parlak saç

1. bence nemle çok alakalı bir şey saçın parlaklığı. Bir de yüzeyinin pürüzlü olmamasıyla elbette. O yüzden çok yıpranmış ya da çok kuru bir saçın parlamasını beklemeyiz. Rutine keratinli ürünler katmak ya da yağ kürleri uygulamak bende genelde işe yaradı. Özellikle duştan sonra 1-2 damla badem yağı ya da hindistan cevizi yağı sürmek nemlendirme ihtiyacını karşılarken parlatıyor da.

2. Saç bakımına önem veren biri olarak şunu söyleyebilirim bakımlı sağlıklı saçın en belirgin özelliklerinden biri parlaklık. Saçlarımı 10 yıldan uzun süredir uzun kullanan biriyim. Bugüne kadar hiç boyamadım. Bazı dönemler kuaförler ikna etmeye çalışsa da direnebildim. Kimisi saç rengimden dolayı teklif etmediler zaten. Ben de oldukça memnunum renginden. Bu nedenle boyadan dolayı yıpranmalarla ilgili tavsiyelerde bulunamıyorum. Ama haftada 1/2 kez mutlaka hindistan cevizi, avokado, badem, zeytinyağı ile maske yapıyorum. Mevsim geçişlerinde bu karışıma e vitaminli ampuller de ekliyorum. Yine dönem dönem duşta uygulanan saç maskelerinden kullanıyorum (gliss, elseve, watsonsın ballı, arpalı maskelerinden) Duşta saç kremi kullanıyorum. Duş sonrası yağ (ogx, hask, loreal mucizevi, gliss repair, pantene, restorex,isana, yves rocher denediklerimden bazıları) kullanıyorum. Yine saçımı şekillendirmeden önce ısının zararlı etkilerine karşı toni&guy'ın ısı koruyucu spreyinden mutlaka kullanıyorum. Daha önce got2be guardian(saçımı yapış yapış yapıyordu) ve urban care'ınkini (memnundum) kullandım. Şunu da ekliyeyim saçımda ağırlık yapmaması için çok da krem bazlı ürünler kullanmıyorum durulanmayan ürünler arasında. Tüm bunların yanı sıra içten beslenmenin önemini bildiğimden yediğime içtiğime dikkat ediyorum. Saçımı 3 ayda bir uçlarından kesiyorum. Bu dönemde bu süreç uzayacak malum karantina günleri. Özetle Baktıkça ve bunu rutine bağladıkça farkı görüyorsunuz.

3. En önemli ihtiyaçlarından biri de soğuk su ile durulamadır. Sıcak su kadar saçı matlaştıran bir şey daha yok maalesef 

4. hayallerimdeki saçtır kendisi. Saçlarım aşırı kuru ve boyalı bu yüzden hiçbir zaman sahip olamayacağım. Bu konuda korelilerin saçına geröekten özeniyorum. Boya olsa dahi her zaman parlak görünen saça sahipler sanırım genetik.

5. yıllardır bıkmadan usanmadan düzenli ve disiplinli bir bakımla elde etmiş olduğum saç özelliğidir. sadece bakımdan kaynaklanmıyordur muhtemelen; saç tellerimin yapı bakımından kalın , yumuşak ve gür olması, normal bir saç derisine sahip olmam da saçımın parlak olmasında etken teşkil edebilir. genetik açıdan ufak bir şansım da (bu şansı cildimde değerlendirmek isterdim) var sanırım.

saçlarım şu an omuz hizamda, karantinadan önce "bobstil" kestirmiştim fakat uzadı ve şekli belirginliğini yitirdi. orta okuldan şu yaşıma kadar saçımın tecrübe etmediği renk pek az kalmıştır , son bir senedir neredeyse tüm üniversite hayatım boyunca kullandığım siyah renge geri döndüm. bunca renk değişimine rağmen saçımın bir kere bile yoğun olarak döküldüğünü, kırık ve bakımsız göründüğünü hatırlamıyorum. hayatımda maksimum 3-4 kez salon bakımı yaptırmışımdır, onun dışında tüm saç bakımımı kendim yapıyorum.

saçıma iyi geldiğine emin olduğum bir şampuanla saçımı gün aşırı yıkıyorum.haftada bir kez "renk aktive edici" bir profesyonel şampuanım var onu kullanıyorum ,kendim araştırarak bulmuştum... saç kremi neredeyse hiç kullanmam. saçlarımı ıslakken asla taramam. her yıkamadan sonra saçım hafif nemliyken duruma göre sıvı saç spreyi/köpük ama ne olursa olsun muhakkak saç serumu kullanırım. ardından iyonik bir saç kurutma makinesiyle, saçlarımı öne alarak çok yaklaştırmadan hafifçe kuruturum ; bunun dışında düzeştirme, maşa vb. ısı işlemlerini pek tercih etmem.

