yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (158)
    • medya (6)

    1.

    aralarında işid'in bu bahaneyle yerleştirdiği afganistanlı, pakistanlı, kuzey afrikalı terörist hücreler de bulunmaktadır.

    oy verdiğimiz partiler arasında ayrım yapmadan gelip götümüzde patlayacaklardır.

    30 ocak 2017 18:52

    2. evin karşısındaki ışıklarda her allahın günü sabah 8 akşam 8 mesaisi yapan, güneşin altında küçük çocuklarıyla geçen arabalardan yardım bekleyen iki kadın Suriyeli var. Her gün o çocuklar, ki yaşları taş çatlasın 5 daha küçük de olabilir belki arabaların arasında, sıcağın etkisiyle kavrulmuş asfaltın üstünde yalın ayak arabaların yanına gidip para istiyorlar. tarlada gezer gibi sürekli arabaların arasındalar. yeşil yanınca aniden kalkan bir araba bir gün fark etmeyip çarpacak, bir şey olacak diye benim aklım çıkıyor.

    her acı fren sesinde çıkıp bakıyorum ne oldu acaba diye, ama o kadınlar o kadar rahat ki anlatamam. çocuk annesinin yanına gidiyor, kadın itiyor onu yola çık diye, kendisinin başında eşarp, ayağında terlik var çocuk bütün gün yalın ayak, geziyor etrafta. Kadınlar oturuyor, çocuklar sürekli arabaların etrafında fır dönüyor. Ramazan ve bayram dolayısıyla yardım edenler oldu, olmaya da devam ediyor arada ama sürekli bu manzarayı, çocukların bu tip yardım isteme işine alet edildiğini görünce yalan değil ya benim hiç yardım edesim gelmiyor. Tamam zor koşullar altında hayatta kalma çabası veriyor olabilirler ama bütün gün güneş altında ufacık bedenleriyle oradan oraya koşturulan o çocukların suçu ne peki. Büyüklerden daha savunmasız ve bu şartlara karşı dayanıksızlar. güneş varken çocukları yolun ortasına salıp, akşam üstü olunca da kendileri parklara gidip yatan büyüklerin umurunda değil o çocuklar. işin en üzücü yanı Da bu zaten. olan hep çocuklara oluyor, duygu sömürüsü olarak onları kullanıyorlar her defasında. mülteci sorununun, bunu dram haline getirip çocuklardan menfaat sağlamaya çalışan, onları kalkan olarak kullanan bir tarafı da var ne yazık ki.

    3 temmuz 2017 00:42 3 temmuz 2017 02:18

    3. kendi sapığımız dilencimizle zor uğraşıyoruz bitiniz kanlanıyorsa defolun gidin sınır şu tarafta demek istediğim mülteciler

    3 temmuz 2017 01:44


    4. Sürekli Suriyeli çocukları üzerinden mağdur edebiyatına maruz kaldığım mülteci grubu.

    En başta Suriyeli kadınlar , yaşlılar ve çocuklar gelsinler ama erkekler ülkede kalıp savaşmalı düşüncesinde bir insandım. Sonuçta savaş etiği böyledir toprağın işgal altındaysa savaşırsın kaçmazsın.

    Ülkenin düzenini bozan, taciz olaylarında başı çeken zaten erkekler.

    Son zamanlardaki düşüncem ise değişti . Hümanistlik falan kalmadı nefret ettirdiler iyice kendilerinden.

    Güneydoğu Anadolu bölgesinde Suriyeli kadınların büyük bir kısmı Türk erkeklerine metres konumunda. Bu durum tamamiyle o kadınların suçu değil tabiki bölge erkeklerinin ahlaksızlığı da herkes tarafından tescilli. Fakat kocası savaşta ölen bir çok kadının aklındaki tek şey bu maalesef.

    Kocasıyla birlikte ülkeye yerleşen kadınların ise tek derdi üremek.

    Kusura bakmayın o resmini paylaştığınız bir çok Suriyeli çocuk burada doğdu. Adamlar biz buna nasıl bakacağız gelecekte ne olacak diye düşünmeden her sene tavşan gibi ürediler. Hastaneler ücretsiz tabi adam da haklı neden düşünsün ki.

    Sonra o çocuklar büyüyecek köprü altlarında tiner çekecek bir gün mini etekli kız kendisine karşı koydu diye bıçağı takıp atacak çöp konteynırına.

