yurtta kalmak

1. 3 yıldır deneyimlediğim şey. hem güzel yanları var hem de zor yanları var.

oda arkadaşlarınız iyiyse o odada huzurlu yaşarsınız ama biriyle bile aranızda gerginlik varsa huzursuz olursunuz yaptığı şeyler gözünüze batar.

yurtta yemek olayı çok zor en azından benim yurdumda öyle. diyabet hastasıyım kendime uygun tek bir yemek yok. yemekler aşırı yağlı.

temizlik olayı, ben titizim. dolabımın düzeni yıllardır asla değişmedi. komidinim de nitekim öyle. yatağımı asla dağınık göremezler. durup durup ranzanın tozunu alırım. bu benim şahsi takıntım.

banyo/tuvalet olayı rezalet. evinde olsa yapamayacağı şeyi yurtta yapan bir dolu kız var. bütün saçlar lavaboya atılmış, sifonu çekilmemiş tuvaletler, pis pedlerin kabinlere yapıştırılması... midem bulandı yazarken (gbkz: swh ) kusura bakmayın kızlar ya.

sular kesilirse s*çtınız demektir.

ben oda arkadaşlarımı seviyorum. mutlaka her hafta bir şeyler yaparız. aklıma gelmişken anlatayım biz pazartesi günü markete gittik yiyecek almaya, salam aldık. bu salam salı günü bitmişti 3 kişi koca salamı bitirdik (gbkz: swh ) dün kadıköyü gezdik birlikte. önceki hafta Beşiktaş pasajı.

bizim yurdun sokağında trend-tshop-a101-bim-show market-şok var. haftalık bunları gezme rutinlerimiz vardır mesela.

masa muhabbetleri çok olur. masada çerez,cips,çay,kola, meyve ne ararsanız olur.

en eğlencelisi gece muhabbetleridir ama. herkes yatağındadır bir başlarsınız gırgıra odada kahkahalar kopar.

bir de ben devlet yurdunda kalıyorum. kızlar eğer imkanınız varsa aynı renk çarşaf bulup bence kendi çarşafınızı kullanın. istedikleri kadar yıkasınlar bana temiz gelemiyor nedense.

ayrıca ben lisedeyken üniversiteye gelmeden yurtta kız kavgası olcak saç baş girişcekler falan diye korkardım ama 3 yıldır hiç kavgaya denk gelmedim.

ben oda arkadaşlarıma güvenirim ama devlet yurdunda kapılarda kilit olmadığı için siz odada yokken biri gelebilir odanıza. hırsızlığa karşı yanınızda çok para bulundurmayın. banka/kredi kartları her yerde geçiyor nasılsa.

biraz uzun oldu ama yurtta yaşamanın ayrı bir eğlencesi var gerçekten.

(yazar: catfloydi ) uktesi

2. dünya'nın en korkunç şeyi değildir, yaşanması gereken bir tecrübedir. oda arkadaşlarıyla gereksiz samimiliğe girişilmemelidir. insanlarla samimiyet kurmadan önce bir süre dışarıdan gözlem yapmak faideli olacaktır. yurtta en büyük problem her zaman insanlarla çıkar. oda arkadaşınız veya arkadaşlarınızla bir takım kuralları önceden koyun, sınırlarınızı bilin ve aşmayın.

örneğin odaya ayrı terlik kullanmak istiyorum.

sabah kalktığında hava aydınlanmadıysa gece lambasıyla hazırlanmanı istiyorum.

gece şu saatten sonra gürültü olmasın istiyorum şeklinde taleplerinizi açık ve net ifade etmeniz yararınıza olacaktır.

ve nemrut olun, biraz nemrutluktan kimseye zarar gelmez.

