yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (1)
    • medya (0)

    1. '60/'70 kuşağının rock gruplarından birine dallas diyecek olsak, o grup bu grup olurdu. kurulduğu günden bugüne aşkın, ihtirasın, entrikanın hiç eksik olmadığı bir grup düşünün. birbirlerini severek, bazen birbirlerine ihanet ederek, ayrılarak, yeniden bir araya gelerek, kavga ederek, yine ayrılarak ve sonra hayatlarının sonuna kadar kavga edeceklerine karar vererek bir arada kalan, ve müziklerini de bu şekilde üreten üyelere sahip, o zamanda sıfırı tüketip tam anlamıyla meteliksiz kalmış stevie nicks ve lindsey buckingham'ı aralarına aldıktan sonra hem altın dönemlerini yaşayan, hem de müzik dünyasına eşi benzeri görülmeyen bir ikiliyi, uyumu ve tansiyonu (kimi zaman gergin, kimi zaman seksüel, boğucu, ama hep orada) tanıtan gruptur fleetwood mac.

    stevie nicks ve lindsey buckingham o hep örneğini gördüğümüz, birbirlerine asla iyi gelmeyen, birbirlerini sürekli zehirleyen (literal anlamda bunu aslında mick yapsa da) ama yanyana geldiklerinde potansiyellerinin tümüne ulaşabilen; birlikte harika işler yapan çiftin müzikal gerçekliğe uyarlanmış halidir. ikisi de müzikal dahilerken, en çok ses getiren işleri hep birbirlerine yazdıklarıdır (birlikte oldukları süreçte de, ayrılığın eşiğine gelmişken de, sonrasında da terk edemedikleri bir alışkanlık).

    onları aşkları için savaşırken de (lindsey:"if I could, baby i'd give you my world. open up, everything’s waiting for you.") birbirlerine lanet ederken de (stevie:"damn your love, damn your lies.") ayrılık sonrası sendromlarında da (stevie:"you'll never get away from the sound of the woman that loved you.") (lindsey:"i ain't gonna miss you.. couldn’t you just let me go down and do my stuff?") birbirlerini unutamazken de (stevie:"i still look up when you walk in the room... i try not to reach out, when you turn around and you say hello.") öfkelerini kusarken de ("what makes you think i am the one who will love you forever?") ve birbirlerine veda ederken de (stevie:"i never thought he would walk away but i lost him again yesterday.") (lindsey:"i let you slip away, there was nothing i could do, that was so long ago, still i often think of you.") görme şansı yakalarız, hissettikleri konusunda çok vocal insanlar oldukları için

    (gizlinot: yazar pun da yapabiliyor!!!)

    işte böyle bi hikayesi var bu ikilinin. mükemmel bir aşk hikayesinin tam zıttı, sonunda aşkları için mutlu bir son olmayan (ama kendileri için olan) bir hikaye.

    şovumuz bu kadardı sayın dinleyenler hadi müziğe geçelim chjdkdkdk

    (link: https://open.spotify.com/track/06c08ve2aODGVHZwjWTxsR steal your heart away)

    (link: https://open.spotify.com/track/29yyuQJi26neW84OvLKfwA where we belong)

    uktemizin sahibi de adını kesinlikle dünyanın 7 harikasından almamış olan: (yazar: sevenwonders) <3

    7 mayıs 2017 11:39 7 mayıs 2017 11:44

    ilginizi çekebilecek benzer başlıklar