    Ülkenin kendi delisi manyağı bitti de elalemin manyağına ihtiyaç vardı sanki.

    Ne kadınını ne erkeğini ne çocuğunu hiçbirini istemiyorum ülkemde.

    Çok hümanist arkadaşlar bu kadar seviyorlarsa alsın evine beslesin.

    Bir mağdur edebiyatına daha takatim kalmadı.

    3 temmuz 2017 02:11

    5. Anlamsız bir şekilde devlet tarafından kendilerine verilen hakları kullandıkları için suçlanan insanlar. Kendilerine yapılan maddi ve sosyal yardımlar bu insanlara olan nefreti toplum nezdinde artırıyor ama bu durumdan rahatsız olanın suçlaması gereken tek , ama gerçekten tek kişi-ler hükümet ve mensupları değil mi ? Kaç kişiye Yaşam standartı Kendi ülkesinden daha iyi bir ülke " gel sana böyle böyle eğitim , tedavi , yaşam hakkı vereceğiz, aylık bilmem kaç kağıt yardım yapacağız" dese "hayır biz gecenin bilmem kaçında sakallı adamların köyümüzü basıp bizi tecavüz , tırnaklarımızı çekme, gözümüzü oyma, ciğerimizi çiğ çiğ yeme ya da aklımıza gelmesi imkansız korkunç işkencelerden geçireceği günü beklemek istiyoruz teklifiniz için teşekkürler" derdi ? Devlet bu insanlara Türk insanından daha çok imtiyaz tanıyorsa burada suç devletindir. Bu insanların değil.

    2016'daki patlamalarda bu denli korkmuş bir milletin de başkalarına "savaşsalarmış" demesi çok ironik. Ortada bir cephe savaşı yok. Her an üstüne çökecek korkunç barbarlar var. Ya ölürsün ya kalırsın, savaşma şansı pek yok. Ayrıca insanların karısını ve çocuğunu bilmediği ülkeye bir bilinmeze tek başlarına göndermesi kolay mıdır ? Buranın nasıl bir yer olduğunu, o çocukların, kadınların başına gelebilecekleri hakkında gram fikri olmayan bir adam nasıl "siz gidin ben yokum" desin ?

    Bir başka konu, duyan da suriyelilerin hepsine Cihangir'den , etkiler'den daire tutulmuş zanneder. Aslını astarını yeterince bilmediğim yardımlar eğer doğruysa bence de fazla ve adil değil. Ama gecenin üçünde, sokaklarda, parklarda, bir yetişkin olarak benim bile korkarak geçtiğim yerlerde bir kartonun üzerinde uyumaya çalışan o minicik çocuklar soğuktan açlığa, sokak köpeğinden sapığa , kim bilir nelerle boğuşuyor küçücük bedeniyle. Kimisinin yanında ailesi var, kendinizi düşünün, bilmediğiniz bir ülkede hayvanlar gibi parklarda yerlerde yattığınızı,sizce bu durumdan memnun olma ihtimaliniz olur muydu ? Onlar da meraklısı değil yani. 2 sene önce suriyeli bir çocuk röportaj vermişti , "bizi Avrupa'da istemediklerini biliyoruz, biz de kendi ülkemizde olmak isteriz. O zaman savaş dursun, Avrupa sizin olsun bize ülkemizi verin". Yeterince açık değil mi ?

    Çalışmayanları var evet , tıpkı bizim toplumumuzdaki gibi. Ama benim gördüğüm garsonlar , kargocular , dönerciler vs artık hep suriyeli. Sebebi de karın tokluğuna çalışmaları. Daha geçen ay mahallemdeki fırın 15 yıllık çalışanını kovup yerine 3 tane suriyeli aldı aynı paraya. Bir tanesi ile konuştum, 2 sene savaştığını ama artık gelmek zorunda kaldığını söyledi.