3. İki yıldır kyk yurdunda kalıyorum. Ben de gereksiz samimiyete girilmemesi taraftarıyım. Oda arkadaşlarınız sizin en yakın arkadaşlarınız olacak hayalleriyle gitmeyin. Orası hiç belli olmaz. İlk günden istediğiniz şeyleri azar azar belirtin ve hoşunuza gitmeyen bir şey olursa sakın sessiz kalmayın. Aman karşıdaki üzülür diye rahatsız olduğunuz şeyleri dile getirmekten çekinmeyin. Her türlü insanı tanıyabileceğiniz bir ortam yurt ortamı. Garip garip insanlara denk geleceksiniz iletişimde bulunmak zorunda kalacaksınız, yavaş yavaş umursamamayı öğrenmeniz lazım. Değerli eşyalarınızı da ortada bırakmayın, ne olur ne olmaz. Kyk görevlileri de genelde biraz ters oluyorlar, çok anlayış beklemeyin yani. Biraz sosyalleşmeye çalışın çünkü dediğim gibi her türden insan var ve size bir şeyler katabilecek insanlarla da tanışabilirsiniz. Yemek sırasında falan insanlarla muhabbete girmeye çalışın. Aklıma başka bir şeyler daha gelirse editlerim, umarım herkes için en iyisi olur :)

4. çok güzel dostluklar edinebileceğiniz gibi karşınıza kötü karakterli insanların da çıkabileceği bir ortam. her çeşit insana rastlamak mümkün çünkü. mesela bizim odada garip bir arkadaş vardı. geceleri çığlık falan atıyordu hatta o gittikten sonra onun yatağı bayağı bir süre boş kalmıştı lanetli olduğunu düşünüyorduk kimse oturmuyordu bile asdasıf. sizin yapacağınız tek şey ilk başta herkese temkinli yaklaşmak olacaktır. dolaplarınızı yemekhaneye inerken bile kilitlemenizi öneririm özellikle bilgisayarınız vs varsa hırsızlık olayları da yaşanabiliyor çünkü.

genelde yemekhane yemekleri rezalettir. genelde dışarıda yemek yiyeceksiniz bunu not edin. benim önerim okulunuz 4-5 yıl sürecekse ve ilk başta yurda kaydolduysanız acele etmeden kafanıza uyabilecek birini bulduğunuzda imkanınız varsa birlikte eve çıkmanız olacaktır. ama tabii ilk 1-2 yıl can ciğer arkadaş olup sonradan kedi köpek gibi didişen çok arkadaş gördüm. arkadaş seçimini kesinlikle iyi yapın. ancak okulunuz 2 yıl ise ve kafanıza yatan bir ev arkadaşı bulamadıysanız sıkın dişinizi. 2 yıl da tahammül edilemeyecek bir yer değil.

bu arada kızlar falan değil de ben en çok problemi yurt yönetimi ile yaşıyordum. kurallarla kısıtlanmayı pek sevmiyorum sanırım ondan.

5. üniversitenin ilk 2 yılı yurtta kalmış biri olarak şimdi anlattığımda çok boktan zamanlarmış gibi anımsıyorum. bi' kere yurt işletmecileri türkiye'de fırsattan istifade eden her birim gibi insanları soyup soğana çevirmek, paralarını sömürmek için kurgulanmış insanlar. belki ben özel yurtta kaldığım içindir bilemiyorum ama yemekler ateş pahasıydı, çamaşıra kurutucuya ayrı ayrı para ödüyorduk falan falan. çatı katında 4 kişilik odada kalıyordum ve odanın içinde tek kişilik bir oda daha vardı totalde banyo tuvaleti 5 kişi kullanıyorduk ama banyo konusunda çok az problem yaşamıştık. bizim odada özellikle sabahları aynalar paylaşılamıyordu :D tavsiye verecek olursam yurt seçimi yaparken

-merkezi bir yerde olmasına,

-mümkünse her gün en kötü ihtimalle 2-3 günde bir oda temizliği olmasına,

-ısınmasının iyi olmasına (facebook ya da foursquare gibi yerlerdeki yorum yapan kişilerle iletişime geçip net bilgi alın, kışın o süslü popişleriniz donar hasta olursunuz)

