yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (6)
    • medya (0)

    1. mezun olduğum fakülte. son 3-5 yılda iyice ayağa düşürülmese çok iyi fakülte aslında. artık adım atsak bir "hukukçu"ya çarpıyoruz. herkes de kendini hukukçu diye tanımlayabiliyor basit bir şekilde. şu anda açılması karara bağlanmış ama henüz eğitime başlanmamış fakülteler hariç toplamda 90 kadar hukuk fakültesi vardır. bunlardan 35 tanesi devlet üniversitesi olup gerisi vakıf üniversiteleridir. bununla ilgili tbb her ne kadar çalışma yapsa da hazırlanan öneri taslaklar reddedilmekte, meclisin önüne dahi getirilmemektedir. adını duymadığımız, 1 profesör ve birkaç asistanla kurulan sayısız fakülteden mezun olan, sayısız avukatla dolup taşmaktadır. bundan on sene önce avukat olmuş bir abimin sicil numarasının iki katıdır sicil numaram ve bu on yılda türkiyedeki avukat sayısının iki katına çıktığı anlamına gelmektedir. tbb'nin yaptığı hesaplamalara göre ise maksimum 5 yıl sonra şu anki sayının da iki katına çıkacak bir büyüme söz konusudur. bunun en büyük sonucu ise niteliksiz avukat arkadaşların türemesi, vatandaşın avukata güveninin kalmamasıdır. çünkü vatandaş hangi üniversiteden mezun diye bakmaz avukat seçerken, ne kadar ucuza çalışıyor diye bir tercih yapar ve sonu yine vatandaş için hüsran olur. elimizde niteliksiz avukatların batırdığı ve sonradan bize gelen çok fazla dosya var o yüzden bizzat yaşıyorum durumu.

    evet avukatlık sınavı gelmeliydi, mesleği bu denli aşağılamak hukuku yerin dibine sokmak hiçbir siyasinin hakkı değildir. ekonomik ve siyasi rant sağlamak için kurulan bu fakülteler gün gelip yine kendi ayaklarına dolanacaktır.

    amacım burada kendimi övüp özel üniversite mezunu arkadaşları kötülemek değil, eğitim kalitesinin kötüleşmesidir benim problemim. şunu da herkes bilir ki bir galatasaray, bir istanbul hukuk, bir ankara hukuk gibi olamaz melikşah üniversitesi.(gizlinot: adını az önce öğrendim) (gizlinot: istanbul hukuk mezunuyum)

    bu ciddi sıkıntıları dışında ise okuduğuma asla pişman olmadığım bir bölümdür. okuması zordur, sancılıdır, herkes gezerken sen sınav dönemine iki ay önceden çalışmaya başlarsın, 8-9 aylık dönemin 6-7 ayı senin için sınav dönemidir ama hukuk hayattır arkadaşlar, insanın kişiliğini, karakterini değiştirir, iyi bir insansa eğer onu hukukla yoğurduğunda gerçekten insanlık için en iyisini yapmaya çalışır.

    ben sadece mesleğimden ötürü avukatlıkla ilgili sıkıntılardan bahsettim ama hakim, savcı, öğretim üyesi birçok arkadaşımın durumu da çok farklı değil, onların da yaşadığı ciddi problemler var ve hukuk siyasilerin oyuncağı haline geldