1.
Hayatın, beni kendinden soğuttuğu dönemlerde, tekrar kendime gelmek için yaptıklarım;
İnternet sağ olsun; evde tek başıma, bağıra bağıra Karaoke yapmak.
Kedi, köpek mamalarını yanıma alıp, onları beslemeye çıkmak (migroslarda DostLuk maması, satışı yeniden başlamış, aklınızda olsun süslüler)
Kemal Sunal filmleri izlemek :)
Burhan altıntop bebişim var bir de :d kensii benim gizli antidepresanım.
8 eylül 2015 17:21
8 eylül 2015 22:24
2.
anında başka bişey düşünmek (dünyada başka insanlar şu an ne yapıyodur gibi), anda kaybolmamak. dünyada bir sürü insan var ve herkes harala gürele bişeyle uğraşıyo, kendi dünyamızda kaybolup kendimizi sıkmayalım.. pardon bu stresin yanıtıydı. depresyon genel alana ve günlere, aylara yayılmış bişey bende, öyle ha deyince çıkma yöntemi nerdee.
3.
Ben 9 ay kadar önce terk edildiğimde girdiğim depresyondan (gizlinot: kendi kendime teşhis koymam ne kadar doğru bilmiyorum ama yaşadığım en ağır deneyimdi.) işime dört elle sarılarak, hemen yüksek lisansa başlayarak ve bol bol spor yaparak çıktım.
Hayatıma kimseyi almadım, bir süre sadece kendime konsantre olmaya, kendime yatırım yapmaya çalıştım. Kendime acımaktan çabuk vazgeçtim, hissettiğim kötü duyguları da bağrıma bastım. Psikolog bir arkadaşımla o süreçte birkaç defa konuşmuştum. "İnsanlara her şeyi öğretebilirsin ama duyguları öğretemezsin." demişti. "Bir çocuğa her şeyi öğretebilirsin mesela; ama kaybı yaşamadan kaybı, acıyı yaşamadan acıyı öğretemezsin. Bu hissettiklerin senin duyguların, onları görmezden gelme. Bu duyguları yaşayarak öğreneceksin." demişti. Ben sonra hissettiğim acıyı, hayal kırıklığını bile bağrıma bastım. "Benim bu duygular, başka kimsenin değil. Onları inkar etmeyeceğim." dedim. O konuşmayı hayatım boyunca unutamam herhalde. Konuştuklarımızın bir kısmından (link: http://www.suslusozluk.net/n/98555/ şurada) da bahsetmiştim.
Ben psikolog değilim, bu konuda konuşmam ne kadar doğru bilmiyorum ama böyle süreçler için verebileceğim tek tavsiye kendinize acımaktan vazgeçmeniz ve kendinize yatırım yapmanız olacaktır. "Ben ne istiyorum bundan sonra? ben ne yapacağım? Ne yaparsam daha mutlu ve daha sağlıklı olurum?" diye sorun kendinize, 'o, bu, şu' değil, 'ben'... Boşluklarınızı anlamlı aktivitelerle doldurun ve spor yapın. O seratoninler, endorfinler size iyi gelecektir. Spor yaptığınız zaman daha güzel görüneceğinizi ve daha sağlıklı hissedeceğinizi de unutmayın.
4.
Modunuzu yükseltecek kişilerle/arkadaşlarınızla buluşun. Fazla yalnız kalmamaya çalışın. Bol bol muhabbet edin ancak derdinizden konuşmayın. Yeni uğraşlar edinin, yeni insanlarla tanışın. Alkolden uzak durun. İyi beslenin. Yeni yemekler deneyin, yeni yerler görün. Sürekli kendinizi mesgul edin ki kendi kendinizi dinlemeye fırsatınız olmasın. Kendi sesinizi duymaya başladığınızda ise ellerinizle kulaklarinizi kapayip "duyamiyorum ki lalalaa" deyin. Etraftaki bakışları umursamayın. Kendinize değer verin.
5.
evdeyken bol bol sitcom izlerim. himym açarım, the it crowd açarım belki biraz burhan altıntop izlerim ya da bilmediğim bi komedi filmi açar keyiflenmeye çalışırım işte. pek iyi bir alışkanlık değil ama boğazımdan zaten pek kesebilen biri değilim böyle zamanlarda da yine sevdiğim şeyleri yerim. bi waffle nasıl gider mesela of off (gizlinot: içim gitti)
dışarda tek başıma yürümeyi de çok severim. istanbulda sahilde yaparım genelde bunu. ankarada kampüsüm tek başına yetiyordu. insanlar varsa müzik dinlerim ama kimse yoksa sessizlik içinde yürümek daha güzel geliyor. özellikle kapalı havalarda daha bi severdim ilginç. dışarı çıkıp temiz havayı solumak ve tek başıma yürümek iyi geliyor. "hayat güzel aslında" diyorum sanki dünya yükü benim üstümdeymiş gibi :) şaka tabi ondan değil de gerçekten içim bi garip oluyor böyle zamanlarda:) düşünün yağmur yeni yağmış, ortalık sakin. hava tertemiz. toprak kokusu mis. çok güzel günler gelicek diye içimden geçiririm hep. şuan belki değil ama gelicek derim. kendimi iyi hissetmemi sağlar.
normalde arkadaşlarımla filan dışarı çıkmayı çok sevdiğim için böyle zamanlarda da giyinir süslenir dışarı çıkarım. kendimi iyi görmek de iyi hissetmemi sağlar çünkü. aa bi de böyle keyifsiz zamanlarımda mümkünse ortamda yeni tanıştığım insanlar da olsun. böylece kendimden uzaklaşıp kafamı dağıtabilirim.
6.
(link: https://www.facebook.com/belleneely/videos/10153235065370914/?pnref=story depresyondan çıkmak için) size bir alternatif sunuyorum süslüler :)
7.
olayın derinliği ile alakalı vücudun üretemediği bir maddeyse sıkıntı. (gizlinot: takviye şart )
8.
sarı kantaron için süslüler üç gün üst üste birer kupa bebek gibi oluyorsunuz deneyin mesaj atın teşekkür edeceksiniz inanıyorummm
9.
-bağıra çağıra şarkı söylemek
-bol bol uyku (işe kesin yarıyor)
-komik videolar izlemek
-dışarı çıkıp yürüyüş yapmak
-hareketli müzik dinlemek
-alışveriş ve kuaför
10.
Depresyon klinik bir hastalıktır. tanısını kendimiz koyamayacağımız gibi tedavisini de kendimiz yapamayız. Bu sebepten tamamen boşa uğraşılan yöntemlerdir.