yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (23)
    • medya (0)

    1. ukteci (yazar: lulu)

    haftasonları erken kalkmayı alışkanlık edinin. ille 7'de ayağa dikilmenize gerek yok. ama en geç 9'da kalkmış olun. 11'e kadar uyuyunca o günden verim beklenmiyor.

    temizliği mümkünse iki haftada bir yarım gün gelen bir kadına yaptırın. heleki yeni evliyseniz iki haftada bir hayli hayli yeter. yoksa hafta içi bir akşama yedirin. eşiniz de yardım ederse 1 saate biter. erkekler gayet güzel yer süpürüyor.

    alışverişi hafta içi bir akşam yapın. mutlaka listeyle gidin. hem rafların arasında boş boş dolaşmamış olursunuz hem de bir şey unutmazsınız. hem hafta içi alışverişte kasalar da boş oluyor.

    yemek yapmaya ise bir gün ayırıyorum. pazar günü kahvaltıdan sonra giriyorum mutfağa bir çeşit çorba, üç çeşit ana yemek yapıyorum. hafta içi gelince hemen o günün yemeğini ısıtırken yanına pilavını salatasını yapıyorum. bu arada o üç çeşit ana yemek eskimiyor, ısıtıp ısıtıp aynı yemeği yemiyoruz yani merak etme :) çarşamba günü tencereyi çıkardığımda eşim o yemeği ilk defa görmüş oluyor. mutfakta yemek yaparken de saat tutuyorum. hadi diyorum iki saatin var. iki saatte çıkacaksın mutfaktan.

    çamaşır yıkarken de saat ayarlamalı makinen varsa, geceden kuruyorum sabah işe gitme saatinde bitecek şekilde. sabah işe gitmeden asıp çıkıyorum. ama toplama meselesine hiç girmeyelim. günlerce askıda bekliyor ne yazık ki. o konuda disipline sokamadım kendimi :(

    aldığını yerine koy, eşyaların yerini sık sık değiştirme. eşine de bu alışkanlığı edindir.

    evinde az eşya olsun, tıklım tıkış salonun işi de çok olur.

    kuaför vs işlerini de hafta içi bir akşama bırakıyorum. hem boş oluyor, boş yere saatlerimi bekleyerek harcamıyorum. yoksa bir günüm gidiyor kuaförde.

    anne-baba ziyaretlerini akşam yemeği zamanına denk getirmeye çalış :) bayılıyorlar zaten size yemek yedirmeye. böylece evdeki yemekleri daha fazla idare edersin.

    iş yerinde öğle aralarını değerlendirmeye çalış. yemekten sonra kaş- bıyık için kuaföre gidebilir, minik alışveriş ihtiyaçlarını giderebilirsin. hatta hafta sonu o kalabalıkta avm'ye gitme zaten. kabinler kuyruk, kasalar kuyruk, her yer kalabalık. hafta içi bir akşam gidin hem tenha tenha alışverişinizi yapın, hem de yemeğinizi orada yiyip dönün.

    misafir ağırlayacaksan kahvaltıya çağır. akşam yemeği, yada öğle oturması için pasta börek hazırlamaktan daha kısa sürüyor. şarküteri çeşidini bol tutup, bir börek bir de sucuklu yumurtayla işini bitirebilirsin.

    son olarak en önemlisi eşine, ortak bir hayatınız olduğunu belirt. sana her adımda yardım etmeli. sen bulaşık yıkarken o çamaşırları asarsa birlikte geçireceğiniz yada dinleneceğiniz zaman artacaktır. bu konuda erkekler çok anlayışsız olabiliyor ne yazık ki, zorlamayla da bir yere kadar. umarım şanslı azınlıktansındır. ve bir gün oğlun olursa onu öyle yetiştirmemeye çalış.