-yöneticilerinin samimiyetine

dikkat edin derim. şöyle bi bakınca yurtta başıma dünya kadar şey geldi. param çalındı defalarca, odadaki kızlarla alt kattaki kızlardan şüphelenip odanın kilidini değiştirip anahtar bastırmıştık ve girip çıkarken sürekli kilitliyorduk. meğer odanın içindeymiş hırsız. paralarınıza kredi kartlarınıza dikkat edin nerden ne geleceği belli olmuyor. bizim odadaki hırsızın babası polis annesi memurdu, bazı insanlarda hastalık şeklinde bile ortaya çıkabiliyor. sonra çamaşır esnasında kıyafetlerim kayboluyordu, bi oda arkadaşımın new balance'ları çalınmıştı ya :D gerçekten çok garip. oha şu an hatırladım sipariş üzerine gelen rujumu bile başkası imza atıp almıştı, değişik hırsızlık çeşitlerini tecrübe ettim.

sonra güvenmeyin demiyorum ama herkese 'hemencik' güvenmeyin. ben insanlara çok çabuk güvenip samimi oluyorum saçma bi şekilde hala, siz yapmayın. özellikle yurttaki 2. 3. senesinde olanlarda anlamsız bir 'demirbaş' kafası oluyor, içlerinden neler geçtiğini tahmin bile edemezsiniz bazılarının.

bunlar dışında keyfini çıkarın kızlar ya, gerçekten. her türlü bokluğuna rağmen çok taze heyecanlardı. orda uyuduğum ilk geceyi, balkonda kızlarla sarhoşluklarımızı falan hatırlıyorum da... üniversitenin ilk zamanlarında hafızanızın en derinlerine işleyecek tecrübeleri orası barındıracak. eminim çok güzel arkadaşlıklarınız olacak orda ama mümkün mertebe de yurt yaşamına alışmayın eve çıkmaya bakın derim. belli bir zamandan sonra boğmaya başlayacak ve katlanamayacaksınız çünkü. ne olursa olsun kendine özel bir alan istiyor insan. kıyafet dolabınız ayakkabı dolabınız genişleyecek sığamamaya başlayacaksınız, eşyalarına özen gösteren bir süslüyseniz daha da sinir bozabiliyor bi de.

ay bi de, çok dedikoducu yurt personelleri oluyor. bizim aşçı ve kantinci deli dehşet dedikodu yapıyordu ve başıma bela olmuştu. o kadınların hayatlarındaki tek eğlence sizsiniz, aksiyon arayışlarını sizin hikayeleriniz üzerinden sağlıyorlar onların ağzına malzeme vermeyin. yüz vermemek gerekiyor bazılarına, tatlı olanlar kendilerini belli ediyor zaten.

neyse hepinize iyi eğlenceler diyorum. alt katta yatanlar uyanırken başınıza dikkat edin. yerleşik bir tahta şişliği oluşmasın :D

6. gerilme (yazar: elapinar) dolduralım:)

ben kendi üniversiteme ait yurtta kalıyorum dolayısıyla yurt şartları hakkında çok konuşmayacağım zira iki aynı kuruma ait iki yurt bile farklı olabiliyor.öncelikle benim yurtta kalma sebebim okulun içinde olması sebebiyle ulaşım sorunumun olmaması ve uyuyabilmek<3 bu yüzden yurtta kalacak olanların yurtla okul arasındaki ulaşım ağını çok iyi öğrenmelerini olabilecek en hızlı ve en ucuz yolu tercih etmelerini tavsiye ederim.ulaşım ücreti önemli eğer öğrenci indirimi varsa yaşadığınız şehirde onu da ayarlayın.

