1. bunu bilen, yaşayan ya da hatırlayan kaç kişi var acaba?
buradaki yazarların çoğu sanırım erken 20'lerinde.
(gbkz: watsons boykotu) başlığını bir kez daha okurken aklıma geldi. kimileri olaya sadakatle sahip çıkarken, kimileri aman ne olacak kafasında. umursamadıkları gibi adeta umursayana da karşılar.
ben sadece 2000-2005 yılları arasında türkiye'de yaşadım, hayatımda. ondan sonraki tarihlerde ise ancak birkaç kez gittim. daha ziyade uzaktan takip eder konumdayım ne oluyor ne bitiyor.
yüzde 40 indirim miymiş, maskaraymış, blogger vlogger bilmemne, milyarlarca çeşit ürün... bunların hiçbiri yoktu o dönemde.
ancak bir tekin acar vardı, çok daha az yaygın olan sevil bir de. kozmetik alışverişi daha çok marketler, küçük parfümeriler ve pasajlarla sınırlıydı. süslü ve bakımlı olan o zaman da elbette öyleydi, ama bugünki alternatif ve çeşidin 10'da 1'i bile o zaman yoktu. insanların geneliyse yek diğerine karşı daha düşünceli, daha duyarlı, onurlu ve gururluydu.
tam da bu nedenle bugün bazı şeyler, sergilenen kimi tutumlar bana anlaşılmaz ve affedilmez geliyor. inanılmaz bencil, çıkarcı, şımarık, ne oldum delisi, bananeci, rahat, geniş, konformist, duyarsız insanların sayısı çok arttı gibime geliyor. ve bu da ne uğruna, 300 tane alternatifi olan -ve olmasa bile fark etmemesi gereken- 5 paralık bir maskara uğruna.
şu an mevcut en pahalı fondöten ne, (gbkz: la prairie) mi, 500 kat la prairie bile bu kusuru kapatamaz, 550 liralık en niş parfüm bile bu kokuyu örtemez.
bu kadar, derin bir esefle arz ederim.