    Bu suriyelilerin çocuklarının ilerdeki akibeti evet toplumsal açıdan iyi olmayacaktır, sokaklarda türlü istismara uğrayan bir çocuk haşareden daha değersiz olduğu her fırsatta hissettirilerek büyürse insan hakları derneği başkanı olacak değil zaten. Ama bu çok çirkin bi genelleme. Bunları o kişilerin suriyeli olmasına bağlarsak, ülkemizdeki "tinerci" adı altında birleştirdiğimiz sokaktaki "tehlikeli" kişîlerin büyük bir çoğunluğunun benzer etnik kökenden geldiğini görebiliriz , o zaman onları da kovalım ? Ama o zaman ırkçı oluruz, suriyeliler içinse atış serbest. Insanların karakterleri, insani koşullarda ayırt edici özelliktir, eğer tinerciye tinerci olmaktan başka şans verilmediyse ona neden tinercisin diyemeyiz. Özetle herkese, suriyeli ya da Türk ya da Kürt ya da başka bir şey, insani yaklaşırsak insani bir geri dönüş isteme hakkımız olur. "Ayy hümanistlik yetti artık" deyip mikrop muamelesi yaparsak o kişi de kendini mikrop olarak görür ve mikrop gibi davranır.

    3 temmuz 2017 03:40 3 temmuz 2017 03:47

    6. bazı şeyleri anlamadığımızı bir kez daha göstermiş başlık, günümüzde savaşlar artık cephe savaşları niteliğini kaybetti. gelişen ve büyüyen teknoloji artık bombaları masumların yaşadığı yerleşkelere taşıdı. (gizlinot: hiroşima ve nagazaki'nin bu kadar konuşulması, savaş teammüllerinin tamamen dışına çıkılmasıdır bir yandan atom bombasıyla üstelik) savaşlar artık belirli bir bölgede gerçekleşmiyor, ölen sadece erkekler olmuyor, savaş sadece erkeklere getirmiyor. yaşlılara, bebeklere,kadınlara masum hayvanlara geliyor ölüm. savaşsalardı mantığı nasıl bir mantıktır? üstünüze bomba atan, havadan bombardıman yapan uçakla neyi savaşacaksınız? göğüs göğüse çarpışma mı kaldı? bu insanlar tüm insanlığın sorumluluğudur. tüm insanlık bu insanların yaşadıklarından sorumludur.

    bir insan bir insana benzemiyor ki siz nasıl bir ırkı tembel, sapık, korkak olarak yaftalayabiliyorsunuz? biz türkler çok mu harikayız? değiliz bu mantıkla baktığımız sürece. bu insanlar suriyeli olmadan çok daha önce insanlar. her insanın bir dünya olduğunu düşündüğümüzde iyi insan olduğu kadar kötü insan da olacak. o zaman tüm almanlar yahudi düşmanı,nazi mi oldu şimdi? sırpların hepsi de boşnak düşmanı? tüm insanlar sorumluluk almalıydı bu konuda, tüm devletler sorumluluk almalıydı. türkiye, suriyelilere kapıları açarak hata yapmadı (gizlinot: türkiyedeki iktidara muhalif olduğumu hiç gerek olmamasına rağmen eklemek istiyorum kimileri bunu bilmeden beni yargılayacak) , uygun koşulları sağlamayarak, ekonomik dengeleri ülkenin politik dengelerini düşünmeden bu insanları ülkeye mülteci olarak aldı. sistematik ve daha akılcı bir politika izlenmediği için şu an sosyolojik olarak derinleri etkileyen bu karmaşayı yaşıyor türkiye. bu insanlar asgari ücretin çok altına çalışıyor çoluk çocuk, kadınları ya evlenmeyi düşünüyor ya da daha kötü yollara sürükleniyor. sorarım size hangi insan bunu yaşamak ister tanımadığı bir ülkede? kim seçti ki bunu? lütfen ama lütfen nefret söylemi yayarken dikkat edin, suç işlemenizi geçtim, derin yaralara, telafisi güç ülkeyi kökten etkileyecek ötekileştirmelere girmeyin. her insan hata yapar bu bir ırkın, o ırka mensup insanların, çocukların hatası değildir. dünya soykırım gözlem merkezinin açıkladığı 8 soykırım aşamalarından ilk üçü, sınıflandırma, sembolleştirme ve ötekileştirmedir.

    nefret kolay olandır, kolaya kaçmayalım.

    3 temmuz 2017 10:48

    7. bu insanlar hakkında yazdıklarım için beni nefretle suçlayan bir girdi okudum az önce ( erkekler için sapık kelimesini kullanmıştım ve hala arkasındayım).