sevdiğimiz insanlarla bile yaşamak zorken hiç tanımadığımız insanlarla kalmak daha zordur ama empati de yapabilin neticede o da sizi tanımıyor. ters ve asabi bi portre çizmeyin ama istekleriniz hakkında net olun,kavgacı bi yapınız olmasın ama sizin için zaruri olan durumları açıkladığınızdan emin olun.yeni gelenler ilk günler biraz mutsuz olabilir ailesinden ilk kez ayrılıyorsa özellikle anlayışlı olmaya çalışın ilk günlerdeki hali her zamanki tavrı değil insanların çoğunlukla bi süre sonra kaynaşınca eğlenceli yanlarını da göreceksinizdir.

gece hasta olsanız bi şeye ihtiyacınız olsa ilk olarak oda arkadaşlarınıza başvuracaksınız iyi ilişkiler kurmaya birbirinizin ihtiyaçlarını gidermeye çalışın ama bence çok samimi de olmayın yaşadığınız en ufak anlaşmazlık sürekli birbirinizi gördüğünüzden dolayı sizi çok rahatsız edecektir.seviyeli ilişki kurmak çok önemli.

yalnız yaşamanın getirdiği kendine yetme durumuna bir an önce adapte olmaya çalışın gerekli ödemelerinizi ertelemeyin,yurt ücretini elinize para geçer geçmez yatırıp aradan çıkarın.ay sonunda paralar sıfırlanıyor :(

ilk anda bir nevresim takımı götürebilirsiniz ama yedeğini de daha sonra ayarlamaya çalışın acil durumlarda çok önemli bi ayrıntı bu.

artık yalnız yaşadığınız için ürünlerinizin bitme süresi uzun olacaktık stok yapmayı falan düşünmeyin sahip olduğunuz kısıtlı alanı iyi değerlendirmeye çalışın.

ütü,çamaşır yıkama gibi işleri boş bulduğunuz ilk anda halledin biriktirmeyin sonra bi sabah hayatınızda ilk kez giyecek bi şey bulamadığınız oluyor.

ışıktan rahatsız olabiliyorsanız göz bandınızı çantanıza mutlaka koyun herkes aynı anda uyumak istemeyebiliyor.

yemek yapmayı öğrenin en azından temel şeyleri halledebilin böylece hem sağlıklı hem ucuza beslenebilirsiniz zira yemekhanelerin yemekleri pek iyi olmazken dışarıdan söylemek de çok pahalıya mal oluyor.

yurttaki ders çalışma imkanlarını öğrenin ve kullanın oda da sınav zamanı değilse ders çalışmak pek mümkün olmuyor arkadaşlarınız saygısız olacağından değil de osmanlı yükseliş devrini çalışırken kendinizi bi anda orlando'nun penisini konuşurken bulabilirsiniz.

ilk anda zaruri ihtiyaçlar;terlik,nevresim takımı,şampuan,küçük sabun,havlu/bornoz,birkaç askı,göz bandı,banyo çantası(dişmacunu,fırçası,tırnak makası,tarak),ütüye ihtiyaç duymayan birkaç tişört ve pantolon,düzenli kullandığınız ilaçlar ve normalde kullandığınız bir kutu ağrı kesici,daha zaman olsa da küçük bi paket ped

şimdilik ilk aklıma gelenler bunlar başka bi şey olursa eklerim destanıma.korkmayın yurt öcü değildir bağzı oda arkadaşları öcüdür aman öcü olmayın.

