1.
dün itibariyle sahip olduğumu öğrendiğim hastalık. son 2-3 yılda baya kilo almam, çok zor kilo vermem, adet düzensizliği, halsizlik, depresyon, demir eksikliği gibi sorunlarımın sebebi buymuş.
neyse ki hafif hipotiroid, ama tirodim az çalıştığı için, önemli bir rahatsızlık tabii.
2 sebebi var, ya (gbkz: haşimato tiroidi) ya da hiç tuz kullanmadığım için iyot eksikliği.
eğer, haşimato tiroidi ise, ayvayı yedim. ömür boyu ilaç kullanımı, kilo artışı, kısırlık, yüksek kolesterol, tedavisinin olmaması...
lütfen, iyot eksikliğinden falan olsun. öyle olursa birkaç ay ilaç kullanımıyla iyileşirim.
moralim çok bozuldu ve stres bu hastalığa iyi gelmiyor..(gizlinot: :'()
2.
tiroid hormonunun az çalışmasından kaynaklı ortaya çıkar ve halk arasında ana-kız hastalığı olarak bilinir. annemde 3 yıl önce başlamıştı, haşimato tiroidi olarak. 25'lik hapltan başlayarak doktor kontrolünde yavaş yavaş dozlar yükseldi ve geçtiğimiz haftalarda da doktor anneme hapı bırakabileceğini, iyileştiğini söyledi. aynı gün de doktor bende guatr çıktığını söyledi :) annem iyileştiğinde ben hastalandım. ha beklemiyo değildim ama annem gibi 40-50 yaşlarımda falan olurum diye düşünmüştüm ama kısmet.. bana da 25'likten başlattı doktor ve hapı içtiğim sürece guatrın olumsuz yanlarını hissetmiyorum bu baya güzel bi şey. annemde olduğu gibi iyileşebiliyosunuz hanımlar, korkulacak yanı yok. :)
3.
Tiroidlerin vücudun ne kadar önemli bir organ olduğunu sana öğreten hastalık. Tiroidin az çalışması dır kendisi. Vücutta şişlik, tırnaklarda soyulma, saçlarda kuruluk ve dökülme, uyuyamama ve uyananamama, vücudunu taşıyamayacak derece yorgun hissetmekle kendini gösterir. Ayrıca su içsem yarıyor diyen birisi varsa etrafınızda muhtemel bu hastalıkla yaşıyordur. 170 boyum, 60 kiloyum. Doktor; bu kiloda kalman imkansız aslında nasıl oldu diye sordu. 10 senedir günde bir öğün yiyen bünyemin bu hastalıkla böyle baş ettiğini anlattım ve kendimde anlamış oldum. Kötünün kötüsü vardır diyerek bu hastalıkla ömür boyu sabah ilaç içerek ve üzerinden 45 dakika birşey yememek zorundasın. Ömür boyu. Sevgili vücudumun orkestrası tiroidim senin önemini bu hastalıkla anladığım için çok suçlu hissediyorum kendimi. :/
7 ocak 2016 09:36
7 ocak 2016 09:39
4.
(Bkz: haşimato tiroidi) ile karıştırılan ya da eş anlamlı(??) olan hastalıktır. Bende de birkaç yıl önce bir kan testi sonucunda ortaya çıktı.(gizlinot: ne zamandır vardı allah bilir) kendimi bildim bileli metabolizmam yavaştır ve tombişimdir.(gizlinot: swh) Aynı zamanda sindirim sistemim de iyi değildir, sürekli karın ağrısı çekerim. Depresif ruh hallerine, uyku problemlerine de gaayet aşinayım maalesef.
Yine de her yerde "sebepsiz yere kilo aldırıyor, ne yapsam kilo veremiyorum" tarzı yorumlar okumak beni rahatsız ediyor açıkçası. Evet, herkes kadar kolay kilo veremeyiz belki ama verebiliriz. Sonuçta bu rahatsızlığın bizde olduğu saptanmış ve tedavisini oluyoruz. Dolayısıyla haplarla dengelenen hormonlar bize o kadar da engel oluyor olamaz değil mi? Ben kendi adıma böylesine inanmak ve kilo vermek istiyorum.(gizlinot: (:) "bende şu hastalık var" deyip kendi gözümde büyütmek istemiyorum açıkçası.
Dipnot: bu girdi kişisel olarak kimseyi hedef göstermiyor elbette. Bu yönde olumsuz yazıları okuyup kötü etkilendiğimi anlatmaya çalıştım sadece.
17 ocak 2016 23:49
17 ocak 2016 23:57
5.
