efsanevi cimrilik anıları

1. Fiyatı 30 TL ye düşen ürünün 28 TL ye düştüğünü bilip 28 TL ye düşmesini beklemek.. O gemi bir gün gelecekk

2. Önceki ev arkadaşım evleneceği için gelin evini kurmak üzere evden ayrılırken banyo kapısı kapanmasın diye kullandığımız 3 liralık ve 4 yıllık stoperi götürmüştü.

Şu anki ev arkadaşımın yanına ilk taşındığımda temizlik yaparken çekmeceden içinde iki üç tane cips kalmış ve acayip yağ kokup yumuşamış bir paket çıkmıştı. Tabii ki çöpe attım. Birkaç gün sonra ev arkadaşım o cipsi atıp atmadığımı sordu. Attığımı söyleyince " o daha yeni sayılırdı ya iki hafta falan olmuştu açalı" dedi. Ufak bir şok geçirmiştim

3. gece tuvalet kagidi bitince ortak alanda olan tuvalet kagidindan birkac tane kopartarak odasina goturen eski oda arkadasimin sabah kapisina mudur ve yurt gorevlisinin gelip tuvalet kagidi istemisligi var. 

4. Eski bir iş arkadaşım kışın evde doğalgaz ve elektrik masrafları olmasın diye bütün kışı neredeyse her akşam mesaiye kalarak geçirmişti; mesaiye kaldığı için akşam servis ve yemek hizmetinden de yararlanmıştı.

5. Bizim 10 senelik karşı dairedeki komşumuz şuana kadar gördüğüm en efsane cimridir. Kızlarıyla da çok samimi olup her günümüzü beraber geçirdiğimiz için onlarla cimrilik konusunda epey anım var tabi. Birkaçını anlatayım :

Bunların bir tane araba galerisi, antalyada ve bulunduğumuz şehirde birkaç daire ve baya da birikimleri var ama arkadaşlarımın babası o kadar cimri ki benim memur maaşıyla bizi okutmaya çalışan babamdan daha fakirmiş gibi davranırdı hep. Mesela karısının halıları yıkamaya vermesine izin vermez evde yıka derdi ve kadın korkusundan halıları bize gönderir bizim evden halı yıkamaya giderdi halılar. Evlerinde buzdolabı hiç dolu olmazdı hep fakir gibi yaşarlardı. Kızlarının eğitim durumu kötüydü ve tabii ki de özel lise veya dershaneye göndermiyordu, kızlar hala bir üniversite kazanamadılar bu yüzden. Bir de ailesini de öyle bir yetiştirmiş ki kızlar da dershane boşa masraf evde hallederiz diyip halledemiyorlar yıllardır.evleri hep soğuktur kombiyi açmaz, kıyafeti yırtılana kadar giyer ve her aldıkları kıyafeti herkese gösterip fiyatını söylerler.

Ben bunlarla asla gezmeye veya alışverişe gitmek istemem ama bazen ısrar ettiklerinde gidiyorum ve hep rezil olup dönüyorum. Mesela geçen gün migrosa girdik rimel alıcam indirimden başımda o kadar konuştu ki bir rimele 35 lira verilmez benim ablam 7 liraya alıyor Rus pazarından diye. Ben de susup tamam boşver dedim ve a101 e girdik oradan bari 15 liraya golden rose rimel alayım dedim oha 15 liraya yazık çok pahalı diye çalışanların yanında konuşmaya başladılar yine 7 liralık rimel mevzusu açıldı ben de onları gözüme sürmem falan dedim sen işini bilmiyorsun falan diye başladı yine.

Bir ara da burger a gitmiştik ben bir tane menü aldım 30 tl falandı hatırlamıyorum, bunlar ikisi de 15 liralık istediler ve tüm müşterilerin ortasında yine onlar çok pahalı babamız bu aralar çok para harcıyor biz almıyoruz falan demeye başladılar ben de tamam siz bilirsiniz ben alayım dedim. Babamız para harcıyor dediği de babası bir düğün için bilezik almış, onların serveti Yanında hiç yani.

