yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (24)
    • medya (0)

    1. Ailemi ve yaşadığım şehri sevdiğimden sadece yaşadığım şehirdeki üniversite vardı tercih listemde. rahat bir öğrencilik hayatım oldu, ailemin yanında okumanın maddi manevi çok artısı oldu bana. ailem baskıcı değil ama gece geç saatler hoşlarına giden şeyler değildi mesela, tedirgin olurlardı ama engel olmazlardı. Hoş, bende çok sosyal kelebek sayılmazdım o yüzden beni zorlayan bir yanı olmadı. Okurken aynı zamanda kendi ayaklarımın üzerinde durdum yarı zamanlı, ekonomik özgürlüğümü kısmende olsa elime almamla birlikte daha fazla özgürleştim. her açıdan çok büyük katkısı oldu bana ailemin yanında okumanın çünkü onların yanında okumam, bir şekilde ayaklarımın üstünde durma çabam ve hepsine birebir şahit olmaları artık büyüdüğümü ve birşeyleri başarabileceğimi gösterdi onlara, bana olan inançlarını arttırdı. üniversite tercihi yapacak olan arkadaşlar böyle bir fırsatları varsa eğer düşünsünler derim.

    27 temmuz 2018 00:07

    2. Bana göre uzatmalı lise gibi birşey bu. Yine birilerinin himayesindesiniz. Kendi ayaklarınızın üstünde yapayalnız kalmadan ne bileyim üniversitenin çok da tadı olmazdı sanki. Hele kız yurtları, resmen bayılıyorum o kadar özlüyorum ki. Her yerde birileri gece uyku mu tutmadı kalk git yan odaya. Sabahlara kadar oyunlar. Dedikodular, kahve falları, ağda seansları. Bilmiyorum özlüyorum. Ailemle olsam o kadar mutlu olmazdım. Sürekli bişey soran nerdesin, ne zaman gelceksin, geç geldin, erken gittin vs vs. insan biraz özgür olduğunu hissetmeli tam da o yaşlarda. Parasızlığın bile eğlenceli olduğu zamanlar. Bırak aç kal, onu da yaşamalı insan. Herşeyi tatmalı. Ömür boyu ailemiz arkamızda olamaz ya. Paranı yetirmeyi öğren. İnsanları tanı. Hastalandığında kendi kendine şifa bul, annen yapmasın çorbanı. Bence bunlar insan gelişimi için çok önemli. Tabii herkesin kendi fikri. Şimdi ailesiyle yaşayanlar basar eksiyi.

    27 temmuz 2018 00:24

    3. aileyle sürekli müzakere etmeyi, onları değiştirmeyi, dönüştürmeyi, yer yer asilik yapmayı gerektirir.

    27 temmuz 2018 00:44


    4. Yanılıyor muyum bilemiyorum ama, belli bir yaştan sonra hayatın zorluklarına tek başına göğüs germek gerekiyor diye düşünüyorum. liseden itibaren ailemden ayrı yaşadım, o yüzden şu yönü iyi/şu yönü kötü diye yorum yapamayacağım. Ailemden ayrı yaşadığım süre zarfında çok fazla şey öğrendim, onu söyleyebilirim. 

    ünivetsite döneminde de ailesiyle yaşayan çok arkadaşım oldu, ailenin tutumuna göre kimi çok mutluyken kimisi son derece mutsuzdu. 

    27 temmuz 2018 01:00

    5. BEnce okurken aileyle yaşamak bir lükstür ve lüksün bir bedeli vardır. 

    27 temmuz 2018 01:11

    6. Hayatın bu noktasındayım şu an. Kötü mü bilmiyorum ama iyi de demeye dilim varmıyor. Annem gecesini gündüzüne katarak çalışan bir kadın, babam annem kadar yoğun çalışmamasına rağmen eve gelirken yumurta almak dışında hiçbir işe elini sürmeyen bir adam. Bir yandan da ben varım işte; okuldan çık, işe git, eve gel, yemek yap, ödev yap, sınavlara çalış, çamaşırlarla uğraş, bulaşıklarla ilgilen, ütüye el at, yerleri sil. Kendim eve çıkmışım gibi her şeyle ilgileniyorum kısacası okulu ve yarı zamanlı işimi aksatmadan. Kendi ayaklarım üstünde durmayı öğreniyor muyum? Dibine kadar. Rahat hissediyor muyum? Asla. Annem çok cana yakın biri fakat babam suratsızın teki. Annemin daha yoğun çalıştığını söyledim, yani babam çoğu zaman evde. Ben suratsız bir adam evdeyken bir arkadaşımı eve kahve içmeye davet etmek istemiyorum. Ettim ama defalarca pişman oldum çünkü ya gelen arkadaşımı gerecek tavırları oluyor ya da arkadaşım gittikten sonra bana trip atıyor (eve sadece kız arkadaşlarımı getirmeme rağmen). Sosyal hayatımı ancak kafelerde sürdürebiliyorum yani sürekli para harcamam gerekiyor. Insan kendi para kazanınca anlıyor dışarda içtiği 1 bardak çaya 4 lira vermenin rahatsızlığını. Bir de yük olurum diye, seni de bize beklerim diyemiyorum diye arkadaşlarımın evine gitmeye de utanıyorum. Kısıtlayıcı olmadığı halde sizi kısıtlayan bir babanız varsa benim yaptığım hatayı yapmayın. Mezun olmama daha 2 yıl var, nasıl idare edeceğimi çok merak ediyorum. Annemle tek yaşasaydım en ufak sıkıntım olamazdı eminim.

