yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (12)
    • medya (1)

    1. İran'ın 20. yy'da yetiştirdiği en önemli kadın şairlerindendir. 5 ocak 1935'de tahran'da doğmuştur

    bir şiirinde aşık olduğu adama "vücudunun hatları, benim giysim." demiştir. daha ne olsun?

    bir diğer şiirinde ise kendisine şu şekilde seslenmiştir:

    "yapamazdım, artık yapamazdım

    yolun inkârından geliyordu ayak seslerim

    ve umutsuzluğum daha büyüktü ruhumun direncinden

    ve o bahar ve o yeşil evham

    penceremin önünden geçen gönlüme

    "bak" diyordu

    "yol almamışsın hiç sen, batmışsın."

    okuyunuz, okutturunuz.

    10 eylül 2014 20:28 10 eylül 2014 20:29

    2. “Ne tuhaf bir dünya.

    Kimsenin işine karışmıyorum.

    Kimseyi incitmiyorum ve

    her an kendimleyim, böyle olunca herkes beni

    kurcalıyor..”

    10 eylül 2014 21:10

    3. en sevdiğin şairlerdendir, belki de en sevdiğimdir kıyas yapamıyorum sevdiklerim arasında.

    tamamen bir kadındır furuğ ferruhzad, tamamen tutkulu, tamamen isyankar, tamamen yasaklı. acıyla yoğrulmuş yüreği, kalemi, hayatı.

    furuğ şair bir kadın değildir, şiir kadındır. şiir gibi yaşar, ortadoğu toplumunun kadına bakış açısına inat o en uç şeyleri şiirlerine cesaretle dize dize işler.

    ölümü trajiktir, hayatı trajiktir, aşkları trajiktir. iranlı cüzzam hastalarını anlattığı kara ev filmiyle ödüller kazanmıştır. ayrıca rüzgar bizi sürükleyecek nasıl bir şiir başlığıdır, bir şiir başlığından itibaren sarsar mı insanı, ahh ne kadınsın sen füruğ, kırmızı gül şiirinde hamile olmayı o denli güzel anlatır ki gebeyim ben gebe gebe gebe!!! diyerek heyecanını mutluluğunu siz de paylaşırsınız, o esnada çocuk yapasınız gelir :)

    en sevdiğim şiiri de şudur:(link: http://www.siirparki.com/ferruhzad.html furuğ ferruhzad-yeniden doğuş)

    Tüm varlığım benim, karanlık bir ayettir

    seni, kendinde tekrarlayarak

    çiçeklenmenin ve yeşermenin sonsuz seherine götürecek.

    Ben bu ayette seni ah çektim, ah

    ben bu ayette seni

    ağaca ve suya ve ateşe aşıladım!

    ilk iki kıtasıdır. sen bu ayette ahh çektin furuğ da bize de fena ahh lar çektirdin gece gece :))

    ** şiirleri dümdüz okunurken yahu ne diyor bu cümle nerede başlıyordu hangi metaforu simgeliyordu diyebilir, yadırgayabilirsiniz. yalnız iran şiirlerinin ritim duygusu ve türk şiirinden oldukça farklı olan uyak- hece ölçüsü vs. vs. yapıları size bunu hissettirir. demem o ki, şiirleri layığını genelde iyi okuyucuların dilinde bulur, ritim duygusu gelişkin şiirlerin kadınıdır.

    11 eylül 2014 02:29 11 eylül 2014 02:32


    4. 'birbirimizde ağlamıştık

    birbirimizde sıradan anlar boyunca bir olmayı

    deli gibi yaşamıştık ' demiş bir kadın.

    16 kasım 2015 20:08

    5. "seslerin, sözlerin, düşüncelerin birbirinden farksız olduğu

    bir dünyadan geliyorum ben

    yılan yuvasına benzeyen

    seni öperken

    asılacağın urganı da kafalarında örmeye başlayan

    insanların

    ayak sesleriyle doludur bu dünya"

    yeryüzü ayetleri

    16 kasım 2015 20:12

    6. "Ah!

    Budur benim payıma düşen.

    benim payıma düşen; bir perde asılmasının benden aldığı gökyüzüdür." derken çok güzel anlatmamış mıdır, bir kadının iç sızısını.

