sirius black vs severus snape

1. İş bu girdi yoğun spoiler içerir. 

Black kitapta da filmde de daima iyi karakter. Özellikle harry için çok değerli ve önemli bir insan hem hiç tanımadığı babasının en yakın arkadaşı -kendisi ve Ronny gibi- hem de vaftiz babası.  Fedakar Babacan karizmatik 

Snape ise yer yer iyi yer yer kötü okuyucuyu/izleyiciyi ikilemde bırakan bir karakter. Sert duygularını belli etmeyen ve karanlık bir tip. 

 Önce karanlık lordun destekçisi daha sonra karanlık lord tekrar döndüğünde bir nevi ajanlık yapıyor. -gece gece cümleyi toparlayamadım- Bana kalırsa yükü daha ağır tıpkı acısı gibi. Black acısını dışa vurabilir rengini net olarak belli edebilirken snape bunu yapamaz ve sürekli çabalar. 

Ama o nasıl son öyle. O nasıl aşk yiğidim. 

Anımsadıkça canım acıyor resmen....

Ben yine de bir iki tık farkla kurt adamcıyım. 

2. * spoiler içerir *

Filmlerinde değil ama kitaplarında severus snapeden her zaman bir tık şüpheci oluyorsunuz. Özellikle lily kısmı açıklanana dek Severus'un neden harry'i koruyup Voldemort'a karşı olacağı meçhul. Sonuçta zamanında koyusundan bir Ölüm Yiyendi.

Kitaplarında filmlerdekinin aksine Sırıus daha bir 'deli'. Azkabanda yıllarca yaşamış ve çıktığında Sahgaga'yla bir mağaraya sığınıp yaşıyor dolayısıyla bu yalnızlık adamı biraz yıpratmış. Harry'i çok benzedikleri için James olarak görmeye meyıllı. Ve ondan tam Jameslik atılımlar bekliyor. Harry yapamayınca küsüyordu falan, ama genede o baba figürü, karizmatik, sevecen ve cesareti için ben Sırıus diyorum.

İkisinin ölümleri de çok hüzünlüydü. Snape'in 'always' muhabbeti baya yıpraticiydi gerçi.

Bir de bence bu üç adamında ortak noktası (gizlinot: Sırıus, severus, james) lily ve harry potterdi. Ben sırıus ve lily hakkındaki teorilerin doğru olduğunu düşünüyorum açıkçası. Keşke J.K Rowling de bu denli açık olabilseydi.

3. ---- spoiler alarm----

----------------------------

severus diyorum. öte yandan bunun nedeni "always" muhabbeti değil, hem bir büyücü olarak hem de psikolojik açıdan harry potter dünyasının en kuvvetli karakterlerinden biri olmaya aday olduğu için. bir kere voldemort'a karşı zihin engellemesi (gizlinot: occlumency) yapabiliyor olması başlı başına büyük olay. muazzam bir iksir ustası. eşi benzeri görülmemiş bir poker oyuncusu olarak da görebiliriz. dumbledore'u öldürmek zorunda kaldığı zaman içinde bulunduğu kararlılığı kim gerçekleştirebilirdi başka bir düşünsenize? dumbledore en karanlık sırlarını başka kiminle paylaşıp akıl danışabilirdi? zümrüdüanka yoldaşlığının tamamı can sıkıcı, çıldırtıcı bir lawful-good'lukla "ama bu yaptığın çok yanlış dumbledore!" diye adamın ayağına çelme takarlardı valla. severus tam anlamıyla dumbledore'un askeridir çünkü dumbledore'un kim olduğunu belki de sadece o biliyordu. harry ve diğerleri kafalarında yarattıkları dumbledore imajına sadıklardı, zaten sonradan kabullense de dumbledore'un ölümüyle harry'nin öğrendikleri ve yaşadığı hayal kırıklığı bunu gösteriyor. 

evet lily'e sapkınlık derecesinde takıntılı ve bu konuda büyük travmaları var ama sempati duyacağı karakterlerin kusursuz olması gerektiğini düşünmeyenler için bu bir sorun değil. harry'e o kadar kötü davranmasıyla ise tümüyle empati kurabiliyorum çünkü muhtemelen harry'e ben de öyle davranırdım. hiç sevmedim seni harry, hiçbir zaman(gizlinot: babanı da sevmezdim zaten). her zaman fazla şanslı, dümdüz kafalı, koca hogwarts savaşında bile bir avada kedavra çakamayan mankafalı bir tipsin. o avada kedavra çakamadıkların sonradan gidip colin creevey gibi ömrü boyunca senin peşinden koşan ufaklıkların kanını emdiler. neyse ne diyorduk, severus. beni "always"ten daha fazla etkileyen replik "look at me"dir. hayatı boyunca "annesinin gözlerine sahip olduğu" söylenen harry, severus ölürken onun gözlerine bakmıştır. sen nasıl bir kadınsın rowling? ciğerim söküldü ya bak yine.

sirius'un benim için bir arthur weasley'den, lupin'den, mcgonagall'dan çok bir farkı yok açıkçası, elbette gönül bağımı inkar edemem ama karakter olarak çok büyüleyici bulamıyorum. senelerce azkaban'da kalmış biri için fazla tutarlı, fazla aklı selim, fazla "normal" biriydi. birtakım yamukluklar yapsa, kafası bi gitse gelse falan arada belki daha gerçekçi bir karakter olarak görebilirdim ama sanki sirius, onu sevmemiz garanti olsun diye yapılmış gibi geliyor bana. bir de geç bulduk erken kaybettik, belki bu yüzden biraz soğuk soğuk konuşuyorum hakkında.

4. severus. kimse hak etmediği halde böylesine sevilmemeyi, nefret edilmeyi böylesine göze alamaz. kendinden öyle çok taviz verdi ki... bilmiyorum aslında siriusu da çok seviyorum. ikisi de ölünce çok üzülmüştüm :(