zayıf insanların kilolu insanlara karşı olan acımasızlığı

1. Bunu yapabilen zihniyete insan demek istemiyorum gerçekten. Etrafımda o kadar çok var ki bu tiplerden. "Iyy görüntü kirliliği" "Azcık boğazını tutsun şu haline bak"

Sen dünyanın sekizinci harikası mısın, kusursuz mu yaratılmışsın? İlla kilolu diye dünyaları yemesi gerekmez bir rahatsızlık olabilir, ilaç kullanmak zorunda olabilir. Hadi diyelim ki çok yiyor bu da kimseyi ilgilendirmez. Kilonun zararlı bir şey olduğunu artık bilmeyen yok. Bu konuda gerekli uyarıların yapılması da güzel bir şey ama insanca olduğu müddetçe.

My mad fat diary dizisine başlık açılmış çok güzel olmuş. İskeletor gibi dolanıp da etrafına acımasız eleştiriler savuran kafasızlar bu diziyi bir bölüm dahi olsa izlesin de karşılarındakine neler hissettiklerini bir anlamaya çalışsın. Alabilirse kafaları

2. hakettikleri içindir.

166 boyunda, 45 kiloyum ve artık şişman insanların ikiyüzlülüklerinden sıkıldım.

-ayh cnm ben istesem kilo veririm ama istemiyorum.....

-bnc zayıflık çok kötü bişiiiiiii..... yakışmıyor........

-tabiki de çok yemiyorum, ilaçtan.

he yavrum he sen istesen dünyayı yerinden oynatırsın, zayıflık da çok çirkin bir şey. bütün mankenler çok çirkin :/ yaşasın leğen popolar, pelikan gıdılar! ah bu arada 6 senedir kortizonlu ilaç kullanıyorum :')

gelirler senin zayıflığınla dalga geçerler, ıy iğrenç duruyor bacakların derler dönüp sen de onlarla dalga geçtiğinde ağlarlar -.-'

sonra da acıtasyon..... gelsin sen benim ne hissettiğimi biliyor musunlar gitsin insanların dış görünüşüyle dalga geçilmezler.

hayatım sen yapıyorsun ama? çok uzağa gitmeyin gelip beni eleştiren insan (?) iskeletor diyip kendi eleştirdiği şeyi yapmış. (no:27221)

beni böyle siz yaptınız dostlar.

(link: https://www.youtube.com/watch?v=kYvOD1ZIFD8 why are you so skinny)

3. şunun şuna, bunun buna acımasızlığı değil de, insanların genel olarak acımasızlığı ve sevgi, saygı eksiklikleridir. yoksa bir insanın dış görünüşüyle canlarını acıtmaya çalışacak karakterdeki kişiler, zayıflasanız da başka bir özelliğinizden vurmaya çalışacak, dert etmeyin. değil kilo gibi biraz daha kişinin nefsine bağlı bir konuda acımasızlık yapmak, insanın doğuştan gelen özelliklerini dahi acımasızca eleştirenler var, uzun boylular şöyle, kısalar da şöyle, şunun ağzı-burnu çok çirkin, büyük göğüs çok şöyle duruyor, küçük göğüs de ıyy erkek gibi' gibi., 'yaratılanı' eleştirmeye bile meraklı insanlar, bence cesaret. (gizlinot: swh)

zayıf insanların kilolu insanlara acımasızlığından çok, normal/kilolu insanların zayıf insanlara bakarak 'kemik gibi / erkek vücudu gibi / iskelet gibi / ayyyy bence bu kadarı da çok çirkin görünüyor ' muhabbetlerine tanık oluyorum ben bir de, oysa kilo fazlalığı olan bir arkadaşa kırıcı yorumlar yapmak ne kadar acımasızsa, zayıf birine bu tarz şeyler söylemek de öyle. saygı beklerken saygı göstermeyi de unutmamak lazım. tek ihtiyacımız olan biraz sevgi, kendimizi karşımızdakinin yerine koyabilmek, yıkıcı değil yapıcı olmaya çalışmak. evet çok zayıf olmak da, çok kilolu olmak da sağlıklı olmayabilir, ancak hadi dürüst olalım, kim böyle yorumlar yaparken karşısındakinin sağlığını düşündüğü için yapıyor ki? belki arkadaşlarınıza, ailenize, o kadar. gerisi sizi kırarak kendini 'iyi' hissetmeye çalışanlar, ki kendini seven, kendi hayatından memnun olan birinin başkalarını üzmek için can atacağına da inanmıyorum ben.

