yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (1)
    • medya (0)

    1. ülkemizde Onur Savaşı adıyla vizyona giren Thomas Vinterberg tarafından yönetilen danimarka yapımı film. 40 yaşlarında kreşte çalışan bir adamın küçük bir yalan sonucu hayatının değişmesini konu alan filmin başrolünde mads mikkelsen yer alıyor.

    mükemmel bir konuya parmak basan muhteşem bir film. çekim teknikleri, kurgusu ve oyunculukları çok başarılı. film günlük hayat atmosferi içinde gerilimi hissettirip sorgulatıyor, düşündürüyor ve vermek istediği mesajı sade bir şekilde iletiyor. son derece akıcı ve bu konuda çekilmiş en başarılı filmlerden biri.

    filmi izlerken bir yandan sinirden saçlarımı yolarken bir yandan tüm karakterlerle empati kurmaya çalıştım. bir kadın için tacize uğradığını ispatlamak ne kadar zorsa bir erkek içinde masumluğunu kanıtlamak çok zor. çocukken arkadaşlarımın yaptığı "masum" şeyleri filmden sonra düşündüm de bu tür bir şeyin olması o kadar kolaymış ki.

    filmden sonra danimarka ve hollanda'daki bu tür olayları araştırdım ve inanamadım. bizde gerçekten bu tür şeyler olduğu için olayın başka boyutuna nadiren tanık oluyoruz ancak kuzey ülkelerinde bu tür olaylar gerçekten sıklıkla yaşanıyormuş. yönetmende zaten filmde toplumsal eleştiri yaptığını açıklamış.

    filmde bir diğer beni rahatsız eden şey insanların davranış şekli. yönetmen danimarkalı insanların sosyal olaylara tepkisini yansıttığını söylemiş, o açıdan baktığımda da olaylara verilen tepkiler, linç kültürleri çok soğuk. ne adamakıllı hiddet ne adamakıllı kin tutma var. adamakıllı dedikodu bile yok, hesap soran yok direk toplumsal dışlama var. sürü psikolojisine ise muhteşem bir örnek olmuş.

    filmin sonu eleştirilmiş ancak bence bu filme uygundu ve çok iyiydi. bazı şeylerin geçtiğini, düzeldiğini düşünürken karşıdaki kişinin psikolojisinin nasıl etkilendiğine çok güzel bir örnek olmuş.

    ileride böyle bir şey babamızın, kardeşimizin, kocamızın yada çocuğumuzun başına gelse bunun olmadığını nasıl kanıtlarız? böyle bir şeye insanları nasıl inandırırsın? cevap verilmesi çok zor soruları içinde barındıran ve bu yüzden korkutan bir film olmuş.

    sadece 1 saat 55 dakikada toplum psikolojisini, çocuk psikolojisini ve erkek psikolojisini içinde barındıran ve çok iyi ayrıntılara parmak basan bu filmi elimden gelse herkese izletirdim.

    21 şubat 2016 02:23