1.
(yazar: esras). Uktesidir.
Sevilmeyen şeylerin temel nedenidir.
2.
Kesinlikle değiştirilebilir bir durumdur. Zaten yaşam kalitesini yükseltmek için başka bir seçenek de yoktur. Kendinizi sevmediğiniz zaman değersizlik hissinizi karşınızdaki insanlara da yansıtıyorsunuz, bu durumda değer görme ve sevilme şansınız kalmıyor. Pamuklara sarılı, etrafımda sevgi kelebeklerinin uçuştuğu bir çocukluk yaşamadım. Değersizlik hissinin çocukluk hayatlarından gelen bir travma olduğunu iyi bilirim. Ama bütün zincirleri kırmak bizim elimizde. Kendinizi gerçekten sevip gerçekten değer verdiğinizde, yani sadece sözde değil, verdiğiniz değeri hücrelerinize geçirdiğinizde, bütün dünya değişiyor. Artık hiç kimse size zarar veremiyor, üzemiyor. Hiç kimse size karşı hak etmediğiniz bir davranışta bulunamıyor çünkü kimseye taviz vermiyorsunuz. "Ben önemliyim, ben değerliyim ve iyiyim. O zaman iyi olanı hak ediyorum" dediğinizde evren de bu amaca yönelik çalışmaya başlıyor. Sizi temin ediyorum, bu çabanın sonuçlarını aynen bu şekilde alacaksınız, yeter ki kendinize ve kendinizi değiştirebilme gücünüze inanın. Önce sadece sözde olacak ama sözcükler değerlidir, eskiler "kelam canlıdır" derler. Değişim önce sözde başlar ve dıştan içe doğru işler. Ne olur sevin kendinizi, önce aynaya bakarak söylemekle başlayın, önceleri kendiniz de inanmayacaksınız, saçma gelecek, ama zamanla inanarak söylemeye başlayacaksınız. Benim bulduğum bir yöntem vardı uyguladığım ve kendime duyduğum sevgiyi açığa çıkaran. Kendinize dışardan bakın ve şöyle düşünün: "Ben benim çocuğum olsaydım, ya da en yakın arkadaşım, ya da eşim veya annem, beni sever miydim?" Ben bunu yaptığımda benim gibi bir çocuğa sahip olmanın ne kadar güzel olabileceğini gördüm, böyle bir annem olsaydı keşke dedim, benim gibi biri en iyi dostum olsa ne kadar iyi olurdu ne güzel eğlenirdik, kitaplardan, müzikten, kedilerden ve daha bir dolu güzel şeyden saatler boyunca konuşabilirdik, keşke böyle biri olsaydı hayatımda dedim mesela. Baktım ki bayağı bir sevilecek yönüm varmış. :) Baktım ki özlemini duyduğum insan aynada; tam da karşımda duruyormuş. İhtiyacım olan her şey zaten yanımdaymış. :) İnanın bu yöntem işe yarıyor. Neden sevdiklerimize gösterdiğimiz anlayışı, merhameti ve sevgiyi kendimize göstermeyelim ki? Onlar hak ediyorsa biz de hak ediyoruz demektir. ;)
3.
kendinizi sevmediğiniz zaman inanın başka bir şeyi sevmeniz de mümkün olmuyor.bir şeyi, bir başkasını sevmek kendini sevmekle başlar.bunu yaşadığımız bir durum bir depresyon haliyle bağlamıyorum.genel anlamda kendini sevmemek bambaşka bir boyut.
kendini sevmeyen birini sevmek zordur, kendini sevmeyen birisinin sevmesi de oldukça zordur.
4.
sevmek isteyenler için geliyor. (bkz: kendi omzunu öpmek )
5.
"parmağınızla birini ayıplamak için işaret ettiğinizde unutmayın ki 1 parmak onu gösteriyorsa 3 parmak da sizi gösteriyor" gibi bir laf vardı. evet, kendinizde tahammül edemediğiniz bir karakter özelliğini başkasında görünce hemen şikayet etmeye başlıyorsunuz. ya da bir yerinizi beğenmiyorsanız orası çirkin olanları hemen görüyorsunuz vs.
kendini sevmeme sorununun herkesin başında olduğunu düşünüyorum. önemli olan parça parça, adım adım da olsa bir yerden başlamak ve devam etmek. çünkü ömrümüz boyunca kendimizle başbaşa olacağız. kaçış yok. işini bırak, kocanı boşa, aileni terk et, hadi git burnunu da yaptır. ama kendinden vazgeçemezsin. bunu bırakıp bir başkası olamazsın. o yüzden kayıtsız şartsız sevmeyi öğren. kedini, köpeğini nasıl tereddütsüz seviyorsan kendini de sev.
bir de şu var. kendi kendini herhangi bir konuda kısıtlayan insanlar sizin bu "yasak" şeyi yaptığınızı görünce öfkeleniyorlar. çünkü o yasak şeyi kendisi korkudan yapmıyor. siz yapıyorsunuz ve hayatınıza devam ediyorsunuz. bu kabul edilemez! o ödüllendirilmiyorsa en azından sizin cezalandırılmanız lazım! bazı insanların tepkilerine veya kendi tepkilerinize bir de bu gözle bakın...