hayat pahalılığı

1. paranızın, emeğinizin değersiz olması. çok çalışıp rahat yaşayamamak, gelecek planı yapamamak, stres, yoksulluk.

ben küçüktüm levent kırca skeçlerinde hayat pahalılığını görürdüm. sonra büyüdüm üniversite öğrencisi oldum, ailemin yasınında okudum (çünkü şehir dışında okutmaya güçleri yetmezdi ve odtü neyime yetmiyordu?) ev çekip çevirmedim, kozmetikle isim yoktu, kıyafet alışverişinden hala pek hoşlanmam. yani çok az param vardı ama bunun farkında değildim. öğrencilikte tüm paramı fotokopiye ve kantin ile kafelere yatırıp mutlu mesut geçiniyordum.

sonra kendi paramı kazandım, hele de ailemle yaşarken para bol geliyordu. zaten ülke bir refah dönemine girmişti. döviz sakındı, yükseliyordu ama böyle bir gecede ikiye katlanmıyordu. enflasyon tek haneliydi.

şimdi yavaş yavaş bizim nesil de evli barklı insanlar olarak hayat pahalılığı ile tanışıyor. üstelik bir de ben bu fakirleşme dönemine yurtdışından gözlemliyorum. kıyas ediyorum, kahroluyorum.

fransa'da asgari ücret 1600 avro, benim türkiye'de yaptığım ise benzer iş yapanlar x lira yerine yaklaşık yine x avro alıyor. yani avro yerine lira koyun aşağıya yazacağım fiyatlar yerine ve hayat kaliteniz ne olurdu bir düşünün:

- yıllık 2 kişilik ailenin elektrik masrafı 270 avro (ev küçük ve merkezi ısıtma ama ocak elektrikli).

- sağlık ocağında muayene sigortasızlar için 25 avro.

- belediyenin yüzme havuzlarından 3 aylık sınırsız yararlanma hakkı 46 avro.

- 10 binişlik toplu taşıma kartı 14.9 avro

- high end rimeller 20 kusur avro, taş çatlasın 30 kusur avro.

- eczane markası nemlendiriciler 10 avro, cilt temizleme jelleri daha ucuz.

- mango, zara marka montlar 100-150 avro

- benetton marka 0 yün basic kazak 35 avro

- kira 1500 avro (1 1, 40 m2) (bu çok pahalı, hatta fahiş ama şehir muhteşem, dünyanın merkezi, yeşilliği bol, sanat kültür etkinliği bol, ulaşım 24 saat, binalar yüksek değil, şehir kalabalık değil, ayrıca enflasyon çok düşük olduğundan kira sabit)

- 40'li bulaşık deterjanı tableti lidl'dan (alman menşeili bim ayarı market) alınırsa 4 avro.

- iki kişilik 1 haftalık mutfak alışverişi 100 avro

- bir depo benzin 50 avro

bizim de böyle fiyatlarla ihtiyaçlarımızı görüp üstüne istediğimiz ülkeye tatile gitme hakkımız yok mu? bizim de yarın fiyatlar ne olur diye düşünmeden yaşamaya, istediğimizi istediğimiz zaman almaya hakkımız yok mu? seneye kira ne olur, çocuğun okulu ne olur diye stres olmak zorunda mıyız?

biz çalışmıyor muyuz? daha mı aptaliz? daha mı tembeliz? bizim tek suçumuz fakir bir ülkede doğmuş büyümüş olmak. işte hayat pahalılığı bu, emeğini, hayatını ederinin onda birine satıp ihtiyacını 10 katına almak arada artan olursa onu da kötü günler için saklamak. fakirlik.

2. Meyve sebze bile felaket pahalı. En basiti domates salatalık soğan bile. Bunlar yemeğin yapıtaşları mesela. Bazen diyorum çok şükür çalışıyoruz bi şekilde alıyoruz. Allah alamayanlara yardımcı olsun. Cidden açlıktan ölmeye doğru gitmezsek iyi. İnşallah en kısa zamanda düzelir halimiz.