Bir de şey var ben yeni bir kıyafet alırım bunlar fark edince ilk önce fiyattan girip sürekli daha ucuza alabilirdin derler, markete gireriz ne alsam diğer yerde daha ucuzdu (25 Kr fark) diye başımın etini yerler. Sürekli yırtık sweatleri dikip giyerler falan . Bir de en sinir eden olay sürekli babam çok sıkıntıda bize para vermiyor demeleri, tüm kardeşler de Antalya'daki evlerin kirasını alıyorlar .

Ama beni en çok rezil ettikleri birkaç an var ki o da şu, bir ara kurye gelmişti bir şeyler istetmiştik bunlar durup adamdan geçen ay para üstü olmadığı için vermediği 50 kuruşu istediler adam yanımda bozuk yok diyince de markete gönderip para bozdurttular. Bir kez de markete girdik duş jeli falan aldım bu kızlardan birinin erkek arkadaşı da yanımızdaydı çocuk ben ödeyeyim dedi biz kabul etmedik sonra ben kendi aldıklarımı ödedim kız da kendi aldıklarını ödemek için ceketinin cebinden iki avuç 10 krluk para çıkardı. Sonra hepsini döküp sayar mısınız dedi, erkek arkadaşı ben öderdim dedi ve bu kız da ben bunları evde çamaşır makinesinin içinde kalan veya yere düşen paralardan aylardır biriktiriyorum yoksa babam duş jeline para vermez tasarruf yapmalı haklı o da dedi. Adam paraları saydı ve 15 lira civarı bir şey olduğunu para üstü kalmadığını söyledi kız baştan saydı ve bakın 20 kuruş fazla vermişim düzgün sayın dedi. Bir diğer olay da bunların il dışında yaşayan abilerinin geldiğini ve onun sütlacı çok sevdiğini söyleyip bizden pirinç süt ve şeker alarak sütlaç yapmalarıdır, zaten her türlü şeyi bizden alıp yemek yapmışlıkları da vardır, annem de vermiyorum diyemiyor ki. Hatta ütü, tost makinesi, elektrikli süpürge tarzı aletleri de haftada birkaç kez isterler, kendilerinki eskimiş ama almıyorlarmış pahalı olduğu için, bir şekilde başımızdan def etmeye çalışırız ama nafile ya

6. Cimri bir arkadaşım restaurantta yemek yedikten sonra garsonun çay  yahut kahve ister misiniz sorusuna, ciddi ciddi, ikram mı diye sormuştu. Adam da kızarıp ikram olsun demişti. Elbette kahve içti.

7. okuldan bir öğretmen arkadaşla çok samimiydik ki evlerimiz karşılıklıydı. Her ne hikmetse neredeyse her gün (şakasız) bende yemek yer, tatlı yer, yiyip içerdik. üstüne günde içtiği 1 paket sigarayı benim evimdeki sigaralarımdan içerdi (sigaralarımı kartonla alırım evimde her zaman sigaram olur). Ki bir defa bile eve ekmek dahi getirmedi. Ekstralar her çarşıya benim aracımla çıkılır, şehir dışı gezmelerine benim aracımla gidilir, evime ya da kendime özenle aldığım eşyalarım bu benim olsun, hediye et diye istenirdi vs. Ben; ailem ve çevremde hiç cimrilik vs bilmem, misafire tüm imkanlar serilir diye bildiğim için hiç farketmedim. Bir gün bu arkadaş eğer bir gün senle küsersem bu senin evinde beleş yaşamalarımı bana haram edebilir misin böyle bir hakkın var mı gibi bir şey sordu o zaman yahu ne demek istiyor bu dedim ama konduramadım. Sonra bir gün de yine iyiki varsın sayende hiç yemeğe para ödemiyorum x tl kadar para biriktirdim yazın harcayacağım bunu dedi. Ve ben 0 tl biriktirmiştim :d ben bunu 1 sene sonunda farkedebildim bide. 1 sene bu şekilde yaşadık, alnıma enayi dövmesi yaptırdım evet

