yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (66)
    • medya (29)

    1. Tam bir dog person olmama rağmen benim için bile dünyanın en tatlı hayvanı olan kuş. Bundan 6 sene önce sapsarı bir oğlana sahiptim. Adı da şinitzel'di. Hiç kelime öğretmedim ama kafası benden çok çalışırdı oğlumun. Duyduğu her şeyi kendi kendine kapar, evde söylene söylene gezerdi. Beni en çok güldüreni; yanına dişi kuş alma muhabbetinden kapmış olsa gerek, günde 850 kez 'dişi kuş dişi kuş' derdi sapık. Kafesi vardı ama kapısı hep açık olduğu için yemek ve uyumak için girerdi yalnızca. Pokemon gibi evde olduğum her anını omzumda geçirip saçlarımı çitlettiği 2.5 yıllık ömründen sonra avuçlarımda can verdi. En iyi mamayı yerdi. vitamini, meyvesi, sebzesi, yumurta maması hiç aksamazdı. Sakınılan göze çöp batarmış. ilk kez beslediğim bir hayvan ölmemişti ancak diğerlerinden farklı olarak böylesine minik bir canın gitmesine dayanamadım ve bir daha da arkadaşlarımın kuşunu bile sevemedim. Tekrar cesaret edebilirsem eğer bir gün yeniden hayatıma sokmayı düşünüyorum. Zira yamulmuş kafa ve tek gözle size bakan bir minnağın kabarmış yanaklarını mıncırmak kadar güzel bir şey yok.

    Ukte: (yazar: meadow)

    30 eylül 2015 02:32

    2. en sevdiğim hayvanlar listesi yapsam ilk üçte kesin yer vereceğim minnak, şaşkın hayvancık. üç tane muhabbet kuşu besledim şimdiye kadar. ilk beslediğim hastaymış bir hafta yaşadı öldü. diğer iki tanesiyle bayağı bağ vardı aramızda. hatta ikisi bir dönem aynı kafesteydi, kafes kertmesi yapmıştım onları. bir tanesi uçamıyordu bu arada, evet kuşum uçamıyordu. bir türlü öğrenemedi. her kafesten çıkardığımda yüreğim ağzıma geliyordu sağa sola çarpıp düştüğünden. ama ikisi uzun yaşadılar maşallah. öldüklerinde ne kadar ağladığımı size anlatamam. yani insan allah korusun çok çok yakınına bir şey olsa öyle ağlar. o travmatik durumu atlatamayıp tekrar yaşamayı kaldıramayacağım için cesaret edip tekrar besleyemiyorum ben de. ama gördüğüm yerde çok sevindirik oluyorum. mutluluk veriyor bana

    30 eylül 2015 03:11

    3. küçüklüğümde çokça beslediğim ve fırsatım olup alma şansım olursa yine beslemek istediğim renkli güzel kuş.

    ben hep bu kuşları çift olarak beslediğim için hiç konuşamıyorlardı. hatta bir seferinde yumurtalardan üç tane bebek muhabbet kuşu çıkmıştı ve o dönem beş tane muhabbet kuşu beslemiştik. damlalıkla annenin yuvadan attığı yavrucuklara lapa yedirmiştik. ne günlerdi hey gidi.

    bir de hiç unutmam ilk beslediğim çiftin dişi olanı çok oburdu. popoyu öyle büyüttüydü ki uzun süreli uçamıyordu çünkü poposunu taşıyamıyordu asjdkfhakjsdfh. ailede herkes tombik olduğu için biz garipsememiştik. zaten onun da uçmakla arası iyi değildi. genelde kocasını dövüp(?) yemek yiyerek yaşıyordu.

    umarım gittikleri yerde mutludurlar şu an.

    30 eylül 2015 09:40


    4. alışınca binbir türlü şaklabanlık yapabilen, omzunuza, kafanıza konan, elinizden yemek yiyebilen çok tatlı kuş. pisliği olmasa...

    30 eylül 2015 12:57

    5. genel olarak kuş familyasını çok sevsem de ilk 3'üme giremez sanırım. arada çaçaron bi ses çıkarması bunun ilk sebebi. bence bir kanarya değildir, yani bir kanaryayı evcilleştirmeyi başarabilirseniz tabii.

    30 eylül 2015 13:14

    6. Minik pembe hamsterim öldükten bir süre sonra instagramda muhabbet kuşu Hashtagiyle aratınca çılgına dönüp almak istemiştim sonra ev arkadaşımın sevgilisi hadiye olarak aldı kızçeye ben de ev ev üztüne olmaz dedim ve sevgimden vazgeçtim.