    (link: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/suriyeliler-denizdeki-kadini-boyle-taciz-etti-167244h.htm )

    (link: http://www.sozcu.com.tr/2017/gundem/5-suriyeli-kiz-cocuguna-tacizden-gozaltina-alindi-1912048/ )

    bunlar sadece dün gördüklerim haber sitelerine girip aratırsanız yüzlercesini bulabilirsiniz.

    suriyeliler için kendi ırkını aşağılayan "biz türkler çok mu iyiyiz" diye laf edenler zaten ülkemizde taciz, tecavüz olaylarını karışan kesim yoğun olarak arap özentileri ve bunları din adı altında yapıp yakalanınca şeytana uydum vs diyenler. hayvanlara, çocuklara, kadınlara bu insanların (bizim kendi ülkemizdeki suçluların bile doğru düzgün ceza alamıyorken) bu şekilde istismarda bulunmalarına sesini çıkarmayan sınır dışı edilmesini istemeyen, sürekli üreyen bu insanları isteyenler zaten vicdanı olmayan bir insandır.

    son olarak dünyada tek zarar gören ırk suriyeliler değil afrikalılar, türkmenler ve daha niceleri zarar görüyor eğer insanlara gerçekten yardım edilmesini isteyen yetkililer olsaydı önce kendi ülkesindeki çocukları düşünüp onlar için uğraşır daha sonra dünyanın farklı yerlerinden zor durumlarda olan çocuklar için bir şeyler yapmaya çabalayabilirlerdi. ama suriyelilerin onlara hiçbir zararları yok ne de olsa saraylarında yaşarlarken...

    3 temmuz 2017 11:26 13 ağustos 2017 16:31


    8. Suriye'deki iç savaşı destekleyen kimdi? Tırlarla silah gönderen kimdi? İnsanların ülkesindeki kirli savaşı kızıştıran- doğrudan ya da dolaylı bir şekilde onları yurtlarından eden kimdi? Eğer ortada bir eşitsizlik olduğunu düşünüyorsanız bunun sorumlusu kim? Devlet mi yoksa savaştan kaçıp gelen insanlar mı?

    Yerinden yurdundan edilmiş, akrabalarını kaybetmiş insanlara göstereceğiniz tepkinin binde birini devletin kirli savaş politikalarına-adaletsizliğine gösterin yahu.

    Bana dünyaları verseler anneme babama değişmem. Gelişmiş ülkelerin üçüncü dünya ülkesi gözüyle baktığı bir ülke burası. "savaş çıksa da Türkiye denen cennete gitsek" diye düşünen insanlar var mı sanıyorsunuz. Bırakın evi-eşyayı, ailelerini kaybetmiş insanlar onlar. Kac tane çocuk babasız kaldı, insanlar eşlerini kaybetti, çocuklarını kaybetti, kac kadına tecavüz edildi tahayyül edebiliyor musunuz?

    İnsanların bütün bu zor koşullara rağmen üremesi hem eğitimsizlikten, hem de kayıplarını yerine koymak istemelerinden geliyor. Bir hocamız anlatmıştı, 99 Marmara depreminde bölgede görev yapan hekimlerin en buyun çabalarından biri de Doğum kontrolüymüş cunku insanlar çadırlarda yaşamlarına rağmen, kötü koşullara ragmen kaybettiklerinin acısını hafifletmek istiyorlarmıs. "O çadırlarda kac tane bebek doğdu tahmin bile edemezsiniz" demişti.

    Sokaklarda gördüğünüz dilencilerden daha fazlası var. Daha hala Suriye'den gelen kadınlar seks işçisi olarak çalışıyor, küçücük çocuklar kuytu köselerde kimbilir nelere maruz kalıyorlar, 9-10 yasında olup okula gitmesi gereken minikler mendil satıyor, tekstil fabrikalarında çalışıyorlar Ve üstelik asgari ücret bile almıyorlar.

    Gelenlerin içinde elbette kötüler var, evet huzuru bozanlar var, tacizciler var. Onlar gelmeden önce de bu ülkede tacizin tecavüzün haddi hesabı yoktu zaten. Bu ülkede şort giydi diye kadına tekme atanlar serbest bırakılıyor, tecavuzculer ceza almıyor, caydırıcı hiçbir yaptırım YOk ki. Kimse gidip tacizci bir canavara "bir daha yapma olur mu" diyemez sonuçta, bundan sorumlu devlet mercileri vardır. Ülkede cinsel suçların azalması ancak onların getireceği yaptırımlarla- belki eğitimle olur ki o canavarlar taciz edecek cesareti bulamasınlar kendilerinde.