7. 2 yıl özel yurtta kaldım. Benim genel problemim yurttakı kızlarlaydı. Özellikle ses konusu, gece 1 olmuş ertesi gün sınavım var uyumaya çalışıyorum, bunlar 10 kişi toplanmış kahkahalar çığlıklar, tabiki gittim uyardım. O gün utanıp dağılmışlardı ama normalde cidden utanmıyolardı aksine daha çok yapıyorlardı ve yurt yönetimi de tabiki bu konuyu umursamıyordu.Yemek eh yani idare ederdi. Katta ortak banyo tuvalet vardı.Banyoda iç çamaşarını mı unutanlar kirli pedini mi bırakanlar dersiniz neler neler..temizlikçi abla izinli olduğu günler o tuvaletin hali zaten berbat olurdu, tuvaletteki çöp kutusu taşardı, artık yerlere atıyordu insanlar.Oda arkadaşı konusunda samimi olmamak lazım, resmiyet olsun mutlaka. Samimi olunca bazı insanlar istedikleri her şeyi yapabileceklerini falan düşünüyorlar. Bi de ben odaya ortak bir şey alınmama taraftarıyım. Suyum, dolaptaki yiyeceklerim, tuvalet kagıdım vb. hep ayrıydı. Böylece olası bi para muhabbetini önlemiş oluyorsunuz.Odadaki arkadaşımla hiçbir problemim yoktu, birbirimize baya rahat ettirmiştik.Sabah aynalarda sıra olurdu. Karşı odadaki kız her sabah ortak aynada boya badana yapıyordu, o makyajı odada el aynasıyla falan yapmak lazım bence.Ses konusuna tekrar değinecek olursam ben bi süreden sonra alıştım sese sayelerınde, seste verimli ders calışabilir hale gelmiştim. Kısacası bağışıklık kazandım.Bir de yurt yönetimi çok dedikoducu oluyor onlara dikkat etmek lazım:)Ben hep olumsuz seylerden bahsettim ama olumlu taraflarıda var.en önemlisi arkadaş kazanıyorsunuz. Geceleri terasta muhabbet ederdık, dedikodu yapardık baya eglenceliydi. Bazen yurda gizlice içki sokuyoduk, gece terasta içiyorduk:d Çevre için ilk yıl yurt baya avantaj oluyor..Ama 2 yıldan fazla kalmayın bayıyor bir süreden sonra. Arkadaş bulup eve çıkmaya bakın. Tabi evde de ev arkadaşıyla sıkıntı yaşayan çok ama kendi odanız var ya odanızda yalnızsınız mükemmel bir şey bu.

Edit:imla.

8. Üniversitenin ilk yılı özel bi yurtta tek kişilik odada kaldım. En fazla 7-8 metrekare minicik bi odayı 1+1 ev fiyatına verdikleri için çamaşır, ütü parası ödenmiyordu. Yemekler ise orta şeker ama yine de pahalıydı. Sadece kahvaltı veriyorlardı ücretsiz olarak. 7 kişi içinse 1 banyo ve 2 tuvalet vardı. Tuvaletin birine neredeyse kimse gitmediği için sadece ben kullanıyordum ve o konuda da şanslıydım açıkçası. Temizlik konusu da vasat olduğu için ortada ne zaman elektrik süpürgesini bulsam odamı süpürüyordum. Benim gittiğim yurt yönetim açısından zayıf olduğu için çalışanlar kafasına göre takılıyordu. Yurt ortamını aramadım sadece oturup hep beraber aşkı memnu izlemek zevkliydi. Onun dışında akşam arkadaşımın odasında takılırdım. Sonra da eve çıktım ve rahat ettim. Her şeyi aynı mekanda yapmayı sevmiyorum pek.

2. Yurt maceram ise almanya'da erasmus sayesinde oldu. Bu sefer oda kocaman(gizlinot: 20 m2 yada daha büyük) ama eşya çok az vardı. Hatta ilk 2 hafta perdem bile yoktu ahsjsk. Sonra ikea, gurbetçi dostlar ve sokağa eşya bırakan yüreği kocaman Almanlar sponsorluğunda güzel bi Odam oldu. Her dairede 4 oda 2 banyo olduğu için iyiydi ama temizlik tamamen bize aitti. Kapı kapanma gibi saçmalıklar hatta sizi kontrol eden bi görevli bile yoktu(gizlinot: yetişkin olmak). Oradaki ortamı ise kesinlikle arıyorum. Akşam çıkıp partilere gitmeyi(gizlinot: saat 1.30a kadar otobüs vardı), yemekler yapıp birlikte yemeyi, içmeyi çok özledim.

