barbie

1. küçükken oynadığımız buram buram cinsiyetçilik ve kapitalizm kokan bebekler.

başlığı açma amacımsa, barbie'nin facebook sayfasındaki bir gönderi. çok korkutucu. linki (link: https://www.facebook.com/BarbieTurkey/photos/a.424621914359467.1073741828.414460715375587/515136165308041/?type=1&theater şurada.) başlık da şu; Barbie, 2007 yılından bu yana çıkan MAC farlarının her rengine sahip. Senin en sevdiğin ton hangisi? #NostaljikPerşembe #TBT #ThrowbackThursday . barbie belli bir yaşın oyuncağı, bu yaştaki kızlar mac far kullanmalı ve tonarını bilmeliymiş gibi bir pazarlama tekniği gerçekten çok korkutucu.

(bkz: çocukların makyaj yapması)

2. barbi bebeklerden tahrik olan zihniyeti aklıma getirdi. bi dönem öyle bi tartışma vardı. barbilerin bacak yapıları hoşuma giderdi. ince bilekli. sanırım bi mankenden yola çıkılarak ortaya çıkmış bi ürün. cindy greyfurt olabilir. unuttum yahu.

3. Şarkıcı barbi'm vardı tee 22 sene evvel. Gerçi hala var, ama artık şarkı söylemiyor.

4. küçükken annemin 1-2 kere alıp benim oyuncaklara haşin davrandığımı görünce bir daha almadığı oyuncaklar. evet kafalarını söküp bacaklarına kollarını söküp kafalarına falan takıyordum. olsun benim de mizah anlayışım böyle (gizlinot: swh )

5. ayy ben çok severim barbielerle oynamayı, şöyle ki altıncı sınıfta etrafımdakilerin erkek arkadaşı , telefonu vs. varken ben doğum günümde barbie'nin evini aldırmıştım babamlara, uzun bir süre de oynadım onunla. Şimdi de üniversitedeyim ama hala içim gider banyosuymuş, giysi dolabıymış. Eğer bir gün kızım olursa bir odayı sırf barbie için özel hazırlayacağım, havuzunu, arabasını her şeyini alacağım hem arada bende oynarım, inş allam çok param olur bir de kızım olur.

6. Bilinçaltımızı bozan oyuncak. Hatta öyle bozmuş ki kimi kadınlar barbie'ye benzemek icin kaburga kemiklerini aldırıp belini inceltmiş..

Tazmanyalı sanatçı sonia singh, 'tree change dolls' projesi ile barbie bebekleri baştan yaratıyor. Kusursuz vücutlu ve bol makyajlı barbieleri aliyor, önce yüzündeki makyajları asetonla siliyor, doğal,insani boyutlarda kaş ve göz yapıyor.sanatçının annesi de bebekler icin giysiler örüyor. Günlük giysiler giydiriyor ve daha sonra ağaçların arasında yani naturel bir ortamda fotoğraflarını çekiyor. Bence harika bir proje, (link: https://youtu.be/lG-7e1vaB18 bakınız)

7. allahııım başlığı seveyim.

küçükken bütün ailem barbie aşkımı bilirdi ve ne zaman bi ödül veya hediye olayı olsa bana barbie, ken veya onların çocuklarını alırdı. bir ara iş çığırından çıkmıştı, hamile barbie'ye kadar envai çeşit barbie'm vardı. 2 büyük koli barbie'm ve eşyaları vardı ya delircem. sonra birazını dağıttık, 10 tanesi felan duruyo, annem çocuklarıma verecekmiş ehehe.

8. Küçükken kendisiyle aşk yaşıyorduk. Babam yurt dışı dönüşü 2şer 3er getirirdi. Eskiden çarşı mağazası vardı İstanbulda oraya her gidişimizde 1 tane alınırdı, okulda yıl başı çekilişinde bile bu aşkımı bilen arkadaşlarım ondan alırdı öyle ki zenci barbim bile vardı. Kendi kıyafetletimi keser barbie ye elbise dikerdim . 6 yaşında dikiş dikmeyi öğrendim sayesinde. Ken im daha yokken, bir barbie min saçlarını kesip, memelerini yakıp ken yapmıştım. Allahtan atlattım o günler geride kaldı. Oyuncakçılara her girdiğimde yeni modellere bakarım ama bizim zamanımızdaki kadar güzel değiller sanki.

9. çocukken karşıma oturtturur öyle uyurdum öyle bir bağımlılıktı.

10. Çok severdim bunları. Ama ne zaman biri bana hediye olarak alsa (gizlinot: annem aldırmazdı ) annem oynama o çırpı bacaklılarla deyip sobaya atardı :( Az ağlamadım o çırpı bacakların yanışına bakarak :))