1.
hocaların hocası. sınıfta hoca,sokakta beyefendi,muhabbette tam bir minnoş. dünya standartlarında bir bilgin. türkiye'deki yaşayan en iyi tarihçi olduğunu düşünüyorum. osmanlı ile ilgili fikir edinmek isteyenler için en temel yapı taşları onun kitaplarıdır.
osmanlı imparatorluğu klasik çağ ve devlet-i aliyye okunabilir ilk etapta.
hem okunmaları kolay hem osmanlıyla alakalı bilinmesi gerekenlere az çok vakıf oluyorsunuz.
ömrü uzun olsun ondan sonra böyle tarihçiye hasret kalırız.
2.
25 temmuz günü vefat eden büyük usta . Toprağın bol mekanın cennet olsun .
3.
vize ve finallerimde bol bol kendisinden bahsettiğim, üniversitedeki en sevdiğim hocamın favorisi olan muazzam adam. o atıflar sayesinde çok şey öğrendim ben. araştırdıkça karşıma çıktı, okudukça ufkumu açtı.
yattığın yerde mutlu ol hocam.
4.
Vefat ettiğini duyunca o kadar üzüldüm ki gözlerim doldu çok önemli bir insanı çok önemli bir tarihçiyi kaybettik . Nur içinde yatsın .
5.
Kendisiyle ilgili değişik bi anım var. Anlatmak istedim. Okumuş bulunduğum lise bi ödül töreni düzenlemeye karat vermişti. O zamn milli eğitim bakanı hüseyin çelik. Onun özel isteğiyle düzenlendi bu tören. Okuldaki hocalar seçmiş, o yılın "en"leri belirlenmiş. Yılın en iyi belgeselcisi, en iyi tarihçisi vs. Okulumuzda toplam 8 tane sınıf var. Her sınıftan da 2 öğrenci bu ödül töreninde görevli olucak. Her neyse ben seçildim bizim sınıftan da. O süreçte müdür yardımcısın yanına gitmem gerekmişti alakasız bi sebeple. Elinde bi liste kim kime ödül vericek falan onu ayarlıyo. Uzattı listeyi seç bakalım birini diye. Ben kara cahil bön bön bakıyorum listeye. Can Dündar, Halil İnalcık, Taha Akyol daha ne isimler var. Ve ben ciddi anlamda sadece Can Dündar ın adını duymuşum. Neyse onu seçtim falan. Tören günü geldi. İnanılmaz olumsuzluklar yaşadığım bi gündü. Kılık kıyafetten tut zamanla ilgili sorunlar. Tören arefesi beni aldı mı bi ağlama. Sürdüğüm 4738393 kat rimel akıyo bi yandan. Yırtıyorum ama kendimi ben nasıl yapıcam diye heyecandan ölücem. 14 yaşımdayım ya. Sonra salon girişinde bi tane amca bana peçete verip iyi olup olmadığımı sordu. Ve o amca Halil İnalcık mış. Sonra babam adamın kim olduğunu falan anlatınca ufak çaplı bi aydınlanma yaşamıştım. Ki o adam yardım alarak yürümesine, çevresindeki o kadar insana rağmen beni farketmişti. (gizlinot: gerçi o yırtınmayla farkedilmemek elde değil ) neyse işte kendisi kibar bi adamdır benim nazarımda. Bu da böyle bi anımdır işte. Ve ben adamın ne kadar önemli bir insan olduğunı yıllar sonra gerçek anlamda farkettiğimde sohbet etmediğim hadi onu da geçtim bi fotoğraf bile çektirme ihtiyacı duymadığım için salaklığıma yanıyorum. Allahtan babam durumun farkındaymış da adamla sohbet etme şansı yakalamış oldu böylece :)))