1. ah benim canım tatlı küçük ülkem. uzun bir yazı olacak kemerlerinizi bağlayın. (:
son zamanlarda ismi kuzey makedonya olarak değiştirilmiş olan balkanlar'ın incisi ülke. yunanistan, arnavutluk, kosova, bulgaristan gibi ülkelerle komşudur. nüfusunun büyük çoğunluğunu öncelikle makedonlar sonra arnavutlar ve en son türkler oluşturur. şehirlere göre bu nüfuslar değişiyor. örneğin ohri şehrinde makedonlar ve türkler çok iken struga şehrinde arnavut nüfus daha fazla. en son gezimden (temmuz 2019) edindiğim bilgilere göre ülkedeki türk nüfusu bir hayli azalmış, azalan türk nüfus bundan şikayetçi. makedonya türkleri'ne göre makedonlar türkleri fazla istemiyorlarmış...
yemekleri çok güzel. şehrin çarşılarında kolaylıkla helal et bulabiliyorsunuz. genellikle köfteciler çok yaygın ve yemeklerin porsiyonları çok büyük. bazen bir porsiyonu tek başımıza bitiremediğimiz oluyordu. bir de kendilerine özel "şopska" salataları çok yaygın. ayrıca makedonlar'ın kendine has "skopsko" birası var. alkol oranı yüksek. pilsen grubuna ait. bira sevmeyen bana bile kendini sevdirdi hınzır. keşke tr'de de olsa. :( canım çekti bak şimdi... ve ve makedonlar'ın tikveş şarapları da var. popova kula winery isimli yerde bu şaraplardan tadabiliyorsunuz ve satın alabiliyorsunuz.
ekonomisi pek de parlak olmayan makedonya bize hem çok yakın hem de ucuz bir tatil seçeneği. aslında biraz hala bizden biri. sıcakkanlı halkı sayesinde evinizde hissediyorsunuz. hangi şehrine giderseniz gidin illaki bir türkle karşılaşıyorsunuz veya türkçe konuşan arnavut bulabiliyorsunuz. milleti ne olursa olsun halk size çok güzel davranıyor. gittiğiniz her şehirde bir osmanlı izi bulmanız mümkün. dedim ya hala biraz bizden gibi. çok ayrı bir havası var bu ülkenin yemekleriyle, bize benzemesiyle , bize yakınlığıyla bir tanecik makedonya. şimdi ben gittiğim birkaç şehri anlatacağım aşağıda.
ohrid: (özet geçiyorum biraz) makedonya denince akla ilk gelen ve makedonya'nın en turistik şehri. haliyle diğer şehirlere oranla biraz daha pahalı.şehir, ohri gölü ve gölden çıkarılan incisiyle meşhur. ohri gölü avrupa'nın en eski, en derin ve en temiz göllerinden biri, unesco koruma listesine alınmış bir değer. ohrid için balkanlar'ın incisi derler gerçekten de öyle. küçük bir türk çarşısı var trafiğe kapalı ve sağlı sollu mağazalar, kafeler, inci dükkanları ile dolu. çarşıda çok fazla türk esnafa rastlayabiliyorsunuz. genelde sedef ve ohri incisi satılıyor. ama gerçek ohri incisi satan birkaç yer var. göle girip yüzebiliyorsunuz çok güzel plajları var ve göle nazır bir sürü kafe var. göl çok büyük olduğu için uçsuz bucaksız gözüküyor. en güzel plajı bana göre "cuba libre beach bar". burada ohriye karşı yüzebiliyorsunuz ya da girmeseniz bile bir şeyler içmek çok keyifli oluyor. ayrıca gece hayatı en güzel bu mekanda.. onun dışında bir sürü küçük koylar var yani göle ücretsiz de girebilirsiniz. göle girmek aşırı keyifli oluyor, herkes kendi halinde. kimse birbirine dönüp bakmıyor. bu şehirde 365 tane kilise bulunuyor, en güzeli "st jovan kaneo church" görülmesi gerek. bu şehirde birçok arkadaşım oldu, defalarca gitmemin sebebi bu vefalı insanlar. sınırdan geçtiğim an "oh be evimize geldik" dedirtir insana. ayrıca evlerinden ötürü safranbolu ile kardeş şehir seçilmiş canım ohri'm. 2014 yılına göre turistlere daha fazla açılmış.
