hoşlanan erkeğin adım atmama sebepleri

1. seninle ilgili soru işaretleri vardır kafasında, başka alternatifleri de düşünüyordur, aşırı çekingendir, bir kişiye bağlamak istemiyordur kendini. Bunlar genelde en popüler nedenler, kendini geri çekme ama diğer alternatiflerini de değerlendir, kafana takma

2. Olmayan sebeplerdir. Hoşlanan/seven erkek asla gizlemez.

3. Şu an halihazırda bir erkekten hoşlandığımdan ve asla ondan herhangi bir adım alamayışımdan ötürü “he’s not just that into you” olmasın istediğim sebepler. Utangaçlık, karşının hislerine anlam verememe falan olsun lütfen djdkkdkd. Lütfen.

4. Reddedilmekten korkuyor olabilir.Bir işaret,bir ilgi ile bu anlasılabilir aslında.kendine güveni olmayabilir,utangac olabilir.ha bir de kötü giden ilişkisi vardır,hayatında biri olduğu için adım atmıyor olabilir.

5. o kadar çok parametre olabilir ki.

-kendine yeterince güvenmiyordur, reddedilmekten korkuyordur , fazla gururlu ve içine kapanıktır.

-Doğru anı kolluyordur, garanticidir.

-sizi gözünde fazla ulaşılmaz kılmıştır (bu kız bana bakmaz kafası), red yiyeceğine adı gibi emindir, susar.

- o kadar da hoşlanmıyordur, ya da emin değildir, ciddi bir adım atmak için kafasında bir şeyleri oturtmaya, sizi daha iyi tanımaya, gözlemlemeye çalışıyordur.

-sizi görüp, beğendikten sonra sosyal medya hesaplarınızda bir stalk yapmıştır, bazı özellikleriniz hoşuna gitmemiştir (çok fazla erkek arkadaşınız olması, -de,-da'ları birleşik yazmanız, "düğün düğün gezen evliliğe hazır fazla abiye kız" profili çizmeniz veyahut tam tersi fazla "sırt çantalı özgür kız" imajı vermeniz, hayırlı cumalar paylaşımlarınız veya tam tersi fazla özgürlükçü paylaşımlarınız vs vs ) tereddüde düşmüştür.

-hali hazırda hayatında olan sevgili/flört/eş kişisini henüz dehleyememiştir (evet tam olarak bu ifadeyi kullanan bir adama rastladım da ondan, "abi kıza yürüyeceğim de önce x'i dehlemem lazım")

-ya da bunların hepsinin dışında; sizden adım bekliyordur. ömrü boyunca bi şekilde hep kızlar buna yürümüştür, kendisi hiç bir insana kendini beğendirme, flört başlatma zahmetine girmemiştir. bu yüzden hafiften götü kalkmıştır, telefonun başında sizden gelecek ekleme talebini beklerken göbeğini kaşır, birasını içer.

benim gözümde, son maddeye dahil olan tipler "ölse bir bardak su verilmeyecek" tiplerdir. Hoşlantımdan ölsem bile adım madım atmam. şımarık insana hiç tahammülüm yok zira.

bu arada, bütün bunlar laf-ı güzaf, biraz da avuntu..aslında olan; sizden hoşlanmıyordur. hepsi bu..

6. hoşlanmıyordur +1

7. kuyruğu dik tutmak.

8. hoşlanan erkeğe gerekli doğru sinyalleri veremiyor oluşunuzdandır. benim başıma geleni anlatmak istiyorum; iş yerinde sürekli molalarda asansörde vb. yerlerde denk geldiğim biri vardı. ben baya beğeniyodum falan arada böyle bakışlar atıyodum ama bunun da gözler felfecir bi değişik bakıyo. hani beğendiği için değil de çıkışa kavgaya çağıracakmış gibi bakışlar. sonra gel zaman git zaman ben arkadaşlarımla konuşuyorum bu konuyu etkili bakış teknikleri falan havada uçuyor. adeta tedx konuşmaları döndü masada. sonra ben nasıl baktığımı falan gösterdim arkadaşlarıma ve ayna vasıtasıyla kendime. aman yarabbim. ben çocuğu beğeniyorum, kesiyorum ayağına çocuğa yuvamı yıkmış da çocuklarımı da elimden almışcasına bakışlar atıyormuşum. ilk anda mizacı sert olanlardanım ben ama bu kadarını da beklemiyordum. zamanla düzelttim yine gülücük atmıyorum ama öyle küfür eder gibi de bakmıyorum. ondan sonra günaydınlar, hangi şirkettesin, kaçıncı kattasınlar falan başladı tabi, sonu yine hüsran olmadı mı oldu fakat gidiş yolumdan puan alabilir miyim hocaam ?

9. şahsen ben her zaman ilk adımı karşıdan beklemem. iş yerimde çok hoşlandığım bi çocuk var. ama adım atmıyorum çünkü reddedilirsem ya da olur da ilşişkinin ilerleyen zamanlarında kötü bi şekilde biterse bu iş ilişkimizi de etkiler diye adım atmıyorum. gerçi bu konuda kendimi epey zor tutuyorum bi gün açılacağım net.

diğer yandan onun tarafından bakıyorum. onda da hiç bişey yok değil bence. bi istemem yan cebime koy durumu var sanki. benim ilgimin farkında. bence hoşuna da gidiyor. ilgili de aslında. ama adım atmıyor çünkü bence o da iş ilişkisini tehlikeye atmayı tercih etmiyor daha doğrusu o bunu tehlikeye atacak kadar benden hoşlanmıyor bence.

10. Bu konuda fikir vermesi için orjinal adı “he is not that into you” olan, türkçe’ye “erkekler ne söyler, kadınlar ne anlar” olarak çevrilmiş romantik komediyi izlemenizi öneririm. gerçekten işler her zaman “çekiniyor, taktik yapıyor” olmayabilir. Doğruyu acıtsa da kabul etmek, daha önce de yazıldığı gibi vakit kaybını ve daha çok üzülmeyi önler.