yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (44)
    • medya (0)

    1. Ortalık yangın yeriyken su tutmayımı yoksa kaçmayımı düşünürdüm sorusuna cevap aslında bu.

    Ben sanırım yangın varken kaçmayı her ne kadar istesemde, geride kalanlarıda bırakmak istemeyen biriyim. Belki düşünce olarak başka bir ülkedeki insanlarla daha iyi anlaşacağım. Beni daha iyi anlayacaklar, hak verecekler. Fakat şu da bir gerçek ki burada yaşayan yüzde ellilik bir kesimde benle aynı duyguları, hemde aynı toprağı paylaşıyor. Aynı insana "ata" diyoruz. Acılarımız hep aynı.

    Oldu ki imkanım oldu gittim... Atatürk kadar yürekli olamadım gittim... Geride kalanların mücadelesini uzaktan izlemek şu anda çektiğim acıdan daha beter acıtacak yüreğimi. Ateş halinde yanan bir ülkede varsın yansın demek, kurtuluş savaşını gerçekleştiren bir millete ihanet olur kanaatindeyim. Ben hiç bir zaman yurt dışının balını kaymağını yiyip, türkiyeye gelip vatan güzellesimi yapan, savaş zamanıda ortadan sıvışanlardan olamam.

    Gitmekle bitse gönül bağı, bitmiyor ki.

    Ukte: (yazar: martellkizi)

    26 haziran 2018 18:02 26 haziran 2018 18:05

    2. Koşul şartlar uygun olup gerçekten kendimi garantiye aldığıma inanırsam giderim. Olmayanı zorlamayan olmayacak şey için de kendini yırtıp dövünen biri hiçbi zaman olmadım. Ama mevcut durumu da kabullenemem çünkü biliyorum daha iyi bir dünya daha insani koşullar var bu mümkün ve bunu hak ediyorum herkes hak ediyor. Üniversite seçimim puanıma göreydi ben istanbulda yaşamayı seçmedim, ama birkaç seneye ankara veya izmire gidip turist olarak yine gelirim. Aynı şey türkiye için de öyle vaktimin çoğunu daha huzurlu hissettiğim yerde geçirip mert alaş misali gezmeye görmeye hasret gidermeye gelmek isterim. Bir de şu var galiba kabullenmek, bizim toplumuzun yapısı bu değişmicek bunu kabullendim. Özetle imkanım oluesa gayet de yapabilceğim şey hatta ara ara küfrederim kendime tıp zaten zor daha da zorlaştırmayayım diye ingilizceden türkçe bölüme geçtiğim için. Mesela şuan da :)

    26 haziran 2018 18:26

    3. Dört nala gelip uzak asyadan, akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan “b u  M e m l e k e t  b i z i m” !..

    Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak ve ipek bir halıya benzeyen bu toprak “bu cehennem bu cennet   b i z i m”!

    Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine! “B u  h a s r e t  b i z i m”!..

    Nazım

    Hikmet

    R a n

    26 haziran 2018 21:54 26 haziran 2018 21:55


    4. ah keşke...

    Tanım: kendimi artık buraya ait hissetmediğim için yapmak istediğim eylem. Ayrıca bunun Atatürk sevgisiyle zerre alakası yoktur. Dünyanın her yerinde atatürk’ü sevebilirim. Fakat ne yazık ki ben de mutlu ve huzurlu bir yaşamı hak ediyorum.

    3 mart 2019 00:53 6 mart 2019 17:08

    5. Gidenleri anlayabiliyorum.Hayat tarzınızı yaşayamadığınız, kendinizi yeterince geliştiremediğiniz belki mutlu olamadığınız için gidiyorsunuz.Fakat ben ne olursa olsun kalmak taraftarıyım.Çünkü başka Türkiye yok.Evet kötüye gidiş var, kapkaranlık ama yine de bu karanlıklarla savaşacak aydınlar biz olmalıyız diye düşünüyorum.Gidenlere saygım sonsuz ama keşke kalsalar

    3 mart 2019 12:54

    6. imkanım olsa sevdiklerimle beraber hiç düşünmeden giderim, acı ama gerçek olan bir şey var ortada ülkede yaşanılabilir hal kalmadı. günden güne her şey daha kötüye gidiyor, insanı kendi memleketinden uzaklaşmak isteyecek kadar bu hale getirenler utansın tabi utanacak yüzleri varsa. (gizlinot:hiç sanmıyorum) 

    3 mart 2019 13:22

    7. insanın, tesadüfen içinde doğduğu bir coğrafyaya karşı fanatizm derecesinde duygular beslemesi oldukça sağlıksız. aşağı yukarı 70 sene yaşayacağımız şu gezegende, kendimiz için iyi olanı istememizin neresi yanlış, neresi kötü, neresi suç? şu an türkiye, neresinden tutarsanız tutun elinizde kalacak bir halde. ekonomimiz çökmüş halde. pasaportlarımızın, kimliklerimizin dünyada hiçbir değeri yok. dünya bizi ya arap olarak tanıyor, ya terörist ya da hiç tanımıyor. eğitimden, bilimden, sanattan bahsetmiyorum bile çünkü yok. her şey vasatın da altında. refah yok, medeniyet yok, özgürlük yok. insanlar her saniye, ya öldürülürsem, ya tecavüze uğrarsam, ya fikirlerim yüzünden hapse atılırsam...gibi korkularla yaşıyor. bu işin sencesi bencesi yok. gerçekler ortada. bunlar “bahane” değil. bunlar gerçek. elime öyle bir imkan geçtiği gibi, hiç beklemeden kaçıp kurtulacağım bu ülkeden. bu başlık altında da yapılmış olan içi boş milliyetçiliklerin, vatan millet romantizminin en kötü ihtimalle lisede falan kalması gerekiyordu. lütfen anlayın artık; bizim bu ülkeye bir borcumuz yok, biz bu ülkeden alacaklıyız.

