1. ikinci görsel gayet güzel anlatmış, bizim de genel kabulümüz 1 metre kare alandır. "tanıdıklar" haricinde kişilerin bu bir metrekarelik alan içine girmesi kişiyi tedirgin ve huzursuz hissettirir, toplu taşıma araçlarında insanların normalden gergin ve sinirli olmalarının sebebi de budur.
- süslü
- moda alışveriş
- kuaför & güzellik merkezi
- sağlık
- spor
- gönül işleri
- aile arkadaş ilişkileri
- cinsellik
- eğitim & kariyer
- seyahat
- pet
- sanat
- bürokrasi
- diğer
- girdiler (19)
- medya (0)
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | beyaz tenli |
göz rengi: | mavi |
yaş: | 37 |
cilt alt tonu: | cool |
saç rengi: | koyu kestane |
2. otobüslerde metrekareye 18 insan düştüğü için bu sayılır mı bilmiyorum ama binen bazı teyze ve ablaların bana belime ??!!?(gizlinot: wtf) sarılmak suretiyle hunharca tutunmalarıyla yok saydıkları alandır.
edit: imla
3. (no:385932) (yazar: beyaztavsan ) ın girdisindeki son cümleyi okuyunca aklıma bir anım geldi; atm sırasında işlem yapan kişi rahatsız olmasın diye biraz boşluk bırakarak bekliyordum, bi adam pat geldi ortamızda sıraya girdi... sinirlenmekle gülmek arasında kalmıştım.
Toplu taşıma sık kullanıyorum, metrobüse binerken pek mümkün değil ancak otobüse binerken arkamdaki kişiyle arama mesafe koyacak şekilde elimi arkada tutarak biniyorum.
Kısacası kişisel alana saygı duyan insan sayısı çok az, mesafeli samimiyet yaşanan ilişkiler hayal gibi geliyor.
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | buğday tenli |
saç rengi: | kestane |
yaş: | 30 |
göz rengi: | açık kahverengi |
4. Tanım: Ne yazık ki sürekli tecavüze uğrayan mahremiyet alanımız.
Yukarıda anlatılanlara ve rahatsız olunan durumlara ben de aynen katılıyorum. Yapım gereği ben de çok samimi ve sıcak biri değilim, çok çok yakınlarım harici tensel temastan hoşlanmam. Bu insanları sevmediğim ya da onlarla beraber olmaktan hoşlanmadığım anlamına gelmez. Sadece mahremiyet alanıma saygı gösterilmesini isterim. Ben nasıl ki insanlara karşı belli bir mesafeyi koruyarak durmaya özen gösteriyorsam, karşı taraftan da aynı saygıyı beklerim. Lakin toplumumuzda böyle bir algı yok, kaldı ki saygısız olan taraf ben addedilirim.
Şu sıralar toplu ulaşım araçlarını pek sık kullanmıyorum. Kullandığımdaysa mecbur bir şekilde telefon görüşmesi yapmak zorundaysam - topluluk içinde telefon kullanmayı da sevmem- telefonun ekranındakileri benle beraber herkes okuyor maaşallah. Bir de çaktırmadan değil, aleni bir şekilde. Ters ters bakınca da umurlarında olmuyor, bu ne gamsızlık? Ben yanımda oturan kişinin ekranını gördüğümde hemen kafamı çeviyorum. Bana ne başkasının yazışmalarından? O kişinin mahremine neden ben ortak olayım? Bir de yine toplu taşıma araçlarında en sinir olduğum konu; arkadan para uzatan insanların seslenmek yerine omzuma ya da koluma "şap şap" vurması. Ya ben seni duyabilirim aynı anda parayı önüme uzatsan görebilirim ve bu alışveriş sorunsuz halledilir. Tanımadığım birinin tensel teması beni inanılmaz irrite ediyor. Huzursuz oluyorum, o kişiye yine ters ters bakıp dokunduğu yeri silkeliyorum ama bence yine nafile. İnsanımız umursamıyor.
Daha bir sürü örnek var verebileceğim ama dur sinirlendim şimdi. Çok hassas olduğum noktalardan biri çünkü.
Başlığı açan ve hassaslığını dile getiren tüm arkadaşlarıma sevgiler.