st naum: aslında burası şehir değil ohri'yi yazmışken buradan da bahsedeyim. burası ohri'ye yaklaşık 30 km uzaklıkta bir yer. bol bol yeşillik görebilirsiniz. ohri gölünü besleyen kocaman bir kaynak var burada. bir sürü restoran var ve gölden çıkan balıkları tatmak için enfes güzel huzur verici bir mekan. tepede kocaman bir st naum manastırı var, göle nazır enfes bir manzarası var. st naum'a giderken yol üstünde su müzesi de var fakat ben burayı gezmedim.
struga: ohri'ye yaklaşık 15 dk uzaklıkta olan başka bir şehir. ortasından drim ırmağı geçer ve bu da gölü besleyen başka bir kaynaktır. burada arnavut nüfus diğer yerlere göre fazladır. burada da sayısız plaj var göle girmek için ve o kadar dingin ki hepsi de.
bitola: atamızın okuduğu askeri lisenin yer aldığı meşhur bitola. burayı fazla gezmediğim için bilgi veremiyorum ama askeri idadiyi görmeden gitmemelisiniz. müze halinde 2 ayrı oda var biri atatürk için açılan anı odası diğeri de anı odasının tam karşısındaki makedonya'ya ait müze odası. bu odada makedonya'nın kuruluşuyla ilgili ne ararsanız var. kullanılan silahlar, kahramanlar, kıyafetler, hristiyanlıktaki azizlerin ikonları için apayrı bir oda vs vs... zaman ayırmaya değer.
üsküp: başkent üsküp... bu şehir için şey diyebiliriz, bir tarafı yaprak döken bir tarafı çiçek açan şehir. türk tarafı yıkılıp dökülürken makedon tarafı çok avrupai ve tamamen heykellerle donatılmış. makedonlar heykel dikmeye takık bir millet, onlar için önemli. old town dediğimiz yer türk tarafı. yine klasik osmanlı yapıları ve türk çarşısı burada yer alıyor. yolları, mahalleleri gerçekten bakımsız ve çok kötü durumda. makedonlar bunu bilerek yapıyorlarmış, biz yerlilerinden öyle duyduk. makedon tarafı ise tertemiz, yapılı, dayalı döşeli. avrupai bir hava verilmeye çalışılmış, öyle duruyor da. heykeller şehri olan üsküp'te görülmesi gereken önemli yerler; taş köprü, makedonya arkeoloji müzesi, türk çarşısı, milenyum haçı, üsküp kalesi.. ben milenyum haçına gitmedim ama çoook uzaklardan görülebiliyor. makedonya arkeoloji müzesinde ise çok eski zamanlardan bu yana makedonya'nın değişik yerlerinden çıkarılan arkeolojik eserleri görmeniz mümkün. buradan ilerisi boyunca bir sürü kafe var, birine oturup vardar nehri'ni izlemek çok keyifli oluyor. yine burada çok türkle karşılaşmak mümkün. ayrı bir havası var üsküp'ün. genelde makedonya'nın değişik yerlerinden buraya üniversite okumaya geliyor insanlar. öğrenci şehri de diyebiliriz. yazın sakin, kışın hareketlidir üsküp.
matka kanyonu: burası üsküp'e 1 saat uzaklıkta bir kanyon. ayrıca 1 gün ayırmak lazım iyi gezebilmek için. ben buraya gidecek vakit bulamadım ama siz giderseniz benim yerime de gezin. (: bot turları ve yürüyüş yapmak için çok uygun bir yer. sanırım otelleri de varmış, kafa dağıtmaya haftasonu gitmek için güzel olsa gerek.
özet olarak makedonya'ya gidin, görün, güzelliklerini tadın, gölünde yüzün. göle karşı bi skopsko için. bu ülke kesinlikle en az 1 defa görülmeyi hak ediyor. umarım faydalı bi yazı olmuştur. :)
not: kuzey makedonya yoktur, makedonya vardır.!!!!11!1!!!111!!1
ukte: (yazar: ladyogg)
gocmenxx