yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (7)
    • medya (0)

    1. 1 ay kadar önce istanbul' a taşındım tek başıma. Ilk başlarda yalnızlık, kocaman şehir, ben burada nasıl yaparım düşünceleri sağolsun aşırı depresif bir insandım. ancak sonra sonra kendime vakit ayırmaya, kendi kendime birşeyler yapmaya başladım.

    Tabi bu 1 ay içerisinde kendime bir çevre edindim istesem onlarla gezer bu depresif havamdan kurtulurdum ama kendi kendine vakit geçirmeyi bilen ve bundan hoşlanan bir insan olmak istedim.

    Anadolu yakasından avrupa yakasına geçerken vapur ya da motorla geçmeye başladım. Vapurun Kenarında durup denizi izlemeye, martılara simit atmaya, kendi kendime gülümsemeye başladım çünkü hayatımı gerçekten kendi hayatımmış gibi yaşamaya başladım. Kendime kendime vakit geçirdiğim zamanlarda resmen rahatlamaya başladım.

    Yoğun bir programım var hafta içi ancak yine de eve geldiğimde yere uzanıp (link: https://youtu.be/t1rRo6cgM_E Bu video ile 10dk) kendime zaman ayırmaya başladım. Daha sonra varsın ev işi olsun varsın iş olsun.

    Daha önceden kendi kendime vakit geçirdiğim zamanlarda yüzüm hep asıktı çünkü bulunduğum ortamdan hoşnut değildim ve sürekli düşünce çarklarım dönüyordu ama yeni bir şehre tek başına taşınmanın verdiği o rahatlıktan olsa gerek şimdi kendimi gülümserken yakalıyorum. Kendi kendime mutlu oluyorum bu çok bambaşka bir duygu benim için.

    Aşırı bayat bir söz olabilir ama insan mutluluğu bir başkasının yanında arayacağına önce kendi icin de bulmalı diye düşünmeye başladım ki normalde böyle bayat cümlelere gülüp geçerdim ama şimdi şimdi çok doğru olduğunu anladım.

    Kıssadan hisse kendinize vakit ayırdığınız zaman aslında ne kadar mutlu olabileceğinizi tahmin edemezsiniz.

    Illa parasını verdim workshop' a gideyim, kursa yazılmak lazım bunu yapmam için diye düsünmeyin örgü örün, kitapçı gezin, bilmediğiniz bir yere gidin şehrinizde, kahve içmeye çıkın ne istiyorsanız kendi kendinize yapın. Kendi kendinize mutlu olun.

    17 ağustos 2019 23:40

    2. düzenli olarak yaptığım şey. benim ruhumu tatmin ediyor. düzenli olarak kulaklığımı takıp yürümeye, bisiklet binmeye özen gösteririm. bazen kulaklığımı takıp avmye giderim hiçbir şey almadan sadece gezerim, sonra üst kata gider istediğim yemeği yerim bazen canım gereksiz para harcamak ister hiç ihtiyacım olmayan bir şeyi alırım kimseye sormadan. bazen kendimi şımartmak isteyip gider ihtiyacım olan bir şeyi alırım. sinemada ilgimi çeken bir film olursa giderim. tabii uzun zaman oldu sinemaya gitmeyeli ama üniversitenin ilk yılında arkadaşım yok diye çok istediğim bi filme tek başıma gitmiştim. o zamanlar dert etmiştim bunu aslında ama zamanla ara ara yalnız bir şeyler yapmanın bana iyi geldiğini fark ettim. ben zaten keyfine, özellikle boğazına düşkün bir insanım. canım hamburger istediğinde kalkıp gidip yiyorum üşenmeden yanımda biri var mı yok mu dikkat etmiyorum. düşündüğüm tek şey kendim oluyor. bence herkesin yapması gereken bir şey. insanlar yalnız olmayı o kadar büyütüyor, yalnız kalmaktan o kadar korkuyor ki bir süre sonra bu insanı kendi zevklerinden mahrum bırakıp sürekli başkalarına bağımlı hale getiriyor. insan kendi kendine de iyi gelebilmeli.

    18 ağustos 2019 00:32

    3. benim için duşa girmek, vücudumu, saçlarımı güzelce yıkadıktan sonra bornozla biraz keyif yapıp ardından kremlenmek. pijamalarımdan birini seçtikten sonra süt ya da papatya çayımı içerek bir şeyler okumak. bunlar çok ufak detaylar ama saçlarımdaki şampuan kokusu, vücudumdaki parfüm kokusu ve pijamalarımdaki deterjan kokusu bana mutluluk veriyor, huzuru çağrıştırıyor. hayatı böyle küçük detaylarda nasıl seviyorum bir bilseniz.(gizlinot: swh)

    18 ağustos 2019 00:44


    4. ülkemizde olmayan bir kültürdür. insanların davetlerini, "kendime vakit ayırmak istiyorum" diyip reddederseniz, size dünyanın en üçibik şeyini söylemişsiniz gibi bakarlar. bunu diyeceğinize "adam öldürdüm, polisten kaçıyorum" diyin, daha az dumur yaşarsınız.

    bazen hiçbir şey yapmadan, bazen sadece varolduğunu hissederek, keyifle çay içerek vakit geçiremez olduk. iletişimin bu kadar kolaylaşması çok sinir bozucu. çünkü sizi seven insanlara karşı 7-24 erişilebilir olmanız lazım. evde ve işsiz olmanıza rağmen sevgilinizin mesajına 2 saat dönmezseniz kavga sebebidir. hemen o malum soru, "ne yapıyordun?????". hiçbir şey yapmıyordum ya, yaşıyor olmanın tadını çıkartıyordum? biraz çiçekleri suladım, azıcık kedi sevdim, bi iki şarkı açıp dans ettim. neden illa bir iş yapıyor olmam gerekiyor ki?!

