık doktorun verdiği kortizonlu kremlerden illallah diyerek, bir cinnet anında hepsini bıraktım.

üre içeren kremler

kortizonlu kremler

kullanarak anlık bir ciltte rahatlama, kızarıklık yatışması yaşanabiliyor. ancak o üre ve kortizon bir süre sonra cildimiz zaten incecik daha da inceltiyor.

bioderma, lrp gibi markaların sözde bizlerin cildine uygun olan tüm krem ve maskelerini denedim

vicy markasının denedim.

sonrasında kendi çabalarımla araştırmaya girdim. bu markalar (gbkz: hayvanlar üzerinde test yapan firmalar) arasında olduğu için bırakmak istedim. zaten bir iyileşmede gözlemlemedim.

buradan sonrasında kullandığım içerikler ve ürünlere geçiyorum. ancak bu içerikleri ben kendi cildim üzerinde deneme yanılmayla buldum. tavsiyem denemeden kullanmamanız.

aloe vera

bu jel cildimizin yüzeyindeki kızarıklığı en iyi geçiren çinko, selenyum, b12 vitamini gibi vitamin ve mineraller içeriyor. haftalık rutinimde mutlaka 1 kez yüzüme kalın tabaka halinde sürüyorum, maske gibi bekletiyorum ardından tonikli pamukla siliyorum.

gül suyu bizim cildimizi yakıyor. bu yüzden farklı yatıştırıcı özellikleri olan ve alkolsüz tonik kullanıyorum.

ekleme 2021

gül suyu yakmıyor ancak saf yağı alınmamış olan olmalıymış. acı tecrübeler neticesinde içerisinde saçma sapan katkı maddeleri eklenmiş olan gül suları adı altında satılan kimyasal bombalar cildi tahriş ediyormuş. saf, yağı alınmamış gerçek gül suları cildi yakmak, kavurmak yerine tam tersi sakinleştiriyor.

kilit içeriklerden birine geldik alkol, bu madde bizim zaten kıpkırmızı olan cildimizi pancar durumuna getiriyor. kremlerin, duş jellerinin, yüz temizleme ürünlerinin içerisinde alkol olmamasına dikkat ediyorum.

maskelerde yoğun aloe vera içeren, cilt yatıştıran ürünler tercih ediyorum. son dönemlerde yosun maskelerine sardım, onlarda gayet güzel cildi yatıştırıyor.

krem maskeleri haftada 2 kez yapıyorum.

yani ortalama haftada 4 maskem var. size rakam fazla gözükebilir ancak benim gibi cildi olanlar için mutlaka ek takviyeler almaları gerekmekte.

kozmetikte asla silikon, paraben gibi kimyasal içerikleri olan fondöten kullanmıyorum. bunlar cildi belki anlık pürüzsüz gösterebilir ama en fazla 1 saat sonra cilt öyle bir kızarıyorki sanki domates sürmüşüm sabah cildime, öyle bir kızarma ve yanma.

yüzümü temizlerken, konjac sünger kullanıyorum. eğer yoğun temizleme istiyorsam ph derecesi cildime yakın jel formda olmayan, köpük şeklinde, temiz içerikli ve asla içerisinde alkol olmayan temizleme ürünleri kullanıyorum.

soğuk sıcak dengesine dikkat ediyorum. aksi halde cildim anında kabarıyor.

peeling için cilt derimi çizmeyecek ürünler kullanıyorum.

cc kremler cilde çok fazla beyazlık veriyor veya tam tersi turuncu yapıyor. burada bb kremimden yardım alıyorum. alta ince tabaka halinde bb krem sürüyorum. eğer çok fazla kapatıcı bir makyaj yapacaksam üzerine fondötenimi sürüyorum.

pudra kullanmıyorum, cildim zaten kuru, üzerine pudra sürdüğümde hepten kupkuru bir görünüm oluyor.

markete çıkarken dahi yüzüme mutlaka koruma amaçlı bb kremimi sürüyorum. 10 dakikalık bir yürüyüş sonunda kıpkırmızı olabiliyorum aksi halde.

yağ bazlı ürünler kuru ciltlere iyi gelir diye bir kanı var ama bizim cildimiz zaten kuru ve hassas, bu yüzden daha su bazlı yumuşak, cilt tarafından hemen emilen ürünleri tercih ediyorum.

