1.
bilimum etkinlik biletlerini atmaya kıyamıyorum
şehirlerarası yolculuk ve yurtdışı biletleri de öyle
itiraf etmem gerekirse şehre özel biletlerden de numunelik saklıyorum
bir de kitap
14 nisan 2015 22:07
23 haziran 2016 16:03
2.
Bunyemde zerresi olmayan hastalik. Hicbir seyi biriktirmem. Hatta annemle surekli tartisiriz. Annem klasik bir turk annesi olarak; kavanoz, yogurt kabi vb. Asla atmaz bense direk cope basarim. Kardesim poset biriktirir ; alllaaaaaahhhhh!!! Vurun beni. Aile bireylerim hobi olarak degil ama surekli ;"aaa dursun lazim olur" mantigiyla bir seyler biriktiriyor. Allah bana sabir versin.
3.
Sanırım annemde babamda var bu hastalık. Onların bu hastalığı yüzünden bende çöpe atma hastalığı oluştu. Kendi yaptığını görmeyen annem bana sende çöpe atma hastalığı mı var kızım niye hiç açılmamış borcamları çöpe atıyorsun diyor bana. Evde bin beş yüz tane olduğu için olabilir mi. Ya da artık nefes alacak yer kalmadığı için evde. Belki de evimden nefret edecek hale soktuğun içindir.
4.
Özellikle bitmiş ürünlerin ambalajları bile dahil olunca evinizin kapısına " neyşınıl çöp müzyım " yazdırsanız yeri oluyor. Benim takıntım koleksiyon çapında. Annemde var ki evlerden ırak. Bilmem ne bilmem ne olursa ve o sırada da bilmem ne olursa lazım olur diye sakladığı eşyalar var. Bir şeyin vidasından, düğmelerden tutun da eski giysilerine, biblolara kadar. Ben gene bir süre sonra biriktirdiğim şeylerin çöp olduğunun ayırdına varıp atabiliyorum (veya biri benim yerime yapıyor.)
5.
alışveriş fişlerini saçma sapan bir şekilde atamıyorum.
2013 yılına ait market fişleri bile var. zaten 2013 ten beri başladı bu bende.
çantamda tomar tomar lastikle tutturulmuş fiş var ve gerçekten atmayı hiç istemiyorum.
atarsam bir şey olurmuş gibi geliyor.
ne kadar saçma ama olmuyor işte.
6.
Benim hastalığım bu. Annem dört gözle evlenmemi bekliyor, böylece kapaklarını açınca bir şeyler dökülen dolaplardan da kurtulmuş olacak. 23 yaşındayım ve 2. Sınıftaki kitaplarımı bile atamadım. Kullandığım defterler, kırılmış bardak parçaları, kola tenekesi, sabun ve daha neler neler. Ben "lazım olur"culardan değilim. Atamıyorum çünkü kafamda anılarla kodladım her bir metayı ve sanki onları çöpe atarsam o anılar da zamanla yok olup gidecekmiş gibi bir his var. İnsan istese de her şeyi aklında tutamıyor. Eşya biriktirmek kitap ayracı kullanmak gibi, anılarınızı geçip giden yıllar arasında koyduğunuz yerde bulabiliyorsunuz. Kıyafetlerimi ve ayakkabılarımı da atamıyorum. Bunu şurda giymiştim, o gün üzerimde bu vardı vs. Ben bu hastalığı seviyorum aslında ama yıllar ilerledikçe onca şeyi nasıl muhafaza edeceğim hiç bilmiyorum.
7.
Bendeki bu. Şuan sol framede dönen eşya atma hastalığı da ailemin diğer fertlerinde mevcut. Sonuç; yıllarca kendi eşyalarıma mümkün mertebe elletmedim. Kendi evime çıktığımda mutlu mesut çöp eve döndürürüm artık.
8.
annemin anlattığına göre kendi başıma hareket etmeye başladığımdan beri bu benim yani bendim.
değer verdiğim, anlam yüklediğim her şeyi sakladım. çiçekleri, biletleri, en sevdim şey olan kutuları, şişeleri vb. hepsini kategorize ettim, kutuladım. çıkartıp sevdim kimi zaman, kimi zaman hüzünlendim. bazılarının kendi çapımda koleksiyonunu yaptım (gizlinot: pul,para)
sonra evimde yangın çıktı ve puff hepsi gitti, kahroldum. beş sene önce bir günde dımdızlak kaldım. başlarda berbattı, anılar, alışkanlıklar hepsi alt üsttü. sonra kabullendim, artık eşyalara anlam yüklememek için çaba sarfediyorum, anıları sadece beynimde biriktiriyorum.
9.
poşet ve aldığım ürünlerin kutularını saklıyorum.benimki de böyle bir hastalık .poşet kesin lazım olur diye diye,odamda bir köşe (gizlinot: hiç küçük olmayan bir köşe ) doldu.her tip poşet var.bir de çikolata kutularını saklayamaya bayılıyorum.çok şık yapıyorlar.