    24 mayıs 2016 14:54

    2. benim en büyük zaman kazancım alışverişten oluyor.

    neredeyse bütün alışverişlerimi online yapıyorum, zaten vakti zamanında belirli markaları kullanmaya alışmış oluyoruz, dolayısıyla kalıplarını bildiğimiz için ayakkabıdan kıyafete her türlü gardrop alışverişini indirim sitelerinden yapıyorum.

    tekin acar'dan tutun da markaların kendi sitelerine, her kozmetik ürününü de online bulabiliyorum. bu sayede yapışkan reyon görevlilerinden de tasarruf etmiş oluyorum :p

    market alışverişini de migros sanal marketten yapıyorum. bütün ürünleri karşılaştırma şansım da oluyo, en son ödemeyi yapacağım zaman sepetteki gereksiz ürünleri geri çıkarıp ödememi düşürme şansım da oluyo. markette genelde alıp alıp kasaya gelince "niye bu kadar tuttu yaa" moduna düştüğüm için, sanal market benim bütçemi yönetmemi de kolaylaştırıyo. bir de üstüne bonus flash indirdik, money bonusla çok sık kampanya katılımı yakalıyoruz, hem zamandan tasarruf ediyoruz hem de şu ana kadar 100 liraya yakın alışverişi ücretsiz yaptık puanlar sayesinde.

    faturaların tamamını otomatik ödemeye verdik, bu sayede de oldukça zaman kazanmış oluyoruz. mobil bankacılık da işimizi oldukça kolaylaştırıyor.

    ufak tefek rahatsızlıklar için de kurum hekimine gitmeyi tercih ediyorum. illa dışarıda gitmem gerekecekse de bir kaç işlemi aynı güne ayarlıyorum; lazer randevusuyla jinekoloji randevusunu aynı hastaneden art arda saatlere almak gibi.

    böyle ufak düzenlemeler inanın baya zaman bırakıyor size. markette, vitrin gezmede harcadığınız zamanı bi göz önüne alın, hesaplama bile yapabilirsiniz.

    24 mayıs 2016 15:25

    3. yemek yapmak konusunda derin dondurucu kullanmak çok iyi oluyor fazladan bakliyat haşlayıp buzluğa atmak yada sebze tavuk vs buzluğa atmak çok iyi oluyor o akşamın yemeği pratik oluyor. temizliği mümkünse hafta içi yapmaya çalışıyorum ki haftasonu dinlenecek zamanım kalsın. temizliği genelde 2 o da bugün diğer 2 oda yarın şeklinde hem kendimi yormadan hemde detaylı temizleyebiliyorum. çamaşır çok biriktirmemeye çalışıyorum yoksa işin içinden çıkılmaz hale geliyor. alışverişi de bir haftalık olacak şekilde bigün yapıyorum ve bidaha o konuyla uğraşmıyorum.

    24 mayıs 2016 15:44


    4. bir buçuk yaşındaki oğlum akşam 10'da yatıp sabah da en geç 7'de kalktığı için pek zaman yönetimi yapmam mümkün olmuyor. sabah sekiz akşam beş çalışıyorum. ben işteyken çocuğa annem bakıyor. akşam eve gelince çocukla vakit geçirmeye çalıştığımdan çamaşır, ütü ve diğer her şey birikiyor. temizlik de dahil hepsini haftasonu yapıyorum.

    eşim de yemek dışında hiç bir evi işi yapmaz, bir de aşırı dağınıktır. ha bir de köpeğim var. sabah akşam gezdiriyorum.

    allah benim belamı vermiş asdfghjklş

    24 mayıs 2016 16:21

    5. bu başlıkta yazılanları görünce erkek cinsine nefret okudum yine.

    çocuk yoksa evli ve bekar kadının derdi/yükü birbirinden farklı olmamalı aslında. ama bakıyorum da hep kadın dert ediyor çamaşırı, temizliği, yemeği.

    üzülüyorum gerçekten. erkeğin varlığı kadına ekstra yükten ibaret sanki (kadın erkek hep birlikte ev işine girişen çiftleri ayrı tutuyorum). evli değilim, şu an çalışmıyorum da ama çalıştığım dönemde uyumaya bile zor vakit buluyordum. şimdi düşünüyorum, ben temizlik yaparken eşim maç izlemeye falan gidecek! evi yakardım herhalde!

    belki kızacaksınız ama ev işi kadının görevidir diye yetiştirilmemizi kabullenemiyorum kusura bakmayın.

    edit: nefret okumak ne bilemedim sonradan ama kullanmış bulundum.

    24 mayıs 2016 16:41 24 mayıs 2016 16:44

    6. şu an oğlum ve evde onun bakımı için yardımcı olan kayınvalide-kayınpeder varlığı sebebiyle hiçbir düzenim yok.

    ama çocuktan önce iki kişilik hayatımızda düzen denemeyecek alışkanlıklarımız vardı.