7. Kuru ciltli olmamama rağmen bende de olan kızarıklıklardır. Yağlı ciltlerde de kılcal damarlar yüzeye yakın olabiliyor. Hatta sivilcelerle birleşince daha da kızarık oluyor. Özellikle burun ve burundan yanağa doğru olan çevre kızarıyor bende. Anti-redness ürünlerden clinique, la roche posay, bioderma ve yves rocher kullandım. Üzülerek söylüyorum hiçbiri fayda etmedi. Hatta çoğu , kızarık cilt kuru cilttir mantığıyla formüle edilmiş olacak ki yüzüm daha çok yağlanıp sivilce çıkardı ve sivilce yoğunluğu olan her cilt gibi daha da hassaslaşıp kızardı. Cildime uygun ürünlerle basit bir şekilde temizleyip nemlendirince idare ediyorum. Bi de yeşil cc kremler işe yarıyor. 

8. Dudak çevrem, burun kenarı ve çenemdeki kızarıklık için son 3 ayda sırayla la roche posay rosaliac spf 15 krem, avene kızarıklık karşıtı maske ve uriage roseliane krem kullandım. la roche posay çok hafif geldi, açıkçası benim pullanmaya müsait kızarıklıklarımı pek yatıştırmadı. Kötü de değildi, akışkandı ve kolay sürülüyordu ama bende işe yaramadı. Uygun fiyatlı dermokozmetik ürünlerden avene maskenin iddia ettiği gibi yatıştıracağını, sakinleştireceğini düşündüm, üç kere denedim, öyle bir etki alamadığım gibi kızarıklık olan kısımları biraz da yaktı. Bu yanma tedaviye yönelik midir, daha devam etmeli mi bilemiyorum ama içime sinmedi, devam etmeyi düşünmüyorum. La mer, dr murad gibi daha iddialı ürünlere geçmeden önce şansımı bir de uriage roseliane krem ile deneyeyim dedim. Yapısı la roche posay'den daha yoğun, bununla beraber çok kolay emiliyor, hatta kuru cildime daha yoğun bile olabilirmiş. kokusu hafif ve rahatsız etmiyor ama en güzeli iddia ettiği gibi kızarıklıkları çok hafifletti. Bu şekilde devam eder umarım. 

9. Kaç doktora gittim artık sayısını unuttum. Roza, seboreit dermatit bunlardan illallah ettim. Öncelikle bunun bir tedavisi henüz yok. Stresli anlarda daha çok hortluyorlar. Çok soğuk ve sıcakta da azıtıyorlar. Bir kere yapmanız gereken en önemli şey cildinizi nemlendirmek. Ancak içeriği temiz, kızarıklık karşıtı serilerden faydalanmak gerekiyor. Yüzümüze gerek duymadıkça boş yere su değdirmemeye çalışmalıyız. Ayrıca kışın kapalı hava bile olsa mutlaka ama mutlaka güneş koruyucumuzu sürmemiz gerekiyor. Yazın ise çantanızda küçük kaplarda krem ve güneş koruyucunuzu taşıyın mutlaka. Fondöteden ile günlük makyajınızda yollarınızı ayırın. Cildinizin nefes alması gerekiyor. Ayrıca bunun dışında destekleyici eczane ürünleri de kullanabilirsiniz. Doktora boş yere gitmeyin. Bir kaç tane eczane dolaşın ve bu sorununuzdan bahsedin. Size destekleyici ürünler öneriyorlar. Kahve, çay, baharatlı yiyeceklerden de mümkün olduğu kadar uzak durmaya özen gösterin. Mide sorununuz varsa fazla asit üretiyorsanız mide ilacı kullanıp o asit oranını dengeleyin. Unutmamak gerekiyor ki bağırsağımız ne kadar sağlıklıysa biz de o kadar sağlıklı oluyoruz. Probiyotikli gıdalardan tüketin sıklıkla.

30 yaşındayım ve hayatımın son 15 yılını bu hastalıklarla geçiriyorum. Kesinlikle ama kesinlikle kortizonlu kremleri kullanmayınn. Bunu uyuşturucu gibi düşünün. Cildiniz sürekli alışıyor ve sonra daha fazlasını istemeye başlıyor ve doktorun verdiği kortizonlu kremler hiç bir işe yaramıyor bir yerden sonra.

Hepinize geçmiş olsun.

NOT: Ben krem olarak bioderma nın hassas ciltler için olan ne varsa kullanıyorum. Güneş kremi olarak Avene kullanıyorum.

10. kızarıklık tipi (bkz: roza hastalığı) /rozase/ rozasea olanlar için tecrübe aktarmak istediğim illet.

yaşamayan bilmez roza özellikle ergenliğe giriş yıllarında başlayıp insanın özgüvenini alt üst eden alevlenmeler şeklinde gelen bi kızarıklık tipi. genelde bu atakların nerede ne zaman ortaya çıkacağı belli olmaz. ha atakların olmadığı zaman yüzünüz süt gibi bembeyaz da değildir yine base'de rutin kızarıklık vardır. bir süre sonra kendinizi ve cildinizi tanıdıkça biraz daha idare edebilir hale gelirsiniz. "idare edebilir" diyorum çünkü tedavisi yok ama çok çok çok hafifletmenin yolları var.