     şu an bu girdiyi okuyan herkesin, değerli vakitlerinden yarım saat ayırıp (link: https://youtu.be/HZ_1vFsk38U şu videoyu) izlemelerini rica ederim. türkiye’de yaşayan, bir şekilde türkiye ile ilgisi olan herkesin izlemesi gereken bir video.

    “...bu noktadan sonra; çok açık konuşmak lazım bu konuda, türkiye’nin kalkınması diye bir şey söz konusu olamaz. türkiye kalkınamaz. büyümeyle kalkınmayı ayırmak lazım. büyürsünüz. nasıl büyürsünüz? turizmle büyürsünüz, bir sürü boru hattı geçer, ucuz sanayi ürünleri üretirsiniz. ama kalkınma dediğimiz, modern bir toplum olma: çocuk evliliklerinin olmadığı, kadına şiddetin olmadığı, insanların finansal okur-yazarlık yaptığı veyahut siyasi okur-yazarlık düzeyinin yüksek olduğu...bir modern toplum anlayışı neyi gerektiriyorsa, kalkınma o’dur. bu noktadan sonra artık serbest piyasa ekonomisini konuşmanın filan da bir yararı yok. ilk önce bu tamiratın yapılması lazım, ancak ondan sonra türkiye’nin geleceği hakkında birtakım kararlar, fikirler yürütebiliriz.”

    “...türk lirası, 2018 yılında amerikan doları karşısında %42,2 değer kaybetti.”

    “...%25,2’ye varan enflasyon oranıyla, toplum son 15 yılın en yüksek fiyat artışı ile karşı karşıya.”

    “...türkiye 2018 yılını, basın özgürlüğünde 180 ülke arasında 157. sırada tamamladı.”

    “...türkiye, 2019 yılı itibarıyla “özgür olmayan ülkeler” kategorisine geriledi.”

    3 mart 2019 15:27


    8. Bu konuda genelde yorum yapmam, fikirlerimi kendime saklarım. Ama bi önceki süslü resmen benim içimden geçenleri yazmış o yüzden ben de bir kaç şey eklemek istedim.

    tıpkı din gibi milliyetçiliğin de bir afyon olduğunu düşünüyorum. Şurada yaşayacağımız max 80-90 yıl. Neden bu kısıtlı vakti, huzurlu ve mutlu olmak için harcamayalım ki?

    Neden sırf burada doğdum diye ömrümü heba etmeliyim mesela? üstelik hiçbir karşılığı yokken? Vatan, millet insan eliyle oluşturulmuş kavramlar, herkes iyi bir hayat yaşamayı hak eder bu kalıplara sıkışıp kalmak her zaman mantıklı değildir. Kalıp savaşmayı seçenlere saygı duyuyorum fakat kimse bana kısacık hayatımda mutlu ve güvende olmak istediğim için kızamaz.

    Emeğimi sömüren, insan hayatın her şeyden ucuz olduğu, farklı düşüncelere tahammülsüz, baskıcı bir devlete ve cahilliği marifet sayan, iflah olmaz bir halka hiçbir borcumuz yok. İnsanlar hakettiği gibi yönetiliyor, bu düzenden hoşnut olmayan insanların ise bu bataklıkta kalma, çocuklarını korku (ve malesef yakında; fakirlik) içinde yetiştirme gibi zorunluluğu yoktur. Düzelmek için en ufak bir umut ışığı bile görmüyorum ben üzgünüm.

    Edit: siyasi olaylari geciyorum, sirf su tecavuzculerin hic ceza almamasi bile bu ulkeyi terketme sebeplerimde basi ceker. Tecavuz her yerde olan bir sey, ama tecavuzculerin elini kolunu sallaya sallaya gezmesi her yerde olmuyor. Turkiyede cocuk sahibi olsam aklimi kacirirdim. 

    3 mart 2019 17:21 3 mart 2019 17:26

    9. "ey türk gençliği! birinci vazifen; türk istiklalini, türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir." sözünü "ülkeden ayrılmamak" olarak anlayan atatürkçüleri bize gösteren başlık.

    atatürk'ü lütfen iyi anlamadan orda burda milletin atatürkçülüğüne, kararlarına laf etmeyin bence. komik oluyorsunuz.

    Bu arada mühendis olup yurtdışında bir türk kadını olarak çalışmak ve o insanlara biz türklerin o kadar da akılsız olmadığını göstermek gibi bir ideale sahip olduğum için gurur duyuyorum her zaman da duyacağım, çalışacağım.

    3 mart 2019 19:03

    10. gitmek zor diyip duranları anlamıyorum, evet elini kolunu sallaya sallaya gidemezsin ama gitmek imkansız değil hele güzel geçerli bir diploman varsa ve nitelikli bir insansan  ya da okul için gidiyorsan hiç değil. gerçekten bizim bilmediğimiz binlerce türk başka ülkelerde yaşıyor ve okulla işle bir şekilde gidiyor. iç rahatlığı konusuna geleceksek o tamamen insanın kişiliğine bağlı, bazısı farklı şehirlere alışabilir bazısının arkasında bıraktıkları aklına takılır. kendim için bir şey söyleyeceksemde sadece şunu söylüyorum:

    bu yaşta kafam yoruldu sözlük

    4 mart 2019 09:58