    27 temmuz 2018 01:47

    7. sehirdisinda okuyup cok mutsuz olan da gordum tam tersini de.cevremdeki bircok kisi aileden ayri okumanin hergun partileyerek, izin almadan ozgurce eglenebilecegini dusunerek tercih ediyor. ben ailemden ayri okudum(ailem beni kisitlamamasina ragmen) kendimi denemek, kendi hayatimi,parami (gizlinot: annem yollasada) idare edebilmek istemistim. hicbirzamanda pisman olmadim, hep iyiki dedim. son sene eve ciktim ve cok eglendim. paramida hep idare ettim ustune biriktirdim bile. yazlik yerde okudugum icin derse giderken icimize bikinilerimizi giyer, ders cikisi denize kosardik. guzel gunlerdi. simdi okuyanlara not ogrenciliginizin kiymetini bildsnfdjnd saka saka mezun olur olmaz bu guncelleme geliyor insana

    27 temmuz 2018 01:52


    8. ben dışarda okudum. hayatımda aldığım en güzel karardı. ailesiyle anlaşamayan biri değilim. ama özgüvenim arttı tek başına ayakta durmayı öğrendim. aç kalsam da doysam da kendi açlığım ve tokluğumdu. dört sene yurtta kaldım. çamaşır için edilen kavgalar, asla sessizliğin olmayışı, oda içindeki gerginlikler, küslükler. hepsi büyüttü beni. ama geri dönüşü çok zordu. aile hayatına adapte olamadım. birkaç sene sonra şehir dışında iş bulup taşındım ama kaçmak için yapmadım kariyerim için yaptım geriye dönünce o dört yıl hayatımın en güzel ve en kötü dört yılıydı. iyi ki yaşamışım her şeyiyle. 

    kardeşim ailemin yaşadığı şehirde okudu. hep dışardan okumadığı için pişman oldu. ama hep hazır yemeği, temiz çamaşırları vardı. belli aralıklarla bavul hazırlama derdi yoktu. ama ne kadar pişman olursa olsun okul bitince iyi ki dedi çünkü geri dönüp adapte olmakta zorlandığı bir dönem yaşamadı. hayatı normal akışında devam etti. 

    her ikisinin de iyi ve kötü yanları var. 

    ben, tekrar okusam yine şehir dışına giderdim. kardeşim, yine ailemle okumak isteyeceğini hep söyler. 

    27 temmuz 2018 05:02 27 temmuz 2018 05:03

    9. İstanbul için her gun 2,5 3 saat yol çekmektir. Dersten sonra kimseye takılamamak direkt Cevizlibağ metrobüsün yolunu tutmaktır. 2 yılda ruh gibi oldum, sinav zamani geceleri kabus goruyorum sinava yetisemiyormusum, 41at gelmiyormus gibi. Ne yazik ki kadere bak, herkes üniversitede eğlenirken :(

    27 temmuz 2018 12:30

    10. Ben de kendi şehrimde okudum. Pişman mıyım? Değilim yani, birçok da sebebi var.

    Bir kere ailenizle iletişiminizin nasıl olduğuna bağlı her şey. Eğer anlaşamıyorsanız, emin olun insanlar sizi başka şehirde de olsanız mutsuz etmeyi başarır. Benim ailemle sorunum yoktu. O nedenle kötü bir dönem geçirmedim.

    Bir de çalışan anne çocuğu olunca her şey daha farklı oluyor. Ben ortaokul yıllarımdan beri alışkınım bazı şeylere. Zaten bu nedenle ailemin gözü pek üstümde olmadı desem yeri. Ki üniversite dönemimde de böyle oldu. Öyle her akşam dört çeşit yemek, sabah kuş sütlü kahvaltılarımız falan zaten olmaz bizim. Yani bahsedilen rahatlık ortamı göreceli. Ha evet, maddi zorluk yaşamadım. Kendime ait bir alanım oldu hep, sınavıma-ödevime iyi konsantre olabildim. dışarıda okurken yaşanabilecek birtakım olumsuzluklar beni teğet geçti bu nedenle.

    Dışarıda okumak ister miydim? yani ben zorla falan seçim yapmadım zaten, bölüm-puan-üniversite üçlemesini dengeleyerek bir seçim yaptım. Şartlar daha farklı olsaydı o zaman, giderdim. Mantıklı bir karar vermeye çalışmıştım hepsi bu. Eğer ailemle sıkıntım olsaydı, uzaklaşmak adına farklı seçimler yapardım belki bilmiyorum.

    27 temmuz 2018 13:54