yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (1)
    • medya (2)

    1. bazı insanlar vardır karşınıza öyle bir zamanda çıkar, öyle bir anda dinlemeye başlarsınız ki, dinlerken bu dünyayla olan bağınızı kesip atar ve sizi başka alemlere götürür. bugün yine dinlerken aklıma geldi biraz tamino'dan bahsedeyim istedim. belki zaten dinleyenler vardır, belki de yeni tanışacak olanlara bir vesile olur dedim.

    tam adı tamino-amir moharam fouad olan yarı mısır yarı belçika harmanı, yani tam bir doğu batı sentezi olarak dinleyicide farklı bir tat bırakan bir müzisyen. etnik müziğin alternatif rock ve bir parça da cazla modernize edilmiş şekli desem yanlış olmaz herhalde yaptığı müzik için. hepsini de çok sevdiğim için bana apayrı bir tat verdi o nedenle. bu arada adı da mozart'ın sihirli flüt operasındaki tamino isimli karakterden geliyormuş zaten. bizim bildiğimiz tamino yani(gizlinot: swh). dinlerken sesinden yaşının genç olduğunu tahmin etmiştim. yalnız 1996 doğumlu olması, henüz 17 yaşında amsterdam kraliyet konservatuvarı'nda eğitim görmeye başlaması, 19 yaşında ailesinden uzakta, eğitim için gittiği ülkede tek başınayken yaptığı habibi isimli tüylerimi diken diken eden şarkısıyla, yaşının çok çok ötesinde olduğunu hissettirdi bana. yaşanmışlık kokan şarkılar yapıyor bu çocuk. ilk albümü amir'den dinlediğim ilk şarkısı da bu değildi tabii.

    ilk (link:https://www.youtube.com/watch?v=lSf80YrLAXU indigo night)'la tanıdım ben onu. bir yerde pat diye çıktı karşıma. önce şarkının girişine bayıldım. daha ilk notadan bu kesinlikle güzel bir şey çıkacak dedim ve asla da yanıltmadı beni. sonuna kadar hipnotize olmuş bir şekilde dinledim. bir kere tamino tertemiz söylüyor. daha şarkıya ilk girdiği anda bile bu fark ediliyor zaten. sesi kadife gibi yumuşacık, yaptığı o gırtlak nağmeleri hele tek kelimeyle nefis. gizliden bir hüznü saklıyor aynı zamanda da. müziğin ritmine kendinizi bıraktığınız anda böyle ılık ılık bir şeyler akıyor adeta. çok başka bir şey bu, bende birçok duyguyu aynı anda hissettiren, dahası yaşatan nadir şarkılardan. dinlerken hiç bitmesin dediğim türden.

    bir süre sonra biraz sıkıntılı bir dönemde tamino karşıma tekrar çıktı. bu kez (link:https://www.youtube.com/watch?v=zznlf3ZKQi0 habibi) ile. baştan açık açık söyleyeyim hassas bir dönemden geçiyorsanız, işte bu şarkıyı o ara dinlemeyin. bildiğiniz uzak durun. ben o hatayı yaptım çünkü. şarkı baştan sona buram buram ben acı çekiyorum diyor. keza sözler aynı şekilde yakıp geçiyor derken gerçekten fena dağılıyorsunuz. hüznü, aşkı, melankoliyi bu kadar güzel yansıtan, insanı içine çekip tam on ikiden vuran, özel bir şarkı. dinledikten sonra tamino sen ne yaptın böyle ya dedim yani. bir ara arka arkaya çok dinliyordum, sonra ara verdim. fena bağımlılık yapıyor. alışınca daha kötü, bir süre sonra bünye istiyor şarkıyı. hele alkolle birlikte mahvediyor. o yüzden ayıkken ve sakin kafayla dinlemek daha iyi.

    sonra (link:https://www.youtube.com/watch?v=VFBwYKfnJw0 cigar) isminde yine farklı bir soundla tarzını konuşturduğu bayağı sağlam bir şarkısı da var. böyle dinlerken çok farklı tatları bir arada alabildiğim müzisyenleri severim. bu çocuğu da dinledikçe keyifleniyorum resmen. bu şarkısıyla da beni yine yakaladı.

    (link:https://youtube.com/watch?v=aeaBJfzTKl8 persephone ) diye biraz depresif, ama onun sesine çok yakışan şarkısı hele son keşfim. habibi çıtayı epeyce yükseltip, çok ayrı bir şarkı olsa da, bunda da tamino'nun sesindeki o tılsımlı havayı yakalamak mümkün. belli bir çizgisi olsa da, farklı şeyler denemeyi seven biri. kendini tekrar etmeden yapıyor bunu, bu yönünü çok seviyorum kesinlikle.

    ve (link:https://www.youtube.com/watch?v=HB6JjgEubrk tummy) klibiyle mısır etkilerini gördüğümüz, mısırlı sanatçı muharram fouad'ın torunu olduğunu kanıtlar güzellikte bir diğer şarkısı. biraz özüne dönmek denir ya, bu şarkıda tam o hava var işte. dedesi de ülkesinde bilinen ve sevilen bir sanatçıymış zaten, ondan el almış gibi.

    unutmadan benim gibi cazseverler için (link:https://www.youtube.com/watch?v=sdAInf99Rv4 summertime) yorumunu da bırakayım şuraya. ben çok beğendim, çocuk güzel söylüyor yani. sesindeki her duyguyu söylediği parçaya geçirebilmesi, kimse gibi değil, kendi gibi yorumlaması çok önemli bir şey. umarım daha da iyi işler başarıp çok daha iyi yerlere gelir. tek albümle kaybolup gitmez. bir kere gelmiş türkiye'ye, eğer bir daha gelirse bu sefer kaçırmak istemiyorum açıkçası. sahne performansı başarılı, ama bir de canlı dinlemek isterim. dinlemek demişken ekim ayında(gizlinot: hem de doğduğum ayda bana hediye misali ) konser için izmir ve ankara'ya geliyormuş. yanlış hatırlamıyorsam 17 ekim'de ankara, 19 ekim'de de izmir'de olacakmış. biletleri bugün satışa çıkmış hatta.

    en sona da (gbkz: jeff buckley)'nin yeni veliahtı diye anılmasını bıraktım. bu çocuk ayrı, o apayrı elbette. yalnız gerçekten benziyorlar şimdi yalan yok. kime dinletsem bu çocuğu jeff buckley'den bir şeyler buluyor. onun hüznü, melankolisi ve yeri bende çok ayrıdır. çok sevdiğim bir müzisyendi, hatta klişe olacak ama babası (gbkz: tim buckley )'yi de çok severdim. babası da oğlu da müzik dünyası için özel isimlerdi. neyse umuyorum bu hoş bir benzerlik olarak kalır da, tamino'nın sonu aynı olmaz. jeff buckley ile benzerlik konusunda yaptığı, onur duyarım yorumu da çok hoşuma gitmişti ayrıca.

    ilgili medya:
    2
    7 ağustos 2019 23:18 7 ağustos 2019 23:22