süslülerin sevgili ya da eşlerinden ayrılma hikayeleri

1. (no:27549) ben de katılarak bu başlığı açıyorum. bu hikayeleri anlatıp içini dökme isteği daha fazla oluyor. hem önerilerimizi hikayeye göre özelden iletip destek olabiliriz diye düşünüyorum. Bende çok sağlam hikaye var boş vaktimde dönüp yazıcam :d

2. Biz "tamam canım iyi geceler" dedikten sonra evet 1 yıldır görüşmüyoruz. Gördüğünüz gibi kimse kırılmadı gücenmedi hmm çok güzelmiş :swh

3. işte bu benim yazmam gereken başlık :) nasıl yapıyorum henüz anlamadım ama bugüne kadar hayatıma giren her adamı iyi bir şeyden kötü bir şeye dönüştürme konusunda uzman gibiyim. çünkü gerçekten sahteliğe tahammülüm yok.

sadece o anı kurtarmak için söylenen özürlere, ya da daha tanışalı 2 hafta olmuşken sensiz yapamam yalanlarına karnım tok olduğu ve bana da hep bu cins adamlar denk geldiği için karşılarına geçip "ne aşkı yaa daha tanışalı 2 hafta olmuş" dediğim zaman bozuluyorlar. haliyle sinirleniyorlar. sonra saldırıya geçiyorlar.

bir tanesine de rastlamadım ki "evet henüz 2 hafta oldu ama 2 yıl sonra da bu böyle olacak" desin. gereksiz iltifatlar, yılışıklıklar hep sinirimi bozmuştur benim. o en sevdiğim şiirleri dillerine pelesenk edip sırf beni etkilemek için güzelim şiirlerin büyüsünü kaçıran ve çok elit olduğunu sanan erkekler de buna dahil.

ancak ne istediğini tam olarak bilen ve büyümüş bir erkekle ilişki yürütebilirim sanırım. onu da kaçırırsam gelin beni alnımdan öpün bence.

4. Size aptallığımı anlatmazsam olmaz süslüler. Üniversiteye başladığım ilk yıl, bana ilgi gösteren biriyle bir ilişkiye başladım. 4 buçuk ayın sonlarına doğru kendisinin nişanlı olduğunu öğrendim şans eseri.( kendisi benden 6 yaş büyüktü nişanlısı da öyle ve karşı karşıya kaldık nişanlısıyla) Hayatımdaki en irrite edici olay budur. Kabus gibi 2 sene geçirdim o küçük şehirde. Aptallıklarıma doymayayım. O ayrılık benim için trajikomikti. İpuçları varmış ama ben anlamamışım, hayatımdaki en büyük pişmanlıklarım sırasında ilk sıradadır.

5. (yazar: kokana) sonuncusunda benim de benzer bişi oldu çok uzun ama anlatıcam o kadar başlık açtım ahah :)

İlkini anlatıyorum lisedeyken 9. sınıfta bi çocukla çıkmaya başladım, öylesine. Sonradan sevdim tabi alıştık 2 yıl doldu ama bu böyle ilgisizleşmeye başka kızlarla samimi olmaya falan başladı. ben de acayip kıskancım sürekli üzülüyodum ağlıyodum o sıralar. ona rağmen ayrılmadım. neyse 2 ay falan mükemmel geçti pat diye ayrıldı bu benden. bi de bana dedi ki "ben seni hiçbir zaman sevgilim olarak görmemiştim." ben en çok o dediğine bozuldum aylarca kendime gelemedim salak gibi gittim bir sürü mesaj attım iyi düşündüm dedim ki ailesiyle problemi vardır bana söyleyemiyodur beni sevmiyo olamaz. okulun rehberliği sürekli çağırıyodu o yaz ramazan ayında ortaya çıkan nur topu gibi reflümüz oldu bi de.

neyse o yazım güzel geçti allahtan bi de bi başlıkta bahsettim (gbkz: seda diker)'in (gbkz: aslında giden erkek yoktur) diye kitabını okudum, o baya aklımı başıma topladı. yani unutturmadı tabi ama "sen salak mısın kızım elini sallasan ellisi" moduna girdim. ertesi yıl zaten dersti son sınıf şamatasıydı diye geçti sınavda bi aksilik olsa da gene de güzel bi sıralama yakaladım onun rahatlığıyla mezuniyete tam gaz hazırlandım. sonra eğlendik eve döndük gece 3 gibiydi 1,5 yıldır benle hiçbir şekilde iletişime geçmemiş eski sevgilim mesaj attı. yok benden sonra 3 kızla çıkmış, hepsinden beni unutamadığı için ayrılmış, bi şans versem bi daha ne yaparsam yapayım beni bırakmazmış falan... 2 hafta hem benim hem arkadaşlarımın peşinden koştu yalvardı. ben de o kadar yaşanmışlığın hatrına bi şans daha vermeye karar verdim. ikinci seferde çok daha yakındık birbirimize her anlamda herhalde şu anda saygımı dahi yitirmiş olmasaydı geçirdiğim en güzel zamanlar diyebilirdim. sonra uzatmamak için olayı anlatmıyorum ama sakarya'yı kazanmıştı ben kendi şehrimde kaldım son buluşmamızda param yok sinemaya gidelim dedi ben de yemek ısmarlamak için ısrar ettim kabul etmeyince surat yaptım gitti sonra kendine yemek aldı karşımda yedi 1,5 saat konuşmadık. bana en sonunda "bi sorun mu var" dedi. o sinirle gittim lavaboya ağladım gelince kafamı dayayayım dedim başım ağrımaya başladı kolumun altından kalktığını gördüm panikle kafamı kaldırdım baktım telefonu masada. herhalde lavaboya gitti dedim. tekrar koydum bi süre sonra kaldırdım telefon yok hemen kendi telefonuma uzandım çalındı sanıp "güle güle" diye mesaj atmış. ha noldu sonra yılbaşlarında bilmem ne zamanlarda içip içip yazmaya, gizliden aramaya, sonra çıktığım/çıkmadığım çocuklara sataşmaya devam etti. geçmiş olsun. en son 1 ay önce de gizliden aradı ama son ayrılmamızdan bu yana 1 yıl geçti.

bi de son sevgilimle daha yeni yaşanan var ama bu girdi gereksiz uzadı onu daha özet başka girdide yazmaya çalışıcam.