    (gbkz: ilber ortaylı)'nın çok güzel bir sözü vardı. diyor ki, bizim insanımız yabancıların (gbkz: private time) dedikleri şeyi bilmez. yalnız kalmayı beceremez. kendi kendine durup tefekkür etmeyi bilmez. çoook haklı, çok. bunu kime desem hak veriyor da iş davranışa gelince yine aynı tas aynı hamam. herkesin kendine ayırmaya ihtiyaç duyduğu zamanın süresi farklıdır. bunu da anlayamıyoruz çoğu zaman.

    bu konuda çok doluyum be sözlük. ulan, ailem tutturuyor tatile gidelim diye. deli miyim ben tatile gideyim?! kişisel alan yok, yalnız kalma imkanı yok, akrabalar var... arkadaşlarımla da aynı şey. her sabah ben biraz yalnız kalıp yürümek istiyorum desem, hemen yüzler değişir: "nooooolduğğğ?". la havle vela kuvvete. artık özgür olmak için işi gücü bahane ediyorum, millet yine de haftasonuma göz dikiyor. vakit ayırmadığım gerekçesiyle aile, sevgili ve arkadaşlarımla kaç kez kavga ettim, anlatamam. hepsinde de kendimi aynı şeyi derken buluyorum; "ben böyleyim. kendi kendime takılmayı seviyorum. beni böyle kabul edin. hayır, seni tabi ki seviyorum."

    özetle, türkiye'de icra etmesi çok zor bir zanaattir kendine vakit ayırmak. illa bir bahane uydurmanız gerekir. yoksa insanlar kırılır, onları sevmediğinizi düşünür, trip atıyorsunuz zanneder falan.

    imza, kafa dinlemek için kendine iş uydurmaktan bıkmış biri.

    18 ağustos 2019 15:46 18 ağustos 2019 15:46

    5. Kişisel alan ile birlikte kendine vakit ayırmak kavramları bizim kültürümüzde kendine hiç yer bulamamış iki şeydir. Kimseye ağzımıza geldiği gibi kendi işime bakıyorum sen de burnunu sokma az öte dur diyemeyişimiz bundandır. Kendine vakit ayıran insan asosyaldir gudubettir. Mutlaka bir şeyler yapmalı ve sosyal medyada paylaşmalıdır. Herkes her şeye karışabilir. Introvert olduğum için çocukluğumdan beri tek başıma kalıp enerji toplamaya ihtiyaç duyarım. Diyelim bütün gün çalışıyorum ya da okuldayım akşam kimseye vakit ayıramam çünkü kendime gelebilmem için kendime vakit ayırmam gerekir. Kitap okumam müzik dinlemem örgü örmem lazım. durup kendimi dinlemem lazım. Evimiz hep misafir dolup taşardı ben de delirirdim. Hep beni suçlarlardı uyumsuz geçimsiz diye ben de üzülür iyice içime kapanırdım. Sebebini sonradan anladım. İhtiyaç lan bu rahat bırakın beni diye haykırmak istiyorum. Vallahi ben de çok doluyum.

    18 ağustos 2019 19:36

    6. Benim için zaten Her şeyi arkadaş grubuyla,sevgiliyle yapma hastalığı genel anlamda bunalticidir. Bana garip gelir zira ben zaman zaman bi bunalırım, darlanirim hem ailem hem sevgilim hem de dostlarımdan.

    Bir gün dahi olsa kendi kendime kaldığım bir an olmalı. İnanın temizlik, dolabimi ayıklama, değişik bir yemek deneme, kütüphanemi düzenleme bile bir ferahlama benim icin. Sonrasında Kahvemi demlerim, acarım bir film, kedim kucağımda.. film bitince de manikür pedikür, kaş bakımı, kedi tarama... Bu böyle gider. Böyle sürekli minnoş ev hali anlatınca ikigai gibi oldu ama yürüyüş ve pilates de dahil bu anlarima.

    kendine vakit ayırma ihtiyacını en çok da kalabalik anlardan çıkınca hissediyorum. Ama bunun için bir gün yetiyor bana. Sonra hemen hayatımdaki kalabalığı özlerim zaten, hareketli bir yapım var ve ben o bir günde bu hareketliligime enerji topluyorum. İşte benimkisi böyle bir döngü. Kendime vakit ayırma ihtiyacımı Kimseye de söylemem, birşey uydururum. Zira Türk insanının "aa ne mana?" Bakışıyla uğraşamam.

    18 ağustos 2019 20:06 18 ağustos 2019 20:07

    7. uzun süre kendimle kalamadıysam fırsat bulduğum anda ertelenebilecek işleri erteleyip yapacağım şeydir. bugün de onlardan biriydi önce güzel bir kahvaltı (tek basına yapmanın tadı ayrıdır) sonra bir keyif kahvesi eşliğinde okunan kitap, evdeki gündelik işleri hallettikten sonra uzun keyifli bir banyo ve sonrasında kişisel bakım bunun verdiği mutluluğu başka hiçbir şey veremiyor. bir günümü böyle geçirmek kaybettiğim enerjimi geri toplamamı sağlıyor.

    19 ağustos 2019 16:37