osmanlı güzellik anlayışı

1. tanım:osmanlı'da bir kadında aranılan güzellik kıstaslarıdır.

13. yüzyılda yaşamış tusili nasreddin'in "bahname" adlı eserinde verdiği bilgilere göre:

-ağzı,elleri,ayakları,kulakları küçük olan

-burun,kulak ve göbek deliği ile ağzı dar olan

-alnı,gözleri,göğüsleri,butları (gizlinot: kendimi tavuk gibi hissettim yav ) (gizlinot: kanat da vereyim mi abime asdfasdg ) geniş/büyük olan

-boynu,burnu,kaşları ve parmakları uzun olan

-yürüdüğü zaman kalçaları deprenen (gizlinot: sallanan demek sanırım bu )

-huyu ve sözü tatlı olan,yumuşak olan

Kadın güzel sayılırmış.13. Yüzyılda güzelmişim yanlış zamanda doğdum bence.

2. bembeyaz kar gibi, tombul hatunların çok güzel olduğu anlayıştır.

günümüzdeki güzellik anlayışını tahmin dahi edebildiklerini sanmıyorum (gizlinot: ehehe)

3. saraydan bahsediyosak rum, bulgar, arnavut tipi diye gider anacım. hani avrupai güzellik dediydik ya yine aynı hesap.

edit:harf düzeltme.

4. Osmanli döneminde olsaydim bana taparlarmis lan. ;))

Balik etli, beyaz tenli hatunlari güzel bulan anlayis.

5. Canım atalarım osmanlının (gizlinot: yök devenin bale pabucu) aslında avrupayla aynı olan anlayışı.

Neden mi çünkü canım atalarımın kadın kovalarken düşüp can verdiği saygı değer hareme bakın bir tane ortadoğulu türk osmanlılı ne derseniz artık yoktur.

Gelsin slavlar gitsin italyanlar oh oh mis.

Sandığınız aksine o dönem tombul kadınlar zaten avrupada modaydı. Bakınız venüsün doğusundaki venüse baya göbekli ayrıca heykeli de canım atam en sevdiğim osmanlı döneminde kalıp kaliteli replikasyonlarıyla çok satmıştır.

6. Beyaz tombul hanımların sevildiği dönemler. Osmanlı'da doğsam esmer zayıf biri olarak yüzüme bakmazlarmış demekki ne hoş ahshs

7. Osmanlının ilk dönemlerinde padişahlar diğer Anadolu türk beylikleri ile kız alıp vermiştir. Daha sonra anadolu beyliklerinin yok oluşuyla haremdeki kadınları, hanedan kavgalarını önlemek için küçüklükten alıp cariye olarak yetiştirmişlerdir. Bu yüzden de kadınlar yabancı uyruklu seçiliyordu. Ayrıca siyasi evlilikler de yapılıyordu. Haremlerin yabancı ressamlara açılmasıyla kadınların çok uluslu olduğu nitekim genç ve fit olduğu görülebilir. Günümüz fit anlayışından bahsetmiyorum. Beyaz ten ise o dönemler tüm dünyada asalet temsiliydi. Çünkü kişinin dışarıda güneş altında çalışmadığını, ayrıcalıklı olduğunu gösteriyordu. Tıpkı tombul kadınların zenginliğin sembolu olması gibi. Sadece Osmanlı'da da değil eski uygarlıkların tümünde bu böyleydi. Antik yunan heykellerine ya da eski çin resimlerine bakıldığında kadınların kaslı olmadığını ama obez de olmadıklarını görebiliriz.

8.  Ellerim, ayaklarım büyüktür,

 Alnım dar, kaşlarım kısadır,

 Esmer ve zayıfım,

 Burnum, ağzım küçük değildir,

 Bir tek kalçalarım biraz iyidir o da yürüğüm      zaman deprenmez(gizlinot: Sjsjsjjsjs) 

Osmanlı zamanında olsaydım mahallenin delisi sümüğünü atmazdı bana galiba. 

Aah ah halbuki ben Avrupalı fıstık Burhan'dım. 

9. Kadınları metaalaştırıp, erkeklerin himayesi altına sokmaya çalışan pis ortadoğu mentalitesi ile kurulmuş haremleri batsın. Sahi, erkeklere 100 huri verilirken; kadınlara beş erkek gücünde olan tek erkek veriliyordu degil mi?

10. 18. yüzyılda, Avrupalı kadınların incecik bel sevdası uğruna korse giydiği senelerde, anadolu'yu köşe bucak gezen İngiliz sefirinin eşi Lady Montagu'ye göre şişmanlıkla doğru orantılıdır. Hayretle "kasabanın en güzel kadını dedikleri hep en şişmanı oluyor" diye yazar.