    "Devlet bize sağlamadığı şartları onlara sağlıyor, biz üvey evlat mıyız :((" muhabbeti de iyice tat kacırmaya başladı. Bak arkadaşım, ortada saglık hizmetlerinden ücretsiz yararlanma gibi bir durum mu var? Hah ne güzel işte, al sana sosyal devlet, al sana olması gereken. Şimdi "bana ücretliyse ona da ücretli olsun" diyeceğine "hepimize ücretsiz olsun" cümlesini kafanda evir çevir ve güzelliğini gör. Ödediğimiz vergiler ayakkabı kutularına, yatlara katlara, gereksiz sarayın aylık elektrik faturasına, altın kaplama bardaklarına gitmediği zaman hepimizin saglık hizmetlerinden ücretsiz yararlanmasına rahat rahat yetecek merak etme.

    Ortada yanlış giden bir seyler var evet, fakat bunun asıl sorumlusu savaştan kaçıp gelenler değil. Enerjinizi doğru tarafa yonlendirebilmenizi diliyorum.

    3 temmuz 2017 11:55

    9. ne yazık ki insanlıktan bahsederken, insanlığı yok eden şeylere ön ayak oluyoruz.

    pek tabi bende çok memnun değilim bu kadar suriyeli olmasına fakat keyifleri için gelmedi onlar. çalıştığım şirkette yaşları 18 ile 26 arası 8-10 tane mülteci çalıştı. halen çalışmakta olan 3 tane var. diğerleri geri döndü. affedersiniz ama köpek gibi çalışıyorlar. küçücük evlerde üst üste uyumaya çalışıyorlar. geçenlerde birinin çocuğunun doğum günü vardı, burada tanıdığı olmadığı için şirkette çalışanları çağırdı. keşke onların gözündeki mutluluğu görebilseydiniz. işte o zaman bu kadar katı kalpli olmazdınız. benim tanışklarımın neredeyse hepsi orada orta ve üstü hayatı olanlardı. burada hammallık yapıyorlar. hoşlarına giderek mi bu hale düştüler sanıyorsunuz? patronum kan emicilerden değil o yüzden 3 kuruşa çalışmıyorlar en azından ve insan yerine konuluyorlar.

    eğer bir şey eleştirilecekse yüce gönüllü sayın hükümetimizin ve diğer yüce gönüllü ülkelerin mülteci politikaları eleştirilsin.

    aylan bebeği hatırlayın, hiç mi canınız yanmadı onun kıyıya vurmuş bedenini görünce ?

    kendi milletimizin sapıklıklarını göz ardı edip sadece onlara kanalize olmak ne kadar doğru? biz dört dörtlük bir milletmiyiz? bizim aramızda sapıklar, taciz ve tecavüzcüler, dilenciler yok mu? olaya türk, arap, suriyeli diye bakmak yerine insan olarak bakmayı öğrenelim önce.

    3 temmuz 2017 14:13

    10. gerçekten bıktım. bn demiyotum ki keşke gelmeselerdi orda ölselerdi demiyorum bu zaten benim hakkım değil ama aldınız madem niye her yere dağılmalarına izin veriyorsunuz. allahım köyümüzde bile suriyelilr varmış bu kadar da olmaz ya.

    birde yediklere kaba işeyen bir millet bu oldukça açık siz onlara ev verin ceplerine maaş verin(ne alakaysa) sonra vatandaşlık verelim diye şey yapın otobüslerde okullarda her yerde dolaşsınlar üniversitelere canını başını tırnağını adayan kendi vatandaşınız sizin bok gibi eğitim sisteminizde mahvolsun giremesinler siz onlara sınavsız geçiş verin peki ya sonra? biz gidelim isterseniz? kendi vatandaşını yetiştirme başka milleti yetiştirmek için canını dişine tak oldu canım valla da oldu. sonra türkiye gelişemiyor gittikçe geri gidiyoruz yapılan tünellerle yollarla. yediği kaba işeyen bir millet demişken de gelsinler senin vatandaşlarını öldürsünler senin ülkenin kızına sarksınlar sonra damlık erkeklik namus kadın dimi!!! kimin umurunda dimi başlarını sokacak bir ülke bulmuşlar sonrası kimin umurunda? GİTMEZLER HİÇ BEKLEMEYİN

    3 temmuz 2017 14:33