1. yaklaşık 5 yıl evli kaldığım sürede döngüsel şekilde "olmuyor gitmiyor bu evlilik" temalı sonuçlanmayan kavgalar yaşanıyordu sürekli.
ben hep mutsuz, depresif ve agresiftim. ve bir şekilde kavga edecek sebepler de çıkıyordu hayatta. (maddi -manevi)
çok kere boşanma teklif ettim ama o hiç yanaşmadı. ve benim bu "boşanalım" gibi çıkışlarım artık onu etkilemez de olmuştu, söyleyip söyleyip bir şey gerçekleşmediği için.
bir gün karşısına geçip güzel bir dille artık ayrılmak istediğimi ve bu konuda karşılıklı rıza ile bunu gerçekleştirmek istediğimi anlattım. maddi hiç bir şey talep etmedim, aksine ben haklarımdan vazgeçtim, üstüne verdim. yeter ki bitsindi. o da tamam dedi. muhtemelen bana yine geldiler (!) zannetmişti. 2 poşet eşya hazırlamıştım. baba evine gittim.
sonrasında, ne aramalar, ne konuşmalar, ne araya insan sokmalar -aklınıza gelecek her türlü şey- dönmedim. davayı ben açtım. şanssızlığım; evden ayrılışım adli tatile rastlamıştı. ve bu süreyi onun tarafından, ailem ve sosyal çevre tarafından ciddi baskılar yaşayarak geçirdim.
eşya alımı dışındaki mahkemede karşılaştığımızda yine beni rahatsız etti. benimle birlikte gelen babamı duygusal anlamda rahatsız etti. konuşmadım. ters tepki vermedim. tanımadığım biriymiş gibi davrandım kısacası. imzamı attım çıktım.
üzerine yağmur yağmış toprak gibi hissediyordum kendimi. özgür ve hafif.
bir aileyi- yuvayı(!) yıkıyorum diye herkesi bana düşman edip, beni karaladıktan sonraki 6. ayda evlendiği haberini aldım. çok sevindim. yolum tamamen açılmıştı.
ukte: (yazar: kirmizikarga )