yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (30)
    • medya (0)

    1. dünyanın en güzel duygusu... 3 aylık hamileyim ve ultrasonda bebeğimin hareketlerini, pır pır çarpan kalbini izlemek gerçekten olağanüstü bir şey. Allah herkese nasip etsin inşallah

    4 haziran 2014 13:00

    2. Çok enteresandır. 19. haftamdayım. bedenindeki her şeyin bir amacı olduğunu öyle bir anlatıyor ki sana o minicik şey. memelerin seksi olasın diye değil mesela. kalçan da öyle. o kalınlaşan yerlerinin denge unsuru olduğunu anlıyorsun. çatlamadım henüz. yağlanıyorum bol bol. inşallah da olmaz zira her tarafım çatlak zaten. ayrıntılarda ise bir sürü güzel şey var. bu kadar yüksek hormon seviyen olmadan asla sahip olamayacağın şeyler:)

    ha bir de tekmeliyor falan:) bu tekmeleme işi başından hamilelik geçmemiş bir insan için "neden yazmış ki herhalde tekmeleyecek" seviyesinde kalabilir. Oysaki hamile ve anneler anlayacaktır:)

    insan ilk hamile kaldığında sanıyor ki asla bitmeyecek bir süreç. hayatının devamını hamile olarak geçireceksin. o bulantı halsizlik uyku vs vs. ama bir bakıyorsun yolun yarısı bitmiş. hatta insan özleyeceğini düşünüyor. ki sanırım özleyeceğim oğlumun kalbinin karnımda atmasını.

    22 nisan 2015 09:59 ed.22 nisan 2015 10:04

    3. bir kadın için isteyerek hamile kaldıysa hayatındaki en güzel dönemlerden biri olabilir.

    insan içinde büyüyen bebeğe inanamıyor.çok kolay bir hamilelik geçirdiğim için zorluklarını görmezden gelebildim.zira ne bulantım oldu, ne çatlaklar , ne aşırı kilolar vs.

    sadece 10 kg aldım hiç dert etmediğim halde.

    ama insan her kontrolde öyle bir endişe yaşıyor ki, sağlıklı mı nasıl, kilo almış mı?

    çoğu insan da size daha yardımcı ve anlayışlı davranıyor.öyle de olmalı bence çünkü hamilelik sakin ve huzurlu geçmeli.

    (yazar: akdeniz ) 'in bahsettiği tekmelerse öyle acayip bir olay, bitmesini istemiyor insan.

    benim oğlum birde karnımda artık dirsek mi ayak mı el mi bir sivrilik çıkarırdı.doğum yaklaşınca kavuşma isteği geliyor ama diğer yandanda hep içerde kalsa en güvenli yer diyor insan.

    tekmeleri özlediğim doğrudur.

    22 nisan 2015 16:55 24 nisan 2015 06:51


    4. (bkz: bilgentolis) 'in bebeğini kaybettiğini duyduktan sonra yazmak istedim.

    öncelikle duruma çok ama çok üzüldüğümü söylemek istiyorum. ben de birçok kişi gibi nazar olduğunu düşünüyorum. Hele ki binlerce kişiye hitap eden biri için bu çok ama çok kolay bir şey. ve nazar sadece kötü insanların yaydığı enerji değildir, biz bile kendimize nazar değdirebiliriz. bunun kötü bakmayla ilgisi yok. iyi niyetle bakan biri bile nazar değdirebilir.

    inanmayanlar da var biliyorum ama peygamberimiz hamileliğin ilk 4 ayında sadece anne ve babası tarafından bilinmesi gerektiğini söylemiş. İnsan durabilir mi? çok uzun bir süre gibi geliyor. ama düşükler genelde bu aylarda gerçekleşiyor ne yazık ki. o sevinçle herkese ama herkese duyuran anne ve baba adayı, sonradan bebeğini kaybettiğini henüz bilmeyen tanıdıklardan şu soruları duyabiliyorlar:

    "hamileliği nasıl?"

    "cinsiyeti ne?" vb.

