1. ukte. internette bu konudaki yorum ve bilgileri zayıf buldum. elimden geldiği kadar tanımlayıcı katkı yapmaya çalışacağım, çünkü katalogtan sipariş edilen ürünler mevzu bahis olduğunda her zaman her şeyi deneme şansı bulamıyoruz ve illa meraklısı olanlar kör alış yapmak durumunda kalıyor.
farmasi'nin sade ve şık görünümlü şişeleriyle beni cezbeden parfümleri (gbkz: ela), (gbkz: mina) ve (gbkz: rüya) oldu. görsel de ekleyeceğim, tuvalet masamın üzerinde şık duracaklarını düşündüm.
öncelikle bu parfümlerden hiçbiri herhangi bir designer parfümün taklidi değil, yani muadil değiller. ela ve mina (pembe renkli olanlar) birbirinin tıpatıp aynısı. birine sahipseniz diğerini almanıza gerek yok yani. bunların ikisi de çiçeksi, taze, hafif, dip notalarda ise hafifçe yeşil ve otsu parfümler. inanılmaz masum kokuyorlar. bu kokuyla birini bunaltmak mümkün değil diye düşünüyorum. ela ve mina'yı ben en çok 17-18 yaşındaki bir genç kıza yakıştırdım, bir ilk parfüm olarak idealler. şişeler zaten bu konuda ipucu veriyordu, ama parfüm zevki olgun, yaşça daha büyük kadınları tatmin etmeyebilirler. işte/okulda/evde, taze ve hafif çiçeksi, dikkat çekmeyecek parfüm kullanmak isteyenlere önerebilirim.
kokuların kalıcılığı orta seviyede. 4-5 saat rahat gidiyor. ela da mina da ilk sıkışta nivea/arko tarzı kremsi kokarken, bu nota çok çabuk uçup gidiyor ve yerini hafif çiçeksi, otsu bir yapıya bırakıyor.
(gbkz: rüya), ela ve mina'nın aksine oldukça şekerli, tatlı ve vanilyalı açılıyor. üst notalar çok hafif lancome hypnose'u andırırken, parfüm ardından oldukça masum bir şekilde vanilya, ve de hafif kırmızı meyveler kokmaya başlıyor. buradaki vanilya kokusu dondurmamsı, ve biraz da çocuksu. yine aynı şekilde kimseyi bayıp bunaltmadan güvenle kullanılabilecek bir parfüm olduğunu düşünüyorum.
yalnız anlaşılabilir şekilde, parfümlerin hepsinde de hafif bir kimyasal nota var. bu şu demek: yüksek kalitede parfümler olmadıkları belli oluyor. fakat fiyat performans açısından iyiler. artı olarak, kronik alerjik rinitli ve migrenli bir insan olarak beni ne boğup tıkadılar, ne de baş ağrısı yaptılar. bu sebeple, kokuları özellikle saçımda kullanmayı düşünüyorum. onun yöntemi de parfümü bir bulut oluşturacak şekilde havaya püskürtüp, saçınızı, başınızı hızlıca öne eğip kaldırmak suretiyle parfüm zerreciklerinin içinden geçirmek...