nasıl olmak istiyorsanız öyle olun, dünyaya herkesi memnun etmeye gelmediniz. hiçbir kiloda herkes 'çok iyisin' demeyecek, bu kiloda değil her konuda böyle. güzel canınızı böyle şeylerle sıkmayın süslüler, hayatta can sıkılacak o kadar fazla şey var ki, umarım kimse yaşamaz ancak yaşarsanız böyle gerçekten minik şeylere üzülmenin, sinirlenmenin ne kadar gereksiz olduğunu göreceksiniz, hayatın tadını çıkarın. (gizlinot: herkesi kucaklayan smiley)

4. dış görünüşü yüzünden birini yargılayan insanı ezik buluyorum efendim. kısa ve net. kilo vermek sadece istemekle olan bir şey değil. genetikle de ilgisi var. ha verilemez mi verilir. televizyonda ne örneklerini görüyoruz. ama kişi bu şekilde mutluysa kime ne? belki öyle seviyor kendini?

5. Benim gördüğüm bir çeşidi de şöyledir, gayet düzgün fizikli, kilo alacak diye odu kopan bir kadın etrafındakilere "bence kilo hic önemli degil , hic dert etmeyin yhaa" diye artistlenir. Kendisi iki kilo alsa ama ortalığı kırar geçirir ben çok kilo aldım diye. Ya deli oluyorum öyle bir ahkam kesiyor ki sanki kendisiyle barışık amaan dünya umurunda değil. Hayır bir de yaninda biraz kilolu biri eğer yakinirsa " ay Bebeyim olur mu sacmalama" der. Ya motive etsene arkadaşını, dinlesene derdini. Allahım bak sinirden anlatım bütünlüğü denen bir şey kalmadı yemin ederim. Artist kilikliya bak ya

6. **aşağıda yazdıklarımdan sağlık sorunu nedeniyle kullandığı ilaçlardan kilo alan insanları tenzih ederim**

valla yıllardır bunun tam tarsine maruz kalıyorum. ben genetik olarak kilo almaya müsait değilim. annemde, kardeşimde de bu durum böyle. 1,64 boyum ve ince kemik yapımla hep 34 beden oldum. bebekliğimden beri aburcubur yemeği sevmem, karadenizliyim diye sebze ağırlıklı yemeği severim, yıllardır aksatmadan pilatesimi yaparım. bunlar da zayıf + fit olmamda bir etken tabi.

ha yine de insanlar laf etmiyorlar mı? ediyorlar tabi. kendilerinde başta kansızlık olmak üzere türlü vitamin eksiklikleri veya dengesiz beslenme yüzünden, paso diyete başlayıp bir türlü iradelerine sahip çıkamadıkları boza boza metabolizmalarının içine ettikleri için türlü sağlık sorunu varken ben sırf zayıfım yada kendileri kadar kilolu değilim diye sağlıksız yaftası yerim, zayıf kalma kaygım olduğu için yemek yemediğim açıkça ima edilir, pilateste 'aaa sen zaten çok zayıfsın neden geliyorsun ki' sorusuna muhattab kalırım, vs., vs. (gizlinot: salak pilates yapıp zayıflıyacağını sanıyor. başladığımdan beri bir gram kilo vermedim)

her şeyden önemlisi sağlıklı olmak. ben genlerim sayesinde kilo almıyorum belki ama sağlıklı yaşamak için gerçekten çaba sarf ediyorum. babamin tarafında istisnasız herkes, annemin tarafında da dayım diyabetik. çok büyük bir ihtimalle hayatımın bir noktasından sonra ben de diyabetik olacağım ve elimden geldiğince ben bu noktayı geciktirmeye çalışıyorum.