    Bebeğini henüz kucağına alamadan kaybetmiş ve bunun acısını hala taşıyan kişiler için bir de bu sorularla karşılaşmak çok ama çok daha yıpratıcıdır diye düşünüyorum. ki zaten bu sorularla karşılaşmadan bile yeterince zor bir durum.

    ben dayanabilir miyim, bilmiyorum. ama şu an için kesinlikle ilk 4 ay kimseye söylemeyi düşünmüyorum, evet annem de dahil. sonradan da kesinlikle sosyal medyadan bu konuyla ilgili paylaşım yapmayı düşünmüyorum. evet bu sevincin dışa yansıması biliyorum ama çocuk sahibi olamayan o kadar çok kişi var ki, iyi niyetle bile olsa nazar değdirilebilir. hele bir tanıdığım çocuğun ultrason resmini paylaşmıştı.

    e hani nerede mahremiyet?

    12 ağustos 2015 03:26

    5. arkadaş çok ilginç değil mi ya ? tamam biyolojik aşamaları biliyoruz falan filan da sanki bir insan yemişsin gibi insan var içinde ya. bazen durup durup bunu düşünüyorum çok ilginç. bir de hamile kadınların göbeklerinden korkuyorum elimde değil. sanki sıkıştırsam patlayacakmış gibi. ha milletin karnını niye sıkıştırıyorum o da ayrı bir konu ama neyse.

    6 mart 2017 17:42

    6. hamile giyim konusunda lcw oldukça başarılı bence.kotlarının üstü likralı kumaştan kemer fermuar vs yok çook rahat.40 tl civarı sanırım.70 tl civarı bahçıvan pantolon almıştım.üzerimden çıkarmadım diyebilirim.baharda rahat olur yazın yakabilir ama.tril tril bluzlar vs mutlaka göz gezdirin derim.

    7 mart 2017 00:34

    7. ilk 3 aydan bildiriyorum. ikinci ve üçüncü trimester'de de editleyeceğim. bir yerlere yazasım var, taşıyorum, burayı seçtim, idare edin.

    bendeki en bariz etkisi: bulanıyorum, kusmadım daha hiç ama o bulantı.. bir de sabah değil, öğlene doğru başlıyor ve yatıncaya kadar kramp gibi, bir gelip bir giderek tüm günü mahvediyor. bitecek yakında diyorlar, umarım yarından da yakındır. rengim sapsarı, saçımı başımı bile tarayamaz oldum, işe resmen zombi gibi gidip geliyorum. ne kadar uyusam yetmiyor. işlerime konsantre olmak istemiyorum, güçlük çekiyorum değil, istemiyorum. şu an sanki dünyadaki en önemli konu hamileliğim ve tüm gün bununla ilgili şeyler okuyabilirim. okuduğum şeyler de öyle çocuk yetiştirme, doğumdan sonrası vs değil. o konular ilgi çekici gelmiyor. işin magazin tarafı ile kafa dağıtıyorum. ünlü hamileler, bakımlar, stiller falan.. ulen aynaya zor bakıyorsuni ne stili. neyse geçecek inanıyorum. ikinci trimester'da spor falan da yapıcam, söz vereyim kendime.

    bu hafta tatile çıkacağım ve eski üçgen bikinilerin üzerime olmayacağını fark ettiğimden, bu öğle arası bikini üstü almaya gittim ve o da ne, tamam büyüdüklerini fark ediyordum ama... kabinde daralıp bunalarak, kız ne verdiyse, bir büyüğü bir büyüğü diye diye en son 85 d giydim, o bile biraz sıktı ama kız en büyüğü bu diyince, onu alıp çıktım. 85 d kim ben kim yahu...

    önümüzdeki hafta yani tatil haftam boyunca krem olayına başlasam diyorum. çünkü benim de kilom yüzyıl boyunca sabit olmasına rağmen, ergenlikte ani boy atmamla oluşan bacak üstü ve kalça çatlaklarım var. karın çatlakları da kabusum, önemsiyorum. vücudunu beğenen bir kadınımdır, yalan yok, bu elimden gitsin istemiyorum galiba. şimdilik sadece hindistan cevizi yağı ve cocoa butter süreceğim. 5-6ncı ayda daha dermokozmetik desteklere geçerim. ne olur göreceğiz.

    a cinsiyetini de öğrendik, yurtdışına kan göndermeli bir test var, o sayede. erkek olacakmış. kız çocuğa kendimi hep şimdiye kadar daha yakın hissettiysem de, içimdeki minyatürün erkek olduğunu ve şimdilik sağlıklı olduğunu öğrenmek dünyanın en güzel hediyesi gibi bir şeydi benim için.

    bunların ötesinde duygusal gel-gitler yaşamadım, bir kere gözüm dolmuştur o kadar. depresif değilim hiç. hatta mutluyum galiba daha çok. ve heyecanlı. bebekli yaşama dair kaygılarım var tabi. özgürlüğü, sevgili olma halimizi, gezme aşkını kaybetmek istemiyorum. ne kadarını nasıl becereceğiz, göreceğiz.