    örneğin ben temiz çamaşırları yığıp saatlerce ütü yapmadım hiç, sabah kim ne giyecekse ütülenmesi gerekiyorsa kendisi ütüler.yatağı sonra kalkan düzeltir.sabaları hala kahvaltı alışkanlığımız yok.

    yemek olayında eşim taze pişsin tercih ettiği için gündüz konuşuruz ona göre markete uğrar eksik varsa alır yapardım.bazen canım istemezse yemek yapmayı, dışarıdan söyleyiz, ton balıklı salata ile idare ederiz fln fln.

    hafta sonları cumartesi eşim çalıştığı için kalkıp kahvaltımı yapar evimi siler süpürürdüm.dağınıklıkları toparlardım.sonra hava müsaitse pazara gider meyve sebze alış verişimi yapardım.her zaman olmasa da güzel bir sofra kuralım dersek beraber mutfağa girer yemeğimizi yapardık.(gizlinot: güzel soslu bir makarna bile olur )

    bunun dışında zamandan tasarruf olsun diye bende kuaföre iş çıkışı gidiyorum, duşa girmeden banyo klozet ovuyorum.

    misafir olayında da yakın arkadaşlarsa birlikte hazırlıyoruz bir kısmını.zaten öyle hizmet bekleyen arkadaşım yok.hepsi ucundan tutar.

    çok eşya olayında daha önce başka bir başlıkta yazmıştım.mobilyaların bol dolaplı, pratik, hafif olması önemli.birde benim gibi yatılı misafiri çok olan biri iseniz nevresim, havlu gibi gereklilikler artıyor.

    her şeyin yerinin belli olması ve kullanıma hazır olması da avantaj sağlar.

    24 mayıs 2016 17:06

    7. başlıktakileri okuyunca dertlendim valla :( bende hiç olmayan yönetim bu. evimin halinden hiç memnun değilim ama eve kadın çağırmak da hiç hoşuma gitmiyor. sadece 1 defa çağırdım birini. 2+1 evin temizliğine 130tl vermek yetmiyormuş gibi bir de kadın gidince ardından tuvaleti kendim tekrar yıkadığım için bir anlamı kalmadı, ben de bir daha istemedim. ama temizliği tek başıma da bir türlü halledemiyorum. sanırım ne yapmam gerektiğini bilmiyorum.

    yemek olayında sıkıntı olmuyor, eşim yemeği dert eden biri olmadı hiçbir zaman, ne bulursak yiyoruz. bazen de dışarıdan söylüyoruz.

    ütüyü anlık yapıyorum. yani sadece o gün giyilecek şeyleri ütülüyorum gerektiğinde, çok vaktimi almıyor.

    alışveriş için genellikle eşime liste gönderiyorum, iş çıkışı eve gelirken alıp geliyor. arabayla olduğu için onun için daha rahat oluyor.

    öğretmen olduğum için eve iş getiriyor olmam büyük sıkıntı. sürekli işle ilgili yapılacak bir şey oluyor elimde.

    böyle yazınca bazı şeyleri halledebiliyormuşum gibi görünüyor ama benim en büyük sıkıntım temizlik ve eve getirdiğim işlerde :/ çocuk olunca ne olacak Allah'ım. onu düşünüp dertleniyorum.

    24 mayıs 2016 18:14


    8. benim en büyük avantajım evin işe yakın olması. 10 dakikada işte/evde oluyorum. misafir geleceği zaman öğlen eve gelip sofra hazırlıyorum, ortalığı toparlıyorum falan...

    yalnız şu "erkek ev işlerine yardımcı olmalı" düşüncesi fena yanlış bence. erkek yardımcı olmamalı, üzerine düşen o zaten, onu yapmalı. aynı evde yaşıyorsanız, aynı tuvaleti kullanıyor, evi birlikte kirletiyorsanız erkeğin ev işlerine katkısı "yardım" değil, görev olmalı. "yardım" deyince adam yapması gereken işi lütuftan sayıyor. bu bilinci aşılamak önce erkek analarına düşüyor tabi, orası apayrı bir inceleme konusu.