    30 eylül 2015 17:42

    7. papağangillerden.

    yeşilli sarılı bir adet tatlışkoyla yaklaşık 2 senedir beraberiz. her türlü şaklabanlık mevcuttur kendisinde. gel dediğinde gelip kafaya konmalar, konuşmalar falan filan.

    sabahları çok öttüğü için biz ya sus ya da şişştt diyip malesef diğer odaya taşıyorduk. şiştt ve sus demeyi öğrenmiş. başka bir kuş öttüğünde ya da birimiz konuştuğunda şişşt sus diye bizi susturuyor şapşik.

    bir de sağ olsun kardeşim öğretmiş, odaya girdiğimde ilk kelimesi -af edersiniz- p.ç bizou oluyor. (gizlinot: hahaha )

    1 ekim 2015 00:26


    8. Çok sevdigim bir tanesi 2 gün önce kaybettiğim akıllı sevimli kuş türü.

    Ne yazık ki doğum gününe 1 ay kala öldü. Bizi gören herkes "ben kuşu ile böyle bağımlılık yaşayan görmedim" tarzi cümleler kurarlardı. Birbirimizden 3 gün ayri kalsak ikimizde depresyona girerdik, koyun koyuna uyur, ayni meyveyi paylaşırdık. 6 senemi daha özel ve güzel kılmıştı efecim.. Zekiligi ile bizi şaşırtır, beni de kendisi gibi kuş zanneder ve "tubikka bir kuştur" derdi. Akşama kadar evde gezinir, evin her bireyine farkli tavirla yaklaşırdı. Canakkaleye anamura bursaya yolculuk eder, arabanin camindan bakarken arabalara laf atardi. Konuşup şarkı söyleyelim diye öpücük verir, şarkı söylemeye baslayinca da uyurdu.

    Kuş sevmeyenlerin bile resmini görünce içinin ısındığı dünya yakışıklısı bir kuştu bana göre. İstediği herseyi vücut diliyle anlatmanın bir yolunu bulur ve istediğini de alırdı.

    Son 1 ayını hastalikla geçirdi, gücü azaldi, iştahı gitti, çok zayifladi. Veterinere son gittiginde adam elinde çok tuttu, efe de ona çok direndi, son enerjisini orda harcadi. Eve geldikten yarim saat sonra gözlerini gözümden ayirmadan öldü.. En yakin arkadaşımız, kardeşimiz ölmüş gibi hissediyoruz, efenin sıcaklığı olmadan yaşamak gerçekten zorlayacak...

    Muhabbet kuşu olanlar ya da almayi düşününler, bu kuşların yüksek enerjiye ihtiyaç duyduğunu ve yetrli enerjiyi bulamazlarsa hızla zayıflayıp ölebileceğini aklında tutmalilar.

    Bir gün başka bir alemde karşılaşırsak, yine bizim kuşumuz olman dileğiyle efecim..

    31 ekim 2015 16:53

    9. Ne çok sevmiştim onu, kedilerimin bile ondan korkup, ona karşı saygıda kusur etmediği küçük cadalozumdu o benim. Birlikte harika bir 9 sene geçirdik, verirken erkek dediler, dişi çıktı, hiç umursamadım. Hiç konuşmadı dişi olduğu için ama kedilerimden daha güzel miyavlardı. Elimden; en çok da dudaklarımın arasından bir şeyler yemeye bayılırdı. Benden başka kimseyi öpmezdi, öpmeye çalışanları bir güzel gagalardı, çok arkadaşım bizim meşkimize özenip de aynısına niyetlendiğinde çizdirmiştir dudağını. :)) Yaşlandı, hastalandı, ellerimde öldü. Şimdi; onca yıldan sonra yazarken bile gözlerim doluyor... Öperek okşayarak uğurladım onu ve ona bir daha başka bir kuş almayacağıma dair söz verdim... 15 senedir sözümü tutuyorum.

    14 ocak 2016 18:49

    10. Benim aşkım da bir muhabbet kuşu. Mavicik. Geçen sene sahiplendik kendisini. Kafesini sadece geceleri uyumak için kullanır hep dışarda bizimle birlikte. Sofrada ona da çay tabağında yemek koyuyoruz. Bulgur pilavına bayılır. Benim muhabbetciğim biraz iri kıyım. İngiliz ırkı konuşmayı çabuk öğrenir dedi satın aldığımız kişi ama 3-4 kelime biliyor sadece :) olsun kim takar. O kadar seviyoruz ki geçen yaz tatile giderken evde yalnız bırakamadık onu da götürdük. Evimizin neşe kaynağı oldu. Kesinlikle istemem diye karşı çıkan annem az önce koridordan omzunda kuş ile dans ederek geçti düşünün artık :):)

    (bkz: http://www.suslusozluk.net/g/muhabbet-ku%C5%9Fu/16505)

    görselde ki ruj golden rose velvet matte 12 bu arada :)

    14 ocak 2016 22:26 17 şubat 2016 21:14