kırtasiye alışverişi bağımlılığı

1. görür görmez ahanda ben diyerek atladım başlığa.

akademisyen adayıyım,

hayatta en başarılı olduğum alan öğrenci olmak,

en sevdiğim kitap ve film karakterleri robert langdon ve hermione granger

.. bu bağımlılığı bünyemde taşımayayım da hangi bağımlılığı taşıyayım?

rengarenk defterler, kalemler, post-itler, dosya kağıtları... ve hatta özellikle kabalcı reyonları...

alaçatı'ya tatile gittiğimde bile defter koleksiyonuma katacak defterler bulup almıştım geçen yaz :/

bir diğeri için bkz. (link: http://www.suslusozluk.net/b/kitap-sat%C4%B1n-alma-hastal%C4%B1%C4%9F%C4%B1?t=1430592504 kitap satın alma hastalığı)

2. bana da ara ara gelen ve kalem biriktirmeyle devam edip her seferinde bir kalemlik dolusu kalem koleksiyonumu kalemliğimi bir yerlerde unutmamla sona eren zaafım.(gizlinot: çok yandım çook)

p.s çocukken hep babamın ya kırtasiyesi ya marketi ya da pastanesi olsun isterdim zaten(gizlinot: swh)

3. bende olan bağımlılıktır. almayı seviyorum, bakmayı seviyorum. çocuk gibi saatlerimi kırtasiye ürünlerine bakarak geçirebilirim. ne yapayım seviyorum.

4. ben de ciddi anlamda olan bağımlılık. İşin kötüsü nişanlımda da var. Çift olarak gidip saatlerce kırtasiye geziyoruz. (gizlinot: romantizm had safhada) Bir çuval kalemim, boş boş duran bir sürü defterim var ben hala bakıyorum güzel bir şey var mı diye :)

5. oo tam benim başlığımmış dedirten başlık.

atın beni büyükçe bir kırtasiyeye değil bir gün 1 hafta unutsanız sesim çıkmaz.

ben giderim oradaki kalemleri incelerim, post-itlere bakarım, keçeli kalemleri denerim, oyuncaklara bakarım. zamanın nasıl geçtiğini kesinlikle anlamam.

manitam D&R'ın kırtasiye bölümünün önünden geçerken beni nasıl çekiştireceğini şaşırıyor garibim. giriyorum istisnasız her kalemi inceliyorum çünkü.ama nabayım bu da böyle bir bağımlılık.

yalnız olmadığımı biliyordum zaten (gizlinot: swh )

6. tek müsebbibi ben çocukken üniversiteye giden kuzenimdir!

altlı üstlü otururduk teyzemlerle, ablam gibi gördüğüm kuzenim de üniversiteyi kazanınca çok ağlamıştım.. gidecek diye.

ankara'dan her dönüşünde bana rengarenk kırtasiye ürünleri getirdi yıllarca.. okulların açılmasının tek güzel yanı da yeni kırtasiye alışverişi yapılacak olmasıydı..

hala masamdaki durum rengarenktir ^_^ devlet memuru olmamdan mütevellit garip karşılanıyor ama alıştı insancıklar artık :)) "psikolog hanımın masası" diyorlar geçiyorlar :))

7. 2 sene öncesine kadar varımı yoğumu yatırdığım bağımlılık. neyse ki sonra süs püsle kafayı bozduk da bitti(gizlinot: affedersiniz bok değil kaka). 25 sene hiçbir şey almasam da yetecek kadar post-it'im, renkli kalemim, fosforlu kalemim, silgim, prittim falan var çok şükür.

8. Sanırım kozmetik alışverişinde doyuma ulaştığım için yeni tüketim alanım hele şu dönemde marketlerin getirdiği rengarenk kalemlere, postitlere karşı koyamiyorum. Aman okulda kullanırım diye alıp alıp istiflemeye başladım. Geçen sene aldığım silgileri geçenlerde çekmecede buldum. benden oldukça küçük kuzenlerime gönderdim ki yenilerini alabileyim.

elimdeki postitlerle on-onbeş incir reçeli çekerim hatta bir odayı değil apartmanı kaplarım.

9. yaşım çoook büyüsede asla bırakamayacağım bağımlılık. kalemleri çok seviyorum almayı da ihtiyacım olsun olmasın yeterki bir kalem göreyim. ders çalışma hevesim de artıyor.

10. işte bu bende var. bayılıyorum defterlere, rengarenk kalemlere her şeye aslında. bu sene sanırım deftere yatırım yapıcam.... internet sitesi önerisi olan varsa (deneyimlemiş) bana yazarlarsa çoook mutlu olurum. özellikle a5 defter ve renkli fotokopi kağıdı için