1.
Tam adı Winter on Fire : Ukraine's Fight for Freedom olan 2013 - 2014 yıllarında başta barışçıl öğrenci hareketi olarak başlayan sonra da bütün ülke geneline yayılan ve 93 gün süren bir ayaklanma hareketini anlatan 2015 yılı netflix yapımı Oscar' a aday gösterilmiş imdb' si 8.5 olan bir belgesel.
----spoiler----
Soğuk havayı, karı umursamadan; Berkut güçlerinin uyguladığı şiddete aldırmadan , Yanukovich'in Rusya yanlısı tutumu ve AB üyesi olmayı reddeden siyasi uygulamalarına karşı halkın özgürlükleri için yaptıkları başkaldırıyı anlatıyor.
Belgeseli boğazım düğüm, gözlerim yaşlı izledim. İnsan izlerken Gezi Direnişi ile olan benzerlikleri düşünmeden , kıyaslamadan edemiyor.
Mağdur olan, ezilen hep halk oluyor ve koltuk sevdası sürüp gidiyor.Belgeseli izlerken Ukrayna halkının bu kararlılığına, kendilerine olan inançlarına hem imrendim hemde gurur duydum.
Halkın şiddetlere, saldırılara karşı koyuşuna daha fazla direnemeyen Yanukovich bir sabah uçağı ile kaçarak yeni hükümet için seçim yolunu açmasına o kadar geçen kanlı, çatışmalı süreci anlatıyor.
Fakat bu olaylarda 125 kişi öldürüldü ve hala 65 kişi kayıp. devam eden aylarda yeni hükümet AB ile anlaşmayı imzaladı.bu olaylar sonucunda Rusya yanlısı olan Yanukovich'e Putin sığınma hakkı verdi.Rusya'nın bu ayrıştırıcı tutumu devam etti ve özel güçlerini öne sürerek Kırım'ı işgal etti ve şiddetli bir savaşın başlamasına ve binlerce insanın ölümüne neden oldu.
----spoiler----
100 yıl 50 yıl önce ve bizim coğrafyamızdan çok uzaklarda olan bir olay değil 2 sene önce burnumuzun dibinde yaşananları anlamak, öğrenmek için izleyin izlettirin
2.
Burnumuzun dibindeki Ukrayna'da bundan kısa süre önce yaşanan bir hareketi anlatan Netflix belgeseli.
~Spoiler içerir.~
Ukrayna'da Rus yanlısı Başbakan Yanukoviç'in seçilmesinin ardından seçime şaibe karıştığı için iptal edilmesi istendi. Seçim iptal edildi. Ancak kısa bir süre sonra tekrar Yanukoviç başa geldi. Başa gelirken vadettiği şey Ukrayna'nın Ab ile ticaret anlaşmasını imzalamasını sağlamaktı. Ancak anlaşmaya çok yaklaşmışken imza atmayı reddetti. Bunun sonucunda halk başkent Kiev'in meydanına döküldü ve başta barışçıl olan eylem, 'polis halkın yanında.' sloganı atan insanların inancına rağmen polis şiddeti ile ateşlendi ve mevcut hükümeti devirme, devrim özelliğine büründü. Ukrayna'nın Ab'ye yaklaşmaması Rusya'ya yaklaşması demekti. Bu da bağımsızlığını 1991'de SSCB'nin dağılmasıyla kazanan Ukrayna'nın geri gitmesine sebep olurdu. Halkın istediği medeni bir şekilde yaşayabilmekti. Bizim Eurovision'dan tanıdığımız Ukraynalı şarkıcı Ruslana'nın da meydanda yaptığı grev çağrısından sonra Ukrayna halkı hükümete hareket şansı vermemek için ayaklandı. Halk o gün öğrencilere yapılanın herkese yapılabileceğinin farkındaydı. Birlikte güçlü olduklarının da farkındalardı. Özgürlük ve İnsanlık onurundan mahrum kalmamak için politikayla ilgili hiç bilgisi olmayan insanlar bile farklı yerlerden gelerek başkent meydanındaki protesto gösterilerine/mitinglere katıldılar. Devlet dairelerini ele geçirmeye çalıştılar. Kiev Devlet İdare Binası'nı ele geçirmeyi başardılar da. 'Herkes bizi duyana kadar.' felsefesiyle hareket edip kış soğuğunda meydana çadırlar kurmaya başladılar. Bütün dinlerin temsilcileri halka destek vermek amacıyla ellerindeki imkanları kullandılar.(gizlinot: Manastırda çan çalmak vs.) 11 Aralık gecesi polis bir şey yapamadı ve halkın birlik gücünü gördü. Halk ordusu oluşturuldu. Bütün bunlar olurken Yanukoviç Rusya ile anlaşma yaparak Ukrayna'yı Ab'den daha da uzaklaştırdı. Ukrayna yeni yıla(gizlinot: 2014'e) meydanda girdi. Meclisten tamamen keyfi düzenlemelerle geçen kanunlara inat halk tepkisini yasaklarla dalga geçerek gösterdi. Bütün bunlar sırasında muhalefet liderleri kayda değer bir şey yapmadı. Çatışmalar devam etti. İnsanlar hala bu işin barışçıl şekilde çözüleceğine inanıyordu. Ama parlamento binasına ulaşmaya çalıştıklarında tekrar saldırıya uğradılar.
~Daha da spoiler~
Sonunda ne mi oldu? Yanukoviç kuyruğunu kıstırdı ve kaçtı. Halk kazandı. En azından bulundukları bölgede.
~Spoiler sonu~
Direniş, devrim korkulacak şeyler değildir. Size ait olanı korumak, geleceğe güzel bir şeyler bırakmak önemlidir. Bunu 29 Ekim'de, Cumhuriyetin ilanı olan günde izlemek benim için güzel oldu. Ülkemiz de bir devrim sayesinde Cumhuriyet rejimine sahip. Ben etkilendim. İzlemenizi tavsiye ederim. Bir gün olur da Kiev'e gitme şansım olursa direnişte ölenler anısına meydana çiçek bırakmak isterim. Daha güzel bir gelecek, insanca yaşam için savaşan herkes için.