1. öncelikle kendiniz için çevresel ve psikolojik stres faktörlerini keşfetmeniz gerek.

güneş ve yüksek ısı kaynakları (bende özellikle ufo tipi ısıtma araçları oluyor) başı başına tetikleme sebebi. kışın dışarıda restaurana gidip oturacaksam ben hemen ufoyu arkama alıp otururum. direkt yüzümü dönüp oturursam abartmıyorum 6-7 dk sonra alev alev yanar hale gelip ortamdan çekilmek isterim. mesela çok ilginç florasan altında yoğun ışıkta da atak olabiliyor. 1-2 ne alaka tesadüftür demiştim sonra anladım florasan bende kızarıklık yapıyor. neyse uzatmayayım bu tür stres faktörlerini kendiniz keşfedip basit önlem alacaksınız, uzak durmak gibi.

2. psikolojik faktörler. aşırı heyecanlanma, hararetle birşey anlatma, tartışma vs durumları da tetikleyebiliyor. yine önleminizi alıp bu ortamları minumuma indireceksiniz

3. ne yazık ki bazı yiyecek türleri de yedikten 20 dk sonra falan alevlenme yapabiliyor. bunları keşfedin. yani demek istiyorum ki durup dururken sakin ortamda gelen alevlenmeler öncesinde neler yaptığınızın notunu alın ve o şeylerden uzak durun

4. mutlaka cilt bariyerinizi güçlendirecek, kalınlaştıracak nemlendirici kullanın. zaten %99umuzun cildi hassastır. cerave'nin normal yüz ve vücut kremlerinin içindeki seramid direkt rosase tedavisiyle bağlantılı olmasa da cilt bariyerinizi güçlendirmeye faydalı olur. cilt bariyeriniz güçlenirse kızarıklık görüntüsü daha açık tonda olabilir. bunu amerikalı dermakozetikçi dr dray'den dinledim.

5. azeleik asit içeren krem kullanın bu direkt rozase tedavisinde kullanılıyor. bu gerçekten çoook etkili bi içerik. azeleik asit kendi cildimiz tarafından da üretilebilen bi aktif. o yüzden aslında cilt için çok iyi bilinen bi madde. hamilelere bile izin veriyorlar. hiiç tezgah ürünü arayıp paranızı boşa harcamayın. eczanelerde azelderm %20 azeleik asit kremi var. fiyatı 30-40 civarı diye hatırlıyorum. ben bunu sürüp yattığımda sabah cilt tonumun neredeyse tamamının eşitlendiğini görüyorum. ayrıca bu asitin bonusları da var. akne tedavisi, anti-aging'de de kullanılıyor

7. niasin ya da niasinamid içerikli serum. diğer adıyla b3 vitamini. bunu da dermokozetik yan dallı dermatologdan dinledim. ben henüz kullanmadım ama serumun siparişini verdim. ayrıca yine dr dray'in de videolarında uzun uzun anlatılıyor. niasinamid %5lik serum kullanan kişilerde kalıcı tedavi olarak değil ama bu madde kullanıldığı sürece kızarıklık net olarak düştüğü görülmüş. bunu güvenilir kaynaktan duyunca anında verdim siparisi zaten fiyatı da 35 tl falan. bu arada yukarıda yazdığım cerave kremin içeriğinde de niasinamid var ama yüzde olarak belirtilmediği için oranının çok düşük olduğunu düşünüyorum

8. (bkz: yulaf maskesi) evde kolaylıkla yapılan bu maskeyle ilgili deneyimimi yazmıştım. direkt anti inflamasyon sağlayıp yatıştırıyor. bu başlıktan okuyabilirsiniz.

9. güneş kremi ve fondöteni hiç açıklamayıyorum bile. bütün bunların yetersiz kaldığı noktada yine fondöteninizle baş başa kalacaksınız süslüler.

ha şunu da söyleyeyim ergenlik döneminden uzaklaştıkça alevlenmelerin sıklığı çok çok çok azalacak benim şu an nadir oluyor o da kısa sürüyor. yani bunun geçici olacağını bilin. çok da kafaya takmayın.

Çok uzunmuş diyenler için özet:

seramidli günlük nemlendirici, akşam yatmadan önce niasinamid serumu + azalderm. arada bir yulaf maskesi. bolca nem. cilt bariyerini ne kadar kaliteleştirirseniz o kadar iyi.