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | buğday tenli |
cilt tipi: | karma |
göz rengi: | yeşil |
saç şekli: | dalgalı |
saç tipi: | kuru |
yaş: | 43 |
cilt alt tonu: | cool |
alerjik cilt: | hayır |
saç rengi: | koyu kestane |
saç kalınlığı: | normal |
kepekli saç: | hayır |
5. Yukarıda çokça bahsedilen toplum içerisindeki alan tecavüzlerine ek olarak özel hayatta da bazı kişilerce tanınmayan ve maalesef yakın çevrenizde yapılınca ses çıkarmanın daha zor olduğu sınır.
eskiden birlikte çalıştığım ve kankalık seviyesinde olmasa da uzun zamandır arkadaşım olan, sevdiğim biri ağzımın içine gire gire konuşurdu. arkamda yer varsa mümkün olduğunca geri adım atar kendisini görseldeki 50-120 cm içerisindeki friend zone'uma çekmeye çalışırdım ama nafile. bazen öyle bir hal alırdı ki arkamda duvar var ya da koltuktayım misal resmen ağız ağız kalırdık. ben kafamı geri çekmekten gıdılı gıdılı dururdum. ay hatırladıkça fenalık geliyor. misal bu insana ne diyebilirdim? kesinlikle farkında değil durumun, bir şey söylesem alınacak, belli etmese de içten içe rencide olacak. neyse ki artık birlikte çalışmıyoruz.
arada sosyal çevrede benzerini yapanlar çıkıyor ama o anlık bir çözüm buluyorsun, devamlı yapılması halinde resmen çaresizlik.
yaş: | 38 |
cilt alt tonu: | warm |
saç rengi: | koyu kestane |
ten rengi: | beyaz tenli |
göz rengi: | ela |
6. Sevgimi fiziksel olarak belli ederim ama yakın arkadasım veya 1. Dereceden yakınlarıma. Karsi taraftan Ayni elektriği alıyorsam, "Gel bir sarılalım içimden geldi" lafını çok kullanırım mesela. Ama sınırı korumak ve yerine göre ve kendini kaybetmeden davranmak gerek. Konuşurken kola dokunmak falan hiç hoşlanmadığım şeyler
Bir Otobüste ayakta yolculuk ediyorum, tanıma herifin teki gelmiş camdan dışarı bakacağına yan dönmüş suratıma bakıyor. O kadar rahatsız oldum ki. Neyse sabrettim belki dedim başka yöne bakıyordur ama yok gozgoze geliyoruz yani. Sonra camı göstererek dedim ki; "bakmanız gereken nokta şurası." Dedim, "hadi ya??" Dedi. münakaşaya girmedim o karakterle.
Örneğin Metroda karşılıklı otururken Yerin dibinde de olsam cama doğru bakıyorum veya telefonumla oynuyorum veya kitabımı okuyorum ama kimseye rahatsız edici şekilde gözlerimle kesmiyorum nedeni çok basit, kendime yapılmasını sevmediğimden. Bu noktada süslülere sorum var, uzakta dahi olsa bakışlardan rahatsız etme durumu kişisel alan isgali sayılır mi? Yazı boyunca öyle saydım cunku, değilse editlemem gerekir.
Bunun telefon uğraşırken izleyeni var sınıfta veya toplu taşımada. Konuşurken sürekli koluna dürtüp duranı var, elini omzuna koyanı var, mesajlaşirken izleyeni var, mağaza görevlisine bir şey sorarken dibine gelip yardımcı olmaya çalışan var... genelimizin aşina olduğu ve yakındığı konular. örnekler çoğaltılabilir.
Hatta en yakın tarihte gerçekleşen örneği gecen gün sınav sırasında basıma geldi. Amfideyiz ve sınıf çok kalabalık, aralıksız oturuyoruz. Ben sınavlarda kağıda adeta kapanırım cunku etraftaki hareketler dikkatimi kolayca dağıtır. Yanımdaki arkadasım asistana bir soru sormak icin yanına çağırdı fakat asistanın arkadaşıma yaklaşması icin bana dogru gelmesi lazım. Gerci eğilmesine gerek yok zaten epey yakın oturuyoruz. arkadasım sağımda, asistan ise Benim solumdan yaklaşıyor. Arkadaşımın asistanı çağırdığını duymamıştım bir anda yüzümün karsisinda bir erkek sesi, irkildim ve geri cekildim. Aramızla santimi geçtim milimler var. "Afedersin" deyip kendisinin farkına varmamı sağlayabilirdi, zaten ona olması gereken ortamı oluşturdum, ama yapmadi.
İçimde oluşan saldırganlığı nazikçe ifade etmeye çalıştım, "Hocam, şu an sınavda kişisel alan işgaline örnek verme sorusu olsaydi verecegim ornegi düşünmekte zorlanmazdım" dedim. Çok anladığını sanmıyorum ama yüzüme mel mel baktı ve gitti. Verdiğim cevap da dersin içeriğiyle de asla uyuşmuyor (gizlinot: hahah) international political economy dersiydi :) olsun içimde kalmamış oldu.
yaş: | 77 |
7. Yurdum insanın bilincine sahip olmadığı alandır.
Kadınsın diye memenin gözüme girmesine sessiz kalamam teyze hayır.
Atm sırasında gözetler gibi durma amca.
O çantanı sokaktaki her kadına geçirerek yürümek zorunda değilsin mesafe bırakabilirsin aranda abla
Muhabbet ederken nolur üstümdeymiş gibi hissettirme arkadaşım.
