yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer

    içerik listesi

    henüz içerik eklenmemiş.

    5.0
    girdi yaz
    medya ekle
    değerlendir
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (2)
    • oylar (2)
    • medya (0)
    5

    1. Ter kokusu hassas noktam... Normalde terim çok kötü kokmazdı. Koltuk altıma uygulattığım tek seans lazer epilasyon sonrası koku değişti sanki. Onlarca deodorant denedim. Denediklerim arasında en etkili olanı Rexona clinical protection'ın sprey olanı o kadar yoğun kokuyor ki her sıktığımda nefesim tıkanıyor. Odayı havalandırmak zorunda kalıyorum. Stick olanı da sanki bütün gözenekleri kapatıyor, duşta ovalaya ovalaya birkaç kez yıkamazsam kalıntı bırakıyor. Nivea Derma Control Clinical'ı deneyeyim dedim bir de... İyi ki almışım. Roll-on olanı bu arada... Kokusu muhteşem. Ter kokusu diye bir şey duymuyorsunuz. Sadece koltuk altınızdan gelen hoş bir koku. Ben bundan sonra başka bir deodorant kullanmam

    26 mart 09:16

    5

    2. yıllarca vichy'nin stress resist'ini kullandım, çok da memnundum. fakat deodorant benim çok hızlı tükettiğim bir ürün ve bunun da 700 lira civarlarına gelmesi sebebiyle, rutinimden çıkartmaya karar verdim. bir süre meşhur rexona clinical protection'ın stick formunda olanını kullandım fakat kokusuna ben de bir noktadan sonra tahammül edemedim. sıcak havalarda parfümümü bile bastırıyordu resmen. sürdükten sonra ne kadar beklersem bekleyeyim koyu renkli kıyafetlerde beyaz iz bırakıyordu üstelik. bunu hiç bir ön bilgim olmadan, -kokusuz olmasını umarak- öylesine almıştım fakat gerçekten çok memnun kaldım, indirim dönemlerinde stoklu alıyorum. benim için artıları şu şekilde;

    -bir kere kokusu oldukça hafif, bir süre sonra tamamen yok oluyor zaten.

    -roll-on formunda olduğu için elbette biraz akışkan; bu yüzden sürdükten sonra bir müddet bekliyorum kuruması için. yeteri kadar bekledikten sonra giyinirsem kıyafetlerde neredeyse hiç iz bırakmıyor.

    -normalde bir çok kokulu deodorant gün sonunda giyilen kıyafete kokusunu bırakır. deodorantın kokusu harika da olsa kıyafetlerimi "kokulu" bir şekilde kaldırmak bana hijyenik gelmiyor. rexona'yı kullanırken her giydiğimi -üzerimde bir saat kalsa bile- yıkamak durumunda kalıyordum ve özellikle keten gibi hassas üstlerim bu şekilde çok hızlı yıpranıyordu. bu deodorantın bir özelliği var, gün sonunda üstünüzü çıkardığınızda koltuk altlarında hiç bir koku bırakmıyor, resmen sıfır. iyi veya kötü anlamda hiç bir koku yok. bu benim için önemli bir artı.

    -driclor kullandığım dönemden kalma koltukaltı kararmalarımın geçtiğini gözlemledim. sebebi bu deodorant mıdır, tam olarak bilemiyorum. fakat markanın böyle bir iddiası var.

    20 mayıs 11:26