davutoğlu'nun istifa etmesi

1. game of thrones'un yeni sezonunun başlamasıdır.

winter is coming. -recep tayyip akdoğan

2. o değil de bugün abdülkadir selvinin konuyla ilgili hürriyetteki yazısını okudum. sinirim tepeme çıktı.

http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/abdulkadir-selvi_615/erdogan-davutoglu-gorusmesinin-perde-arkasi_40099443

adam ince ince tüm ayrıntılarla seçilmiş başbakanın vesayetle nasıl koltuğundan indirildiğini anlatmış. bir de demiş ki "temiz bir isim, partiyi temiz şekilde devredecek". Cumhurbaşkanına yakınlığıyla bilinen Selvi şayet Davutoğlu böyle sessiz sedasız boyun eğmeseydi de "temiz bir adam" diyebilecek miydi?

Bir cumhurbaşkanı, bir partinin iç işlerine nasıl müdahil olur? bununla ilgili nasıl görüşme yapar? sadece bu bile tarafsızlık ilkesinin ihlali nedeniyle görevinin iptalini gerektirir!

yazıyı okuyun sevgili kadın arkadaşlarım. resmen bir cumhurbaşkanı "o piti piti" yaparak hükümeti kuran partiye başbakan "atıyor". damadını başbakan da yapar. demokratik bir ülkede, damadının bırakın bakan olmasını, partiye üye bile olmaması gerekirdi. isterse muhteşem bir yönetici olsun (ki olmadığını elektrik ve doğalgaz zamlarıyla gördük).

bilmiyorum nereye gidiyoruz. bu ne zaman son bulacak. sürekli gençliğe hitabe aklıma geliyor. küçükken okulda bize ezberletilen sözlerin anlamını çok daha iyi anlıyorum. ümitsizliğe kapılmamak için en can alıcı noktalarını bir kez de buraya yazıyorum:

"...İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır!..."

3. Ülkenin, hukukun anası ağlamış artık şaşırmayı bıraktım hukuk üstünlüğü diye bir şey zaten kalmadı. Gün gelecek devran dönecek, hepsinden intikam alınacak o ayrı mevzu, bu kenan evren'e yapılan gibi yalandan bir hesap sorma da olmayacak hepsinin ideolojileri yargılanacak fakat davutoğlu'na şu noktada sormak istediğim tek bir şey var: sen boğaziçi'nde çift anadal yapmış bir insansın, bir futbolcu karşısında bu hallere düşmeye değer miydi sincabım?

4. Her ne kadar bağlı olduğu partiyi sevmesem de Diğerlerine kıyasla çok daha eğitimli ve bilgili bir siyasetçinin istifası beni birazcık hüzünlendirdi. Adam en azından yabancı dil biliyordu. Winter değil de padişahlık is coming.

5. Yaprak dökümü vol 1

6. küçük adam'ı harcamışlar. davutoğlu da abdullah gül' ün yanına tatilyaya gidiyor. ne biçim plan bu anlayamadim. tayyipin boşuna o kadar danışmanı var demekki. herzamanki gibi sadece izleyeceğiz. ve göreceğiz bu cüppeli sürüsünün ülkeyi daha ne kadar karartabileceklerini.

7. bu olaya saray darbesi deniyor ama sorgusuz sualsiz akp taraftarı olan yapılan onla yolsuzluğa "ama yol da yapıyor" diye mazaret bulanlara bu olayın önemini ne demek olduğunu falan anlatamazsın.

adam zaten oyunu davutoğlu'na vermedi, tarafsız olması şart olan cumhurbaşkanı mevkiinde olan partinin asıl başkanı olan rte'dir onun oyunu verdiği kişi.

tarafsızlık ilkesi onların umrunda değil, hiç kopmadı ki gözünde adam partiden.fiilen yönetmeye devam ettiğini zaten hepimiz görüyor, biliyoruz. bu da onun bariz bir kanıtı.

8. olması gereken olmuş...

bizim ülkemize kitap okuyan bilim kurgu seven çatır çatır ingilizce konuşup konseylerde ülkemizi müdafa eden başbakana ihtiyacımız yok ki, bizim köy sofrasında ailesine ahkam kesem karını kızını döven damadın arkasında duran hıyarlaya ihtiyacımız var...

yani...

şimdi davutoğlu kiiiim ülkeyi yönetmek kim?

adaletle ülke mi yönetilir?

o şeker suratla laf mı geçirebilir?

asla...

adi hadsiz ve hain olmalı başbakan, ve ilk önceliği anayasayı değiştirmek olmalı sonuçta artık her yerde ne görüyoruz

" gençlik yeni anayasa istiyor"

ulan hangi gençlikse bu getirin suratlarına tüküreyim neyse başbakan sıfatlaması laiklik döneminde kaldı şimdi devlet- i hükümdar seçiyoruz ama eşkiya dünyaya hükümdar olurmu muamma !

9. bu ülkeden, gelecekten o kadar ümidimi kesmişim ki; hiç haberleri bile takip etmiyorum. şaşırmadım, böyle olacağı belliydi zaten. "iyice diktatör oldu" diye sinirleniyorlar mesela, ee zaten öyleydi! insanlar boşuna sokaklara çıkmamıştı.

bana göre ülke çoktan elden gitmiş, kabul etmeyen defolup gitsin tavrına bürünmüşler. "kaldırılamaz, kaldırılması teklif dahi edilemez" diye öğrendiğimiz laiklik için, ekranlara çıkıp kaldırıldığında hangi şeriat uygulanacak gibi tartışmalar yapılabiliyor.

her neyse, zaten hepimizi tayyip kullarıyız. ben kabullendim sanırım, sadece oturup capslerle falan eğleniyorum.