2. yıllarca vichy'nin stress resist'ini kullandım, çok da memnundum. fakat deodorant benim çok hızlı tükettiğim bir ürün ve bunun da 700 lira civarlarına gelmesi sebebiyle, rutinimden çıkartmaya karar verdim. bir süre meşhur rexona clinical protection'ın stick formunda olanını kullandım fakat kokusuna ben de bir noktadan sonra tahammül edemedim. sıcak havalarda parfümümü bile bastırıyordu resmen. sürdükten sonra ne kadar beklersem bekleyeyim koyu renkli kıyafetlerde beyaz iz bırakıyordu üstelik. bunu hiç bir ön bilgim olmadan, -kokusuz olmasını umarak- öylesine almıştım fakat gerçekten çok memnun kaldım, indirim dönemlerinde stoklu alıyorum. benim için artıları şu şekilde;
-bir kere kokusu oldukça hafif, bir süre sonra tamamen yok oluyor zaten.
-roll-on formunda olduğu için elbette biraz akışkan; bu yüzden sürdükten sonra bir müddet bekliyorum kuruması için. yeteri kadar bekledikten sonra giyinirsem kıyafetlerde neredeyse hiç iz bırakmıyor.
-normalde bir çok kokulu deodorant gün sonunda giyilen kıyafete kokusunu bırakır. deodorantın kokusu harika da olsa kıyafetlerimi "kokulu" bir şekilde kaldırmak bana hijyenik gelmiyor. rexona'yı kullanırken her giydiğimi -üzerimde bir saat kalsa bile- yıkamak durumunda kalıyordum ve özellikle keten gibi hassas üstlerim bu şekilde çok hızlı yıpranıyordu. bu deodorantın bir özelliği var, gün sonunda üstünüzü çıkardığınızda koltuk altlarında hiç bir koku bırakmıyor, resmen sıfır. iyi veya kötü anlamda hiç bir koku yok. bu benim için önemli bir artı.
-driclor kullandığım dönemden kalma koltukaltı kararmalarımın geçtiğini gözlemledim. sebebi bu deodorant mıdır, tam olarak bilemiyorum. fakat markanın böyle bir iddiası var.