    "kuş ölür, sen uçuşu hatırla." derken, sezmiş miydi genç yaşında öleceğini...

    21 kasım 2015 01:47

    7. Çekiniyorum şiirlerini okumaya. Süslüde başlığına tıklamamaya çalışıyorum. Çünkü yüzeyde kalmanın tek yolu bu.

    Hangi yaşta ölürsek ölelim,

    Tamamlanmamış cümlelerimiz olacak.

    21 kasım 2015 02:03


    8. yalnız, güzel ve cesur kadınların ömrü kuş kadar oluyormuş bu coğrafyada. durup durup buralardan geçmiş güzel kadınları özlüyorum yakın zamanda bir buluşma mı var acaba? yaşanamışlıklar beni hep çok üzer yaşayıp pişman olmak başka acaba bir şansı olsa nasıl olurdu bilememek çok başka .

    ölmeden hemen önce gün gelip kendi evinde garipsenmeyeceği, kucaklanacağı günü mü gördü yoksa oğluna sarıldığını mı acaba?

    10 şubat 2016 02:27

    9. 20. yüzyılın en önemli şairlerinden biri. iranlı füruğ iyi bir aileden gelmiş ve iyi bir eğitim almıştır.

    şair olduğu kadar yazardır, ressamdır, yönetmendir ve oyuncudur. kısa hayatına modern iran edebiyatının en önemli şairlerden olacak kadar güzel eserler bırakmıştır. adı ışık anlamına gelir.

    aşık olarak 16 yaşında evlendiği kocasından boşandığında iran şeriat kuralları gereği oğlu kamyar'ın velayetini de babasına verilmiştir. bunun tesellisini Füruğ cüzzamlılar evinde tanıştığı bir çocuğu evlat edinerek bulmaya çalıştı. 32 yıllık hayatında çokça sevmiş, çokça hayal kırıklığına uğramış ve dolu dolu yaşamış ve çok yalnız kalmış cesur kadın.

    5 kitap yazmış ve Ev Karadır isminde bir belgesel çekmiştir. 1967'de stüdyosuna doğru giderken karşısına çıkan okul arabasına çarpmamak için direksiyonu kırdığında arabasından fırlayarak hayatını kaybetmiştir. farsça yazdığı aşk ve yalnızlık şiirleri kuşlar gibi hafif, şarkılar kadar sesli ama toprak kadar sadedir.

    babasına yazdığı mektup da onu hiç anlamadıklarını, sadece aşk romanları okuyan ve hayale kapılan bir kadın olmadığını ve kendisinin de dans eden, dedikodu yapan, dikiş diken normal kadınlardan olmak istediğini ancak olamadığını; bu dünyaya iz bırakmadan gelip gidenlerden olmak istemediğini anlatır ve ben onun bu satırlarını okuduğumda ilk defa sonunda nefes alıyormuşum gibi hissetmiştim. benim sesim olmuş, konuşuyordu. belki başkalarının da sesi olur.

    şiirlerinden sevdiğim parçalar:

    "tanrı bana zulmetti. çünkü, bana da diğer kadınlara verdiği beklentileri ve arzuları verebilirdi ve vermedi.''

    "başsız çocuklar doğdu

    gebe kadınlardan.

    koştular mezarlara sığındılar

    beşikler

    utançlarından"

    "ey kanımın bataklığının altın balığı

    hoş olsun sarhoşluğun beni içiyorsun

    sen, grubun menekşe renkli vadisi

    günü bağrına basıp karartıyorsun "

    penceremin önünden geçen gönlüme

    "bak" diyordu

    "yol almamışsın hiç sen, batmışsın."

    "ben geometri dersini delice seven bir öğrenci kadar yalnızım"

    "keşke bir güvercin olsaydım,bu dünya sevmek için çok küçük"

    ve tabi ki en sevdiğim; " kuş ölür sen uçuşunu hatırla"

    8 mart 2016 00:01

    10. 'şayet birgün ey gökyüzü

    kanatlanırsam bu sessiz evden

    ağlayan çocuğa nasıl derim

    tutsak bir kuşum vazgeç benden'

    4 kasım 2016 20:50