ben ileriye dönük bu kadar bilinçli hareket ederken salak sulak insanların çıkıp bana sırf hasetlerinden imalarda bulunması sinirimi bozuyor. o yüzden hor görüyorum kardeşim!

ben kalkıp 'aa senden korkuyorum birazdan beni de yemeğe başlayacak mısın?' yada 'daha biraz önce kahve içtin ve mozaik pasta yedin şimdi ne burger kingi? dünyaları ye istersen' yada 'neden mi pilatese geliyorum? senin gibi olmamak için' yada 'yuh birazda diğer insanlara kalsın' demiyorsam kilolu insanlara edebimden demiyorum, kırmamak adına demiyorum. ama nedense kilolu insanlar zayıflara her türlü imanın telif haklarını elinde tutuyorlar.

acımıyorum kardeşim, anlayış da göstermiyorum.

7. (yazar: kagitsurat) 'a katılıyorum zayıflıktan dolayı kilolu insanların sürekli laf sokmalarına maruz kalıyorum.Ama bugüne kadar kimseyi kilosu fazla diye eleştirmedim,incitmedim,lafını dahi etmedim.Ama ne zaman böyle biriyle karşılaşsam acısını benden çıkarmak için çok kırıcı şeyler söylüyor (o bilekler ne lan benim bileğimin çeyreği,o bacaklar ne benim kolum kadar,senden 3 tane anca benim bacağım kalınlığında vs vs)

Çok üzülüyorum direk gözlerim doluyor moralim bozuluyor.o yüzden başlığı görünce yazmak istedim.Zayıf biriyle karşılaştığınızda rica ediyorum kilosu hakkında konuşmayın siz damarına basmazsanız bi insan sizin fazla kilolarınızı alay konusu haline getirmez diye düşünüyorum.İki tarafında bu konuda hassas olduğu belli o yüzden dikkat edilmeli. :/

8. gerçekten zayıf insanlardır.insanlıkları zayıftır.ben seni düşünüyorum ondan söylüyorum derler ama karşıdaki insanın psikolojisini hiç düşünmezler.

25 kilo vermemi sağladıkları ve psikolojimin içine ettikleri için çok teşekkür ediyorum ayrıca çevremdeki zayıf insanlara.

9. şöyle bi yazılanlara göz attım da gene iş dönmüş dolanmış kişisele dayanmış. bahsi geçen durum hiç de kişisele indirgenemeyecek kadar genel!

şöyleki;

kimin ne giyebileceğinin belirlendiği moda çevrelerinden tutun da yazılı görsel basına kadar her yer, her şey ve herkes size "zayıf ol" diyor.

çok çok sevdiğim bi iş arkadaşım var, hatunun o kadar seksi bir bedeni varki, tam kum saati, iki çocuk annesi ve artık 40'larının sonunda, ama mağazalar, modacılar ve toplum hala ondan 34 beden olmasını bekliyor.

dünya sağlık örgütü çıkıp diyor ki; şu beden kitle indeksinin altında olmak sakıncalı, paris moda haftasında 32 beden manken yasaklanıyor falan. peki kilo belirleyicileri ne yapıyor, 32 beden kıyafetlerin üzerinden etiketleri çıkarıp yerine 34 beden etiketi basıyorlar!

kısacası, kilo baskısı asla zayıfların üzerinde olmamıştır. ömrü boyunca örselenmiş insanların "ekiki çırpı" demesiyle hamileyken dahi önünüzden yemek alan isnanlarla yaşamak aynı derecede örseleyici değildir emin olun.

işin psikolojik boyutuna, blumia nevroza konusuna falan da hiç girmiyorum bakın. bu iş zannettiğiniz kadar kolay değil, insanlar diyat kamplarında öldü yahu daha ne.

10. Bunların bir de sonradan zayıflayanları vardır ki asıl acımasız olanları onlar.

Evlerden ırak.

(bkz: kilolu insanların zayıflayınca acımasızlaşması )