3. Almış başını gidendir.

Yaklaşık bir ay önce dört ay sonunda amerika'dan türkiye'ye döndüm. Bu süre zarfında fazlaca gözlemleme ve karşılaştırma şansı buldum. Şunu daha rahat anladım ki Türkiye'de yaşamak ve geçinmek ciddi anlamda bir yetenek gerektiyor. Bunu gerçekleştirebilenler de büyük bir şey başarıyorlar. Faturalar, konaklama, ulaşım vs.'yi geçiyorum, sadece gıda bile o kadar pahalı ki... örneğin konserve ton balığı almak istediğimizde orada 3 dolara alabilirken burada 20-25 TL'den aşağıya bulunamıyor. Orada 6-7 dolara bir paket dolusu et alabilirken burada almayı bırak, yanına bile yaklaşılmıyor. Daha böyle bir sürü örnek verebilirim. alım gücümüz çok düşük ama her şey ateş pahası. insan gerçekten düşünüyor her yönüyle karşılaştırdığında bizim yaşadığımız da hayat mı diye. Çok üzücü fakat bu durum asla gerilemiyor, iyileşmiyor. Gittikçe daha da kötüleşiyor. Yazık giden ömrümüze, ne diyeyim.

4. Artık doruk noktasına ulaşmıştır. İsterlerse silivri'ye yollasınlar yazacaklarımdan ötürü zira içerisi dışarısından daha iyidir eminim. Cumhurbaşkanına hakaret yasasını da kaldırırsa canım dedem tahliye olurum en azından (gizlinot: Swh)

Sırf baştaki kahverengi şey çuvalı, hırsız, kendi yancıları ve yandaşlarından, akraba ve yakınlarından başkasını insandan saymayan organizmanın haşmetli sarayına günde 100 bin lira ödeyebilmek için bizim kendi alın terimizle kazandığımız günlük parayla ancak 1 kilo peynir alabilecek hale geldik. Asgari ücret 7800 küsür olmuş ya, severler öyle işi afedersiniz. Gerçekten çok doluyum. Son 3 senedir ihtiyaçtan değil ileride zamlanır düşüncesiyle her şeyi stoklama huyu edindim. Elimdeki bitmek üzereyken böylesi duruma gelmiş pahalılıkta, büyük indirimde yakaladığım ve 4 sene önce indirimsiz %60 daha ucuz olan ürünü sorgusuz sualsiz alıyorum. Fiyat algımız da bitti ki. Bee beauty lip balmlar 5 liraydı, ne ara 20'lere 30'lara çıktı ? Fiyat etiketlerinden daha hızlı yükselen bir uzay roketi biliyorum ben. (gizlinot: Topunun ***)

5. çok fena boyutta olan olgu. bugün bildirim gelince tesadüfen gördüm ki x bir restorantın akılalmaz üçlüsü 239.85 lira diyor. hahahaha delireceğim gerçekten, rezalet...

6. Hayat pahalılığı üzerine şimdiye kadar muhalefette görülmemiş bireysel bir çalışma. Stickerları da link halinde vermişler, yakında bastırıp Kadıköy sokaklarına yapıştırırım. Örnek resim de burada koydum.

(link: https://twitter.com/gnclikdevirecek?t=H4o2_CrESukpe7tOoiTRPg&s=09 Link)

7. Diş ipi, deodorant, tırnak yağı, pamuk, aseton ve iki rujun yer aldığı sepet az önce gratis'te indirimle bin tl tuttu. İn-di-rim-li Bin tl nedir ki?! Hemen sayfayı kapatıp ihtiyaçlarımı unutmaya karar verdim.

8. baştaki baş belası ile birlikte yıllardır kontrollü muhalefetle seçmen oyalayanların hiç değinmediği durum.

kimse bu hayat pahalılığını konuşmuyor, ülkenin tek gündeminin deprem ve pahalılık olması gerekirken iktidar seçmeni "ricip gidirsi bitiriz (gizlinot: daha ne kadar batacaksak) modunda, muhalefet seçmeni ise "cınım didim" modunda.

gerçekten deliler ülkesinde yaşıyoruz.

9. İnanılmaz gerçekten. Aklım almıyor. Her seferinde şaşırabiliyorum. 6 ay önce aldığım bir kozmetik ürün bugün 2 katı fiyata çıkmış, inanamadım. Bense 2 yıldır aynı ücrete özel ders veriyorum. Bir tek benim dersim ucuz galiba... onun dışında her şey çok pahalı. Sucu ayda bir zam yapıyor, benim ders ücretim aynı. Yakında benim 1 saatlik özel dersim ve 1 damacana su fiyatı aynı olacak. 

10. Soğan 30₺ oldu hala oyunu bunlara mı vereceksin diyorsun, soğan mı uçak gemisi mi vizyonunu geniş tut diyor nefesi kokarak.