8. Yakın bir arkadaşım var normalde de cimri ama yaş aldıkça daha da arttı cimriliği. Maddi durumu da keyfi çalışmayacak kadar iyi. Ne zaman plan yapmak istesem haftasonu ya da ben izinliyken mesela, mutlaka bir işi çıkar, çıkmaz istemez, erteler başka zaman yapalım der. Yılda bir kez falan dışarı çıkarız onunla. Çünkü dışarı çıktığımızda yediğimiz içtiğimiZ şeylere para ödemek zorunda kalıyor. Ama haftaiçi ise mutlaka çalıştığım işyerine gelmek ister. Çünkü kahve, çay, su ikram olduğu için para ödemek zorunda değil. Artık etrafımdaki insanlardan gerçekten utanmaya başladım. Kızla da arama mesafa koydum. Böyle küçük hesap yapan insanlar uzak dursun lütfen.

9. okurken bile kalbim sıkışıyor ya nefret ediyorum cimri/paraya aşırı değer veren insanlardan. İnsan yerine falan da koymuyorum onları.

Bu anlatacağım şey cimrilik mı olur çakallık mı emin değilim. Ama benim için ilginç bir anekdottu.

Eşimin iş yerinden arkadaşı, benim dil kursuma çok yakın bi yerde cafe açmış. Samimi değiller pek ama eşim ve iş yerinden birkaç arkadaşı orada bi oturalım diye bi gün belirlemişler. Akşam kurstan çıktım, eşim dedi Sen kurstan çıkınca oraya otur ben geliyorum trafik var. Neyse oturdum, çocukla tanıştım.

İş arkadaşının karısıyım diye bana ekstra İyi davrandığını, izzeti ikram yaptığını sanıyorum. Hiç istemediğim/ısmarlamadığım halde bana Türk kahvesi ve çay ikram etti, trafiğe takılan eşim gelene kadar içtim, diğer çocuklarla sohbet ettim falan. Sonra eşim de gelince yedik içtik. Kalkıcaz. Bi de ne göreyim, adisyona bana ikram ettiği-ni sandığım- kahve ve çayı yazmış swh. Ödedik Tabi ki, hatta yemediğimiz bi pizzayı bile ödedik, karambole geldi bişeyler. O yaşadığım şoku unutamıyorum, Ben sanıyorum ki çocuk bana ikram ediyor, yenge kahve yaptırayım sana kahven nasıl olsun diye pır dönüyor djdjjdkd hiç ısmarlamadığım halde. Demeyin ki haberi yoktu, bizzat kasada o vardı djdjkdk

Benim mekanım olsa gelseler, değil bi kahveyi çayı ödetmek, hesap bile almazdım İş arkadaşlarımdan. Zaten ayda yılda bir olacak Bir buluşma, koca istanbulda farklı yerlerde yaşayan 5 kişinin bir araya gelmesi nadir olabilecek bir şey. Paradan daha değerli şeyler var

Sonra o çocuk evlendi. Allah karısına sabır versin vallahi. Eşimin tok gözlülüğüne, iyi niyetine, paraya hiç değer vermeyişine, cömertliğine bir kez daha şükrettim sayesinde. Bir daha mekanına gider miyim? Asla. Zaten o günden sonra da görmedim, denk gelmedim.

10. Bi arkadaşım tüm üniversite hayatı boyunca başkalarından geçindi. Benim kıyafetlerimi ayakkabılarımı giyerdi, cımbızıma kadar her şeyimi kullanırdı. Babasının durumu yoktu annesi vefat etmişti ben de üzülüyordum, yardımcı oluyordum, bi yere gittiğimizde ben ısmarlıyordum. Sonra bu bir gün bana benim birikmiş param var dedi. Öylece kaldım. İyi ne güzel dedim. (gizlinot: Helal olsun iyi kandırıldık)