    18 mayıs 2017 12:16


    8. 5 aylık bir anneden bildiriyorum: hamilelikte duygusal gelgit in overrated olduğunu düşünüyorum. hele bir doğurun lohusalıkta göreceksiniz ağlama krizleri, sebepsiz depresyon nedir

    Hamilelik kısaca bir kadının hayatının en güzel dönemlerinden biridir (tabi bebekte ve annede bir sağlık sorunu yoksa). İçinde bir canlı büyütüyorsun. Yediğin içtiğin herşey bir hortum aracılığı ile ona gidiyor. Bu öyle bir sorumluluk ki zararlı olan herşeyden kendin için değil onun için kaçıyorsun.

    İlk 3 ay genelde hasta gibi geçer, bulantılar halsizlikler. Kendini insan hamile ya da anne gibi hissetmez.

    4-6 aylar hamileliğin balayı diye geçer. Bulantılar bitmiştir, henüz çok kilo da almadığınız için rahatça gezip tozup alışveriş yapabilirsiniz. Eşinizle sürekli bebek hakkında konuşup, yeni hissettiğiniz tekmeleri dinlersiniz. Her gün azcık azcık büyüyen göbeğinize bakıp yalancıktan şişkoyum diye şımarırsınız.

    Son 3 ayda artık göbek çok şiştiği için hareketlerde zorlanmalar başlar. Uzun süre yürüyemezsiniz en ufak harekette nefes nefese kalırsınız. Göbek aşırı derecede gerilmekten en ufacık dar şeyler bile rahatsız eder. Hamile pantolonu hamile eteği fln işe yaramaz. Efil efil elbiseler gerekir. Gece uykuları kalitesizleşir her taraf yastık olduğu halde uyuyamazsınız. Her dk çişiniz gelir. Akşamları bebeğin tekmeleriyle oynarsınız.

    Biraz bilinçli bi anneyseniz forumlar karıştırır interneti didik didik eder herşeyi doğru yapmak için bir sürü araştırma yaparsınız. Bebek alışverişleri yaparsınız. 0-3 ay az mı alsam bebek hemen büyüyomuş 3-6 aylık alayım da çok giysin muhabbetleri döner. doğum şekli nasıl olsun, nasıl emziricem, bebek nasıl uyutulur nasıl beslenir vs. Ama aslında çocuk doğurana kadar herşey oyun gibidir. Onu kucağına alınca herşey önemsizleşir. Hamilelik çok güzel bir dönem sadece kendinizi şımartacağınız bir zaman. Her hamile sonuna kadar tadını çıkarmalı :)

    18 mayıs 2017 14:42

    9. Bir kadının hayatı boyunca yaşayabileceği en ilginç dönem.

    Her gün yeni bir şey öğreniyorum. 37. Haftadayım, bir süredir karnımdaki deli deli hareketlerinin yanında inanılmaz ritmik hareketler de hissediyordum. Acaba hıçkırıyor mu derken, bugün bir google a sorayım dedim. Ciddi ciddi hıçkırıyormuş.

    İçimdeki minik, sürekli hıçkırıyor. İçi gülümsüyor insanın.

    18 eylül 2017 00:59 18 eylül 2017 01:00

    10. Yarın ilk trimester bitiyor. Allahım nasıl zor geçti, mide bulantıları-yanmaları, baş ağrıları, her sabah dayak yemiş gibi uyanmak, sürekli tansiyonun düşüyormuş da bayılacakmış hissi... Şimdilik sağlıklı muhtemelen de erkek olacak bir bebişim var. Her şeye ayrı ilaç verdiler, içmezsem ölüyorum içersem bebeğe bir şey olacak diye vicdan azabı çekiyorum. Bir sağ salim doğsaydı sözlük, bir kucağıma alabilseydim.

    5 kasım 2017 20:05