1. Dünkü çıkışı ile beni hem bir kadın olarak hem bir Türk vatandaşı olarak utandırmış gazeteci. Yaptığı şeyin adı ad hominemdir ve bizim ülkemizde kendini eğitememiş büyük bir kesim tarafından her zaman alkış alır. ad hominem'in sözlük anlamı : reaksiyonun, bir kişinin duruşu veya fikri yerine şahsına yöneltilmesidir; tipi gibi, özel hayatı gibi vs.
Bu üslup dünyanın hiçbir yerinde saygın gazeteciler ve hatta aklı başında bir halk tarafından takdir görmez, benim şahsi görüşüme göre de kolaycılık ve altyapısızlıktır. Zira orada Kim Kardashian'a politik olarak verilecek çok güzel cevaplar vardı ama bunlar belli bir birikim ve seviye ister, popülist söylemler ve ad hominem ise toplumun eğitimsiz (gizlinot: Eğitmden kastım tahsil değil, kendini eğitebilmek ve fikri olgunluk ) kesimi tarafından, ki bu kesim sadece Türkiye'de değil bir iki istisna dışında tüm ülkelerde toplumun büyük kesimini oluşturduğu için, alkış alabilmenin en kolay ve garanti yoludur.
Ermenistan yıllardır yurtdışında lobilerle soykırımı diğer ülkelere kabul ettirmeye çalışıyor, bu konuda seslerini duyurmalarına fayda sağlayacak herkesi propogandasını yaymak için kullanıyor. Kim Kardashian'ı seversiniz sevmezsiniz ama bugün dünyanın en çok tanınan kadınlarından biri, başta Amerka olmak üzere dünya gençliğini malesef domine eden bir ailenin üyesi ve sosyal medyada 189 milyon gibi çok ciddi bir takipçi kitlesi var. Bu kadın siyasi, bürokratik veya tarihsel anlamda hiçbir vasfı olmamasına rağmen sadece kişisel şöhreti sayesinde ülkesinin ve inandıklarının propogandasını yaparak dünyaya duyuruyor. Sevin ya da sevmeyin, destekleyin ya da desteklemeyin ama bu somut bir gerçektir. Bütün yaptıkları da lobicilik ve propoganda zaten, ellerinde somut elle tutulur kanıtlar olsa Türkiye çoktan uluslararası platformlarda cezaya çarptırılmış ve tazminat ödüyor olurdu. Ermenistan'ın bu konuda hiçbir hukuki davası veya dava talebi yok, çünkü dava açtıkları zaman konu yine uluslararası mahkemeler tarafından incelenecek ve eğer Ermenistan haksız çıkarsa Türkiye hakkında kara propaganda yapmaktan onlar cezaya çarptırılacak o yüzden sadece lobicilik ve algı çalışmaları ile ilerliyorlar. Ece hanım mesela bu konuda iki çift laf edebilirdi ama kendisi de bihaber olduğu için mi yoksa bunu dinleyip anlayacak ve takdir edecek kitle azınlıkta olduğu ve bu kadar kral ilan edilmeyeceği için mi kim kardashian'a poposu ile saldırmayı seçti bilemiyorum.
Özetle fikirleri çarpıştırmak yerine bizim mahallede halı silkeleme kavgasına tutuşan ayşe ile fatma sığlığında çaresiz kalınca konuyu göte buta getirmesi bir gazeteciye, dünya kadına şiddet ile inlerken bir hemcisini kişisel tercihleri ve hayat tarzı ile vurmaya çalışması da bir kadına yakışmadı. Ne zaman ben bu ülkeden umudumu kestim desem Deniz Çakır gibi akıl izan sahibi bir insan çıkıp iki laf ediyor da, azız ama varız diye bir miktar içim rahatlıyor herşeye rağmen.