yves rocher günlük roll on

1. yves rocher e bayılırım fakat koltukaltlarıma alerji yaptı.

2. Kokusu ilk kullanımda enfes olan yeşil çaylısını almıştım ben, ambalajı da çok tatlı ve hafifti, çok pratik gelmişti. Ve fakat takip eden bir hafta hayatımda en hızlı şekilde kötü koktuğum zamanlardır. Akşamında bozulmuş et kokusu geliyordu koltukaltımdan ve koku o kadar kötüydü ki roll-on'u suçlayamadım uzun süre, roll on nasıl böyle koku yapabilir diye.

Koku aklıma gelince ürperti geldi. İşlevli olmasını da çok isterdim ama Diğer kokuları denemedim bundan sonra tabii.

3. Hiçbir işe yaramayan roll on, kokutmak dışında. Alüminyum yok diye aldım ama almaz olaydım. Yeşil çaylısı bendeki, normalde bayılırım yeşil çaylı şeylere ama bu çok kötü kokuyor. Kendi koktuğu yetmeyip acayip de ter kokutuyor. Kurumak bilmiyor. Neyse ki yves rocher kartımdaki puanla almıştım. Para versem buna üzülürdüm.

Edit: bu saçma şeyin leke yaptığını söylemeyi unuttum.

4. roll onları böyle ot gibi, sebze gibi kokan marka. halbuki biraz çiçeksi olması gerekmez miydi?

5. benim için tam anlamıyla hayal kırıklığı olan bir üründür. bitkisel, doğal bilmem ne diye gidip aldım 2 tane. ikisinde de ürünün yabancı dildeki etiketinin üstüne türkçe etiket yapıştırılmış. o türkçe etikette tamamen doğal içerikten bahsediliyor. alttaki orijinal etikette ise alüminyum bilmemne var. bir daha asla almayacağım üründür kendileri.

6. Çeşidine göre değişiyormu bilmiyorum ama içinde alüminyum barındırmadığı için tercih ettiğim roll on.

Türkçe etiketin altına da baktım alüminyum yok. Hatta üzerinde kocaman yazıyor. Tabi bu bana hediye gelmişti. Ama artık alüminyum meselesine dikkat ettiğimden bitince bundan alayım demiştim. Görsele eklenenlerin hiç birinin üzerinde alüminyumsuz olduğu yazmıyor. Tekrar alırken dikkatli alayım bari. Gördüğüm iyi oldu.

Etkisi üzerine konuşacak olursak ta tabi alüminyumlu olanlar kadar başarılı değil. Ama bana yetiyor.

7. ben lavantalı olanını almıştım. sürdüğüm ilk gün hastanede üstümü değiştirirken bir de baktım ki mavi kazağıma sanki çamaşır suyu sıçramış gibi lekeler yapmış. anında attım. onun dışında çabuk kurumaması da bir eksi ama terlemeyi önlüyor. güzelim kazağın gitmesiyle kaldım ortada.

8. Tam hatırlamıyorum adını ama en hafif kokulusunu almıştım.Bunun yanı sıra bana yaz sıcaklarında pek etkili gelmedi.Koltuk altlarımda hiç kuruluk hissetmedim.Hemen de bitti.

9. Pembe kapaklı olanı kullandım. İhtiyacımı karşılamayı başaramadı. Zaten koruma özelliği yok, kokusu bi garip, bir de beyaz beyaz leke yaptı içime giydiğim atletlerde. Bunun yerine içeriği temiz bir sürü deodorant var piyasada. Ya tamamen kokusuz ya da çok ferah kokan deodorant iyi oluyor. Garip ot gibi kokanı pek tercihim değil.

10. (link: http://www.suslusozluk.net/b/sebamed-balsam-deodorant sebamed balsam deodorant)ı kullanıp memnun kalmayınca bir şans vereyim dedim.vermez olaydım.sürdükten iki saat sonra bile yapış yapış hissi gitmedi.acayip rahatsız etti.birkaç kez daha denedim ama hep aynı sonuç.