Üniversite ikinci sınıfta 36-38 beden arası bir insanken bir sene içerisinde hayat rutinimde hiçbir şeyi değiştirmeden 20 küsur kilo alarak 44-46 bedene kadar çıkmamla, durduk yere ağlama krizlerine girmeye başlamamla tanışmış olduğum hastalıktır. Gırtlakta tehlikeli sayılabilecek bir nodül de buldukları için 2012 senesinde ameliyat olarak tiroid bezimi aldırmak zorunda kaldım. Her gün 100 mg. Levotiron kullanmak durumundayım, zaman zaman kan tahlili vererek ilaç dozunu muhakkak ayarlatmak zorundayım. Yine de ameliyat öncesine göre her anlamda daha az sıkıntı yaşıyorum. Bu hastalıktan muzdarip olanlara geçmiş olsun demekle birlikte; diyet yapmak yerine ömür boyu sağlıklı beslenme düzenine geçmelerini ve düzenli olarak yapabilecekleri bir spor dalını hayatlarına sokmalarını öneriyorum. Kendi çabamla, biraz karbonhidratı keserek biraz da yürüyüş ve dansla azıcık kilo verebildim ve şu an 40 beden civarındayım. Önümüzdeki ay iş seyahatim sonrasında alacağım diyetisyen desteğiyle 38 bedene inmeye çalışacağım. Psikolojiyi mahveden bir hastalık da olduğu için size kötü gelen, ruhen yoran insanları da hayatınızdan çıkarmanızı, sinir ve stres yönetimi konularında araştırma yapmanızı da öneririm.
Kilo falan neyse de, sinir yapma durumu cidden feci, Allah esirgesin, düşmanımın başına bir hastalık...
13 nisan 2018 14:49
13 nisan 2018 14:59
6.
En tatlı türü haşimatodur..
7.
Çok basitmiş gibi görünüp hayatımın içine eden hastalık.
Depresiflik, negatiflik, stres bağımlılığı ne arasan var. Yorgunluk çok fena. Yanaklarımı sanki bir şey alttan çekiyor. Çöküyormuş gibi hissediyorum. Kas ağrılarım var ve bir 15-20 kilo civarı aldım çok yememe rağmen.
Umarım geçer diyeceğim de ömür boyu ilaç kullanma fikri beni korkutuyor
8.
Gerçekten hayat kalitesini bu kadar olumsuz etkileyen başka ne var bilmiyorum. Kilo vermeye çalışıyorum, o kadar zor ki inanamazsınız. En ufak bir kaçamak yapmaya bile gelmiyor. Sporla da destekliyorum bu arada ve metabolizma yaşım 37. Ki kendi yaşım 22.... bu işin sadece kilo verme kısmı bir de uyku, halsizlik, depresif ruh halini saymıyorum bile. 2 aydır ilaç kullanıyorum ama doğru dozu bulmak bile zaman alıyor ve o kayıp giden zaman insanı çok yoruyor.
Edit: koronadan önceki son hastane ziyaretimde Artık tiroid problemim olmadığını öğrendim ancak metabolizmam nasıl bir haldeyse hala kilo veremiyorum ama nu süreçte yaptığım sporla şekillendim diyebilirim. Ancak su an çok istediğim bir iş için önüme engel olabilir bu tiroid sıkıntısı. İşte tam bunu öğrendiğim zaman lanet ettim düzenli doktora gidip rutinleri yaptırmaktan
12 aralık 2019 16:46
7 haziran 2020 02:23
9.
bende de olan hastalık. (link: https://www.suslusozluk.com/bulletproof-coffee?i=1296524 şöyle bir şey deniyorum), aklınızda bulunsun.
Yeşim Erbil'in sitesinden (ben kitabında okumuştum):
"Hindistan cevizi yağının hipotiroidi hastalarında yararlı olmasının nedeni, bu yağın orta zincirli yağ asidi grubundan olmasıdır. Hindistan cevizi yağında bulunan Laurik asit, Caprik asit ve Caprilik asit orta zincirli yağ asitlerinin en önemli olanlarıdır. Bu yağ asitleri aynı zamanda anne sütünde de bulunmaktadır. Çok kuvvetli anti enflamatuar, antioksidan, antiviral ve antimikrobial özelliktedir. Bu nedenle bağırsak sağlığı için de önemlidir. Orta zincirli yağ asitleri hücrede bulunan mitokondriye çok kolay girerek yakıt olarak kullanılır. Olumlu etkileri bu mekanizma ile başlamış olur.
Yapılan çalışmalarda orta zincirli yağ asidi alan hipotiroidi hastalarında kilo vermenin daha fazla olduğu, eklem ve kas ağrılarının azaldığı gösterilmiştir. Günde 1 tatlı kaşığı kahveye, süte koyabilirsiniz veya yumurtanızı bu yağ ile yapabilirsiniz. Günün her saati tüketilebilir.""
10.
uzun yıllardır ne yazık ki zararlarını gördüğüm araştırdıkça da kendisi ile başetme yolunda ilerlemeler katettiğim rahatsızlık. öykümü şurada özetledim: (link: https://www.suslusozluk.com/haşimato-tiroidi?i=1309419 haşimato tiroidi)