merkez türkiye

1. Iktidara gelmek için istanbulu ikiye böleceğini iddia eden AKP'den sonra gayet makul bir vaattir. Reklamlarda diyorlarya sen hiç AKP'nin başlayıp bitirmediği bir iş gördünmü diye, noldu bi kanal İstanbul vardı bizim.

Partiler seçilebilmek için kendi görüşleri çerçevesinde vaatlerde bulunur, çok normal, üstelik yapılamayacak birşey değil, kendi adıma ne kadar CHP'ye oy vermeyecek olsamda bu seçim için söylediği şeyleri gayet makul ve ulaşılabilir buluyorum.

2. chp'nin, kendi deyimleriyle, bir ticaret koridoru oluşturmayı amaçlayan projesi. ulaşım ağları üstünde kurulan yeni bir şehirde büyük depolama ve paketleme hizmetleri sağlayacak, bu sayede global olarak ticareti yapılan ürünler için daha hızlı sevkiyat avantajı yaratılarak ülkemizin de bu ticaretten (gizlinot: verdiği hizmet karşılığında) pay almasını ve gelişmesini amaçlayan bir proje. ayrıca içeriğinde üniversite, ar-ge merkezleri gibi yapıları barındırmayı amaçlayan, serbest bölge misali kendi yasaları olan bir büyük entegre sistem düşünülmüş. her şehir gibi idari bir yönetime (bir valiye) bağlı olacak ama mümkün olduğunca siyasi erkten uzak; özel sektör ve meslek odaları işbirliği ile gerçekleştirilmesi amaçlanan bir proje. buraya kadar çok güzel. ama 'sanayi merkezi oluşturacağız, aynı zamanda çok yeşil, ekolojik bir şehir olacak vaadi' bana biraz ütopik geldi. belki geri dönüşümden bahsedilmesi daha gerçekçi olabilirdi ama şu an için önemli olan projenin ana hatları. ve ben bu anlamda ihtiyaca yönelik, başarılı bir proje olduğunu düşünüyorum. (gizlinot: 5 yıllık kalkınma planlarında her zaman lojistik yatırımı yapılacağı, lojistik köyler kurulacağı konuşulmuş bugüne kadar, ilk defa hayata geçiyor.)

chp'nin önümüzdeki seçimde iktidar olması halinde; projenin hayata geçeceği öngörülen tarihte (4. yılın sonunda) görev sürelerinin sonuna gelmiş olacaklar. projeyi anlatırken bunu özellikle belirtiyorlar. "biz bu projeden nemalanmayacağız, başarısından besleneceğiz." anlamına gelen bu tavırlarını takdir ediyorum. üzerinde çalışılmış, fizibilite raporları hazırlanmış, ülkenin önünü açacak bir projeyle gelmelerine sevindim. sanıyorum ilk defa bir parti sözde vaatler yerine bir projeyle seçimlerde yarışıyor. "kanal istanbul" şakasını müsaadenizle saymıyorum.

ekmelettin rezaletinden sonra 'bir daha chp'ye zor oy veririm' demiştim. ama asgari maaş düzenlemeleri de bu proje de hoşuma gitti. izlediğim uzmanlar %10'luk kararsız seçmenin oyunu ancak etkileyebilir ama önemli olan da bu yüzde diyorlar. çok ümitlenmek de istemiyorum; nihayetinde maden faciasından sonra başsağlığına gidip de iki tokat atan başbakana, soma'da iki kişiden biri oy verdi. adam hala yüzsüzce mercedes hediye ediyor yandaşlarına. o yandaş ki "benim zırhım cübbem" demişti. zırhlı mercedesi alınca o cübbeyi atsın artık. memlekette profesör cübbesinden hakim ve (gayet tabii) din adamı cübbesine kadar hepsinin içini boşalttılar. umarım bu projenin de vesilesiyle, bizim hakkımızla saltanat yaşayan akp tekrar iktidar yüzü göremez.

3. 12 adalar'ı veren, daha sonra kıyıdan bakınca "çok da yakınlarmış yav" diyen ismet paşa'nın reddettiği çılgın proje.