özlem

1. içimdeki soluk aldıkça acıyan bu dipsiz boşluğu dolduracak hiçbir şey yok, zihnimi, ruhumu ve tüm benliğimi esir alan bu duyguyla yaşamak zorundayım. sanki ölmüşüm de suretim dünyada bir o yana bir bu yana savruluyor gibi.

gözlerimi kapatıyorum sen varsın, açtığımda da sen varsın. film açıyorum izlemek için, içinde biz varız. uyuyorum rüyamda yine biz.

uyuşsam tamamen, bitki olsam, bileklerim kanasa da bir köşede ölsem sen de benle gelirsin yine değil mi sevgilim. çünkü vazgeçmek sana göre değil ya hani..

2. Gözyaşlarının tükendiği, uykunun unutulduğu, yemeklerin zehirden farksız olduğu, sadece sigaraya ve şarkılara sarılma durumudur. Birini somut olarak kaybettiğinizde hayatın olağan akışının dışında kalıp kendinizi her şeyden soyutlama durumudur. Gidene mi zor yoksa kalana mı sorusunun ete kemiğe bürünmüş halidir. 6 ay boyunca nasıl olduğunu bilememe, nerede olduğunu yalnızca tahmin edebilme ve iyi olup olmadığını yalnızca küçücük bi haberle alabilme zorunluluğudur. 

Kalbimin nasıl acıdığını, ruhumun nasıl çaresiz kaldığını, psikolojimin nasıl yorulduğunu ifade edebileceğim bir anlatım tekniği henüz gelişmedi. Korku, endişe, merak ve çokça özlem sadece. En az 6 ay boyunca beni tanımlayacak tek şey bu ögeler. 

Gitmeden önce kokusunu burnuma ve hafızama kazıyabilmek için o kadar uğraştım ki her bir hücresini öpebilmek ve her bir hücresini anımsayabilmek için verdiğim uğraşla yarışır hale geldiler. Hiçbir durum ve koşul, birini bu kadar özlememi gerektirmemeli. 

Merak etme pamuğum, tüm sabrımla ve özleminle, sonsuz sevgimle bekliyorum seni. Burnumda kokun, dudaklarımda tenin, gözlerimin önünde gülüşünle bekliyorum.

3. Son gidişimde giydiği atletini aldım. Şimdi yatağımın baş ucunda. Gece uyumadan, sabah uyanır uyanmaz koklaya koklaya gözlerimi kapıyor, açıyorum. Uzak olmanın tarifi yok. Her ayrılış sonrası çocuk gibi hıçkıra hıçkıra ağlıyorum hava alanında. Yanındayken her dokunuş, her öpüş çok çoook derinden, olabildiğince uzun. Gece uyanıp kaç kez izlediğimi bilirim. Sabah ondan önce uyanıp yine uzun uzun izlerim yüzünün her noktasını. Az biraz duygusal bir şey izlesem salya sümük başlarım. Arabada çalan bir şarkı bazen gözlerimi yaşartır. Tarifi bende çok başka. Önümüzde uzunca bir ayrılık var bu sefer.. Vuslat uzun, özlem çok...