haftada bir kez saç derime en az 5 dakikalık bir masajla tonik uyguluyorum.

hafta bir kez gibi de sevmediğim bir markanın sevdiğim bir saç yağı ile , dibinden ucuna kadar saçımı kaplayıp, yarım saat-bir saat bekleyerek yıkarım. avokado veya hindistan cevizi yağı da kullanılabilir. her ikisi de saç için güzel yağlardır.

bir de sürekli sıkı sıkıya toplamıyorum saçlarımı, bunun saçı yıprattığını, haliyle uzun vadede sağlıksız gösterdiğini duymuştum.

son olarak,

aşırı güneşli bir havaya çıkacaksam mutlaka saçımı kaplayıp film görevi görsün diye yine sprey formda sıvı saç kremi kullanıyorum (gliss, elseve vs) , bunun ne olduğu çok önemli değil. yeter ki iş görsün. eğer saçınız boyalı ise ve kızıllaşsın istemiyorsanız ,özellikle kahveden-sarıya renklerde güneşin renk kızartıcı/soldurucu etkisinden bu şekilde bir nebze korunabilirsiniz.

mini ipucu:

arada, kıvamlı hyaluronik asit ürünlerimi veya aloe vera jellerimi kurutmadan önce, nemli saçlarıma uyguluyorum ben. bu şekilde saç tellerimin nem tutma kapasitesinin arttığını gözlemledim. siz de bir bakın, aklınıza yatarsa deneyin süslüler. ben de yabancı bir influencer'dan ilham almıştım bu yöntemi.

6. Simsiyah sıkça boya sanılan doğal saçlarım vardı açtırdım depresyonda ama şimdi bakıyorum doğal halinde iltifat ederlerdi parlaklığına, ille de sarışın isterim diyen arkadaşım bile simsiyah parlak saçlarını değiştirme sana hava katıyor diyordu. Kıydım saçlarıma, değmeyecek biri için;

- sıcaktan hoşlanmam kışın bile ince giyinen tiplerdenim genelde ılık suyla yıkanırım, sıcak suyu seviyorsanız saçlarınızı tepeden toplayın sıcak su çok iyi gelmiyor bildiğim kadarıyla. Fönden ve kurutucudan uzak duruyordum olabildiğince, güneşten de öyle. Soğuğa dayanıklı ve güneşten kaçan yazın bile deniz tatiline çok yanaşmayan yapımız var. Saçlar deniz güneşte yıpranıyor.

-doğal elma sirkesini durulama suyuma damlatır saçlarımı soğuk suyla durulardım gerçekten ayrı bir parlaklık katıyordu. Sirke saçımın rengini açmadı öyle bir durum gözlemlemedim.

- ayda bir hindistancevizi yağı, defne yağı ve jojoba yağından maske yapıyordum. 

-kırıklarını aldırmak dışında hiçbir işlem uygulamıyordum

-elseve saç maskesi kullanıyordum. Bana iyi gelmişti organiksin e vitaminlisini ve morunu kullanmıştım. 

- genelde toplamam açık bırakırım yastık kılıfımı ipek seçerim. 

- düzenli beslenirim kan değerlerime düzenli bakılıyor ve eksik vitamin çıkarsa desteğini alıyorum demir hapları almadan önce dökülmeye başlamıştı, demir haplarıyla durdu. Bazen saç dökülmesini şampuanla engellemeye çalışıyoruz ama vücudumuza gerekli bir şeyin eksikliği ya da hastalık durumu olabilir saç sağlıktır. Uzunca bir süre eskisi gibi olmayacağını bildiğim eski saçlarımı özlüyorum.

7. yıllardır hayaliyle yanıp tutuştuğum ama bir türlü kavuşamadığım...

8. Malum virüs sebebiyle evlere kapandığımız şu günlerde saçlarım iyice parlar oldu. Hava kirliliği, şekillendirme için ısı kullanımı ve tabi kimyasallar hayatımızdan çıktı çıkalı güzelleşti saçlarım. Keşke hep böyle olsa...

9. Valla ben bim marketlerde satılan eyüp sabri tuncerin zeytinyağlı şampuanını kullanıyorum inanılmaz parlatıyor saçımı. Bir de 2-3 günde bir yıkıyorum saçımı, çok nadir ısı uyguluyorum.

10. Bugünlerde saçının parladığını farkedenlerden biri de benim. Karantina günlerinde eskisi kadar sık yıkamamak, fön duzlestirici sprey jöle vs kullanmamak kadar dinlenmek ve evde olmamdan dolayı ruh halimin düzelmesinin de bu gelişmede etkisinin olduğunu düşünüyorum.