    24 mayıs 2016 20:55

    9. (yazar: bambam)ın düşüncelerine katılarak benim de ekleyeceklerimin olduğunu fark ettim. 3 yıl boyunca birlikte yaşadık ve bir senelik de evliyiz. Bir kere gerçekten eşim bana yardımcı olmuyor, ortak yapıyoruz ev işlerini. Yani bir nevi ev arkadaşı modu takınıyoruz. Herkesin ev içerisinde üzerine düşen görevleri var. Biliyorum bunu kabullenen erkek sayısı çok azdır. Ama bunun sorumluları biraz da bizim annelerimizdir. O yüzden süslüler siz çocuklarınızı nasıl yetiştirirseniz bir sonraki jenerasyon da bu sıkıntıları ya çeker ya da çekmez. Yazıyı çok uzatmamak adına maddeler halinde kendi uyguladığım taktikleri sıralayım.

    1. bir düdüklü tencere edinip boş zamanlarınızda bakliyat haşlayıp difrize koymak

    2.boş vakitlerde köfte yapıp difrize koymak

    3.temizliği tek seferde yapmamak. Örneğin; bu akşam toz alma, yarın ütü, öbür gün banyo temizliği vs. gibi. Bu sayede her akşam 1 saat temizlik yaparak kendime bıkkınlık getirmiyorum.

    4. evi gereksiz biblolar ve süs eşyaları ile doldurmamak (toz alması kolay olsun kıps)

    5. çamaşırları kuruması için çok muntazam asmak. örneğin ben bluzleri gömlekleri vs elimle düzelttikten sonra normal askıya asıyorum. Böylelikle daha az kırışıyor.

    6. yemek seçimlerimde fırında yapabileceğim pratik ve bereketli olan yemekleri seçiyorum. Yemek fırında kolunca tencere yemeği gibi yok suyu bitti, dibi tuttu falan olmuyor. 1 saat kafa rahat oluyor.

    benim aklıma gelenler bunlar. Başka aklıma gelen bir şey olursa da zaman içerisinde eklemeler yaparım tabi.

    25 mayıs 2016 17:54

    10. ukteci ve dolayısıyla amatör bir "evli-çalışan"olarak yazılanları hayretle ve hayranlıkla okuduğum ve her birini not ettiğim tavsiyeleri barındıran başlıktır.

    şahsım olarak nacizane şunları yapıyorum;

    -çamaşırı fazla biriktirmeden yıkıyorum, asarken de çok muntazam asıyorum ve pamuklu gömlek hariç hiç bir şeyimi ütülemiyorum. çünkü mumya gibi astığım için kırışmıyor. dümdüz alıyorum çamaşırlıktan.

    -eşim bol bol gömlek takım elbise giyiyor malesef. ilk başlarda ütüleri yapsam da çalışmaya başlayınca yetişemedim ve o da bekarlığında yaptığı gibi ütüyü dışarıya vermeyi teklif etti. şimdi çok rahat ettim, kapıdan alıyorlar yine kapıya getiriyorlar, tanesi 1,5 tl. evde sadece havlu-çarşaf ütülüyorum o da 40 yılda bir.

    -yemek olayını hala tam çözemedim, bir ara hafta sonu 2-3 günlük yemek yaptım ama bu sefer de miktarını ayarlayamadım sanırım bir hafta aynı yemeği yedik bitmedi ve diğer yemekler de bozuldu :/ o yüzden bir süredir taze taze eve gelince yapıyorum ama öyle de çok vaktimi alıyor sanırım buradaki süslülerin tavsiyesi ile hafta sonu yapma olayıma geri döneceğim :/

    -temizliği haftada bir eşimle birlikte yapıyoruz. süpürme, viledalama ve toz alma işi onda. bense banyoları ve mutfağı temizlerim, çamaşır katlarım, çamaşır atarım makineye. toplamda 1-1,5 saatte iki kişi temizliği bitiririz.

    -sadece akşam eve geldikten sonra spora gitmeye mecalim olmuyor onu nasıl çözeceğim bilmiyorum :/ bu aralar üstümde bir atalet :/ çocuk olunca yandım gibi geliyor :/

    -eşim benden önce evde oluyor ama yemek işlerinden hiç anlamaz. bazen ben yoldayken onu arıyorum ve yapacağım yemek belliyse veya bir gün önceden hazırlayıp dolaba atmışsam ve sadece pişmesi kaldıysa telefonda talimat veriyorum "fırını aç, şu ayara getir, tepsiyi koy" gibi. ben gelene kadar yemek pişmiş oluyor.

    -bir de bulaşık makinasını çıkarandan allah razı olsun diyor ve pek de işe yaramayan bu yazımı noktalıyorum.

    26 mayıs 2016 11:03