6. çok güzelsin ben seni taşıyamam dedi bastı gitti...

şaka şaka.başka ilde üniversite kazandı.ben de iki sene küçüktüm ondan gittim başka bir ilde de ben kazandım.tabi o kendi üniversitesinde üçüncü sınıfa geçiyordu.kader bu ya geçişle benim okuluma geldi.bölüm değil ama.ve nedense iki sene sonra mesajlar gelmeye başladı.(iki sene boyunca kendi bölümü ve civar bölümleri denemiş sonrasında; dur yaa bizim bi sarangeo vardı onu bir yoklayayım demiş olması muhtemel)

süslüler aramızda kalsın ama bendeki kin devede bile yoktur.ne oldu fakültede kız mı kalmadıdan tutun da benden ne istiyorsun, çıkar ağızındaki baklayı,senin bana pek de yardımcı olabileceğini düşünmüyorum herkes kendi hayatına baksın temalı bir konuşma sonrası boyunun ölçüsünü aldı gitti.yani finalde o benden değil ben ondan ayrıldım.

özet:telefon öyle kapatılmaz böyle kapatılır misali bir hikayedir kendisi....

7. iki poşet kıyafet aldım. "ben giderim yalnız" dedim. "yok" dedi "ben götürürüm". anahtarımla kapıyı açıp "annemin evi"ne girdim. geri kalan koltuk, halı vs. toplamak için gidişim dışında bir daha dönmedim.

mahkeme koridorunda karşılaştık, imza attık. hayatımda yaptığım en doğru şeydi.

8. düğünde gelin çiçeğimi kapan yakın kız arkadaşım olayın bokunu çıkarıp damadı da kapınca olaylar gelişti.

bir daha kısmet olur da evlenirsem o gelin çiçeğini oturur yerim, tövbeler olsun kimseye atmam.

9. nişanlıymış haberim yok, sonradan öğrendim ağlaya ağlaya helak oldum. nikah günü sabah altıda aradı allah belamı versin ben n'apıyorum seni çok seviyorum dedi, hadi canım ayağına basmayı unutma dedim kapattım. kapatış o kapatış demek isterdim ama her sarhoş olduğunda beni bekle boşancam bennnn diye naralar atan adamın karısı şu anda 2 aylık hamile (gizlinot: asdjkhaslfkjdsa ben de saf inanıcam yollarını beklicem yuva yıkılmasına aracı olcam nanay gülüm) allah mutlu etsin bebeklerini sağlıkla kucaklarına alsınlar. 1 senedir hayatımda olan adamla çok mutluyum. eskisinden niye mi hala haberim var. aynı yerde çalışıyoruz her gün yüzyüze.

eklemeyi unutmuşum bu sabah altı buçukta iş icabı bir yere gitmem gerekti kestirme yol da onların evinden geçiyor. tesadüf sabahın 6.30 unda gözüm balkonlarına takıldı bir şey hareket ediyor. beyefendinin karısı çamaşır asıyor. sabahın köründe güneş daha doğmamış. işte o an neden benimle değil onunla evlendiğini anladım, beni öldürseler o saatte ölüm kalım ve acil iş yoksa yataktan kaldıramazsınız. hele ki çamaşır. hiç tarzım değil. çamaşır asmamak için evlenmiyorum ben be.

10. hayatımın en salya sümük ayrılık hikayesini şuan birlikte olduğum adamla yaşadım. (gizlinot: swh)

ilişkimizin ilk senesiydi yanılmıyorsam. ben süper aşık moddayım. benimkine bir ara "seni seviyorum" demek gibi bir hatada bulundum. ben harbi seviyorum o zaman zaten ama o seviyor mu bunu diyecek kadar onu tam bilemiyorum.

tam olarak ne dediğini hatırlamıyorum (artık nasıl koymuşsa), sanırım cwvap vermemişti. Ben tabi inanılmaz üzüldüm, bozuldum falan. Eve dönüp hüngür, foşur ağladım. Ertesi gün de gidip bu durum sebebiyle ayrılmak istediğimi söyledim. O da gayet sakin bir şekilde beni anladığını falan söyledi. Ben tabi bu kadar sakin tepki vermesine de çok bozuldum. Çıktım gittim.

O gidişten sonraki 2 veya 3 gün paso ağladım. Annemle kardeşim şok. kahvaltı ediyorum mesela ağlayarak falan. dramatizasyon tavan yani. Sonra baktım böyle olmayacak "ben böyle aşkın ızdırabını s..." dedim gittim tükürdüğümü yaladım.

O geri dönüş hiç kolay olmadı ama. Uzun bir müddet ilişkiyi ölü bir ilişki olarak gördüm. Amacım benim de duygularım bu coşkun halinden kurtulunca bırakıp gitmekti.

Sonuç ne mi oldu? Gidemedim. (gizlinot: :)) şimdi kısmetse seneye falan evleneceğiz.