Türkiye'deki her şey gibi yurtlar da tırt. Bi an önce eve çıkmaya bakın derim ben.

9. şu başlığa gittim geldim, gittim geldim..

dört seneyi toparlayıp yazmak oldukça zor..

hacettepe'nin yurtlarının çıkması için torpil gerektiğini bilmeksizin baş vurup, çıkmayınca şok olup, özel yurt arayışına girmiştik.

sıhhıye kampüsünün arkasında özel fırat kız öğrenci yurdu diye bir yer vardı, daha önce postayla broşürü gelmişti. kalktım gittim, ama adres tarifini cebeci metro istasyonuna göre vermişler, indik metrodan arka sokaklardaki pavyonların önünden doğru yürüyoruz "allahım bu nasıl yurt" derken meğer kurtuluş metrodan çıksak çok daha hızlı ve olaysız varırmışız bunu öğrendik.

neyse yurda kaydı yaptırdık 4 kişilk odaya yerleştik, tavşan uykusuna sahip ben ışıkta uyuyamaz, seste uyuyamaz, biri odaya girse çıksa uyuyamaz! 4 kişilik oda senin neyine! kaldı ki ankara üniversitesinin dersleri genelde daha insani saatlerdeyken hacettepe'ninki hep sabahın 9'unda olurdu. e 75 dakikalık yol gidilecek beytepeye ikaruslarla! her sabah 7'de kalkıyorum lisedeki gibi..

ilk odada yapamadım, oda değiştirdim.. hala görüştüğüm, iki kişilik odaya geçtiğinde hüngür şakır ağladığım arkadaşımla o zaman tanışmıştım.

gene hala görüştüğüm ve çok ama çok sevdiğim bir diğer arkadaşımla da regl sancısı çekerken beni alıp kendi odasına götürüp, kendi yatağına yatırıp sıcak su torbası, ağrı kesici falan bulmaya koştururken tanıştım..

yurt sahibi bir sapıktı, yurt müdüremize sarkar, parfümü çalınan kıza "parfüm kullanma ablacım senin kokun daha güzel" falan derdi, 4 senede benim kadar yurt sahibiyle kavga eden olmamıştır ama gene de güzeldi..

her sene annemlerle kavga ederdim eve çıkıcam diye ama yurt arkadaşlıkları falan bambaşka ya..

yurtta kalacak süslülere en önemli önerim, ailenizin sizin her şeyinizden haberi olsun. öyle olunca yurt müdürü ya da sahibi sizi hiç bir şeyle tehdit edemiyor.

yurt sahibi bir kez bana "pek süslü sayılmam, senin sevgilin seni kapıya kadar bırakıyor, onun geldiği günler bazen yurtta kalmıyorsun bak biz bunları sineye çekiyoruz.." diye bir cümleye başlamıştı ki tamamlamasına izin vermedim; "cengiz abi, benim sevgilimle ne yaptığım benden başka kimseyi ilgilendirmez, evci çıktığımız her günden ailelerimizin haberi oluyor, dolayısıyla sana hesap verecek değilim, ahlak bekçiliği yapma, benim her adımımdan ailemin haberi var!" restini çekmiştim..

ha bu manyağa rağmen neden dört sene aynı yurtta kaldım, lokasyon, ücret, arkadaşlar ^_^

10. türkiye'deki devlet yurtları akademik eğitim gören, %90'i reşit olmuş yetişkinlerin barınma ihtiyacını karşılayan kurumlar değil de yatılı lise gibi görüldüğünden zor bir tecrübe olsa gerek. hala öyle mi bilmiyorum ama bizim zamanımızda gece bilmem kaçtan sonra gelenlerin, mazeretsiz üst üste birkaç gün giriş yapmamış olanların filan ailelerine "sizin kadın midir kız midir bilemediğimiz evladınız yine dışarıda kaldı, arz ederiz" diye mektuplar gidiyordu. umarım artık yoktur böyle uygulamalar diyorum.