Valla ben söylüyorum açık açık. Sarılmıyorsam,fısıldamıyorsam,öpmüyorsam bana yakın durulunca bunaltı geliyor.
cinsiyet: | kadın |
cilt alt tonu: | warm |
saç rengi: | beyaz |
ten rengi: | buğday tenli |
göz rengi: | koyu kahverengi |
8. Türkiye'de korunması mümkün olmayan..
Bir kere biz otobüse, metroya binen insanlarız, millet üst üste gidiyor, neyin alanı gızlar ? (gizlinot: swh)
Şaka bir yana ben mi soğuğum insanlar mı rahat bilmiyorum ama birden bire birinin sarılması, koluma girmesi, oramdan buramdan çekmesi, saçıma, sağıma, soluma dokunması inanılmaz rahatsız ediyor. Direk kendimi geriye doğru çekiyorum refleksif olarak.
Mesela otobüste üstüme üstüme oturan andavallar oluyor, cama yapışık geliyorum resmen. Dokunma arkadaşım bana, çek kolunu, topla bacağını, değdirme montunu, torbanı, onunu bununu. Mecbur muyum ?
Ya da gelip lank diye sarılmayın insanlara. Herkes sevgi böceği olmak zorunda değil, bir rahat bırakın yahu insanı.
Ay bak darlandım.
cinsiyet: | kadın |
cilt alt tonu: | cool |
alerjik cilt: | hayır |
saç rengi: | kestane |
saç kalınlığı: | ince telli |
kepekli saç: | hayır |
ten rengi: | beyaz tenli |
cilt tipi: | normal |
göz rengi: | ela |
saç şekli: | kıvırcık |
saç tipi: | normal |
9. Belki bir fobi bile olabilir hiç araştırmadım ama ihlal edilmesi beni gerçekten aşırı geriyor, nefes alamayacak duruma geliyorum.
Özellikle mağaza kasa sıralarında beklerken arada mesafe bırakmayan insanlar; delirecek gibi oluyorum. Ben önümdeki insanla aramda ciddi mesafe bırakırım, asla ne çantasına, ne dirseğine temas etmem ama arkama illa mutlaka hangi mağazada olursam olayım tam tersi bir insan denk gelir. Kıçıma kadar girer, varsa sağımızda solumuzda reyonlar kafamdan gözümden aşa aşa o ürünlere uzanır bakar, çantamı itekler ve bana gelenler gelir... Çoğu zaman biraz öne ilerlerim kaçmak için ama ne fayda attığım her adımda o da biraz daha yapışır. Bazen tepki gösteririm ama çoğunlukla muhattap olmuyorum çünkü o tip bir insana laf anlatabileceğimi düşünmüyorum ağız dalaşına girmek istemiyorum. Bu sebeple sıramı manalı bir "buyrun!" İle verdiğim insanlar bile olmuştur.
Aynı şeyi toplu taşımada da yaşıyorum. Yukarda bahsedildiği gibi sırf kadın gördüğü için asla çekinmeden kıçını dayayan, memelerini suratınıza sokan teyzeler var. İğreniyorum, kalp çarpıntıları ve el titremeleri eşliğinde uzak bir noktaya kaçmaya çalışıyorum, çok zorda kalır ve boğulacak gibi olursam iniyorum. Atak nasıl geçiriliyor bilmem ama özellikle toplu taşımada atak hep bende, hep bana arkadaş...
cinsiyet: | kadın |
cilt alt tonu: | cool |
saç rengi: | açık kestane |
ten rengi: | beyaz tenli |
göz rengi: | açık kahverengi |
10. Tanım: Günlük yaşamımızda insan ilişkimize göre koyduğumuz mesafe.
Ülkemiz insanları için yine önemsiz bir detay daha.Ben bana dokunulmasından el kol hareketlerinden hiç hoşlanan bir insan değilim.Direk agresife bağlıyorum.Dışarısı kadın,erkek kişisel alan nedir bilmeyen cins dolu çünkü.
Mesela reyonda herhangi bir şeye bakarken eliyle sizi iterek geçecek tuhaf kadınlar,yolda herhangi bir şey sormak için kolunuzdan çeken adamlarla karşılaşmanız an meselesi.
Ya sen benim babamın oğlu musun benimle senli benli konuşuyorsun?
Afedersiniz,lütfen,teşekkürler,rica ederim bakın ne güzel kelimelerimiz kullanın ya inanın bedava!
Birde bundan rahatsız olduğunuzu söyleyince kendinizi beğenmiş,ukala olursunuz.
Gördüğüm kadarıyla,Avrupa ülkelerinde çoğunlukla buna önem veriyorlar.Özellikle İngiltere ve Almanya'da yoldan geçen bir kadına yol sorma bahanesiyle bir elle bakalım ya da yakın bir mesafede dur.Hemen tacizci damgası ya da kafanıza çanta yersiniz.
Orta doğulular,Türkler ve İsraillilerde el,kol dokunmak olmazsa olmaz iletişimde.Ya samimi olmak tabi ki güzel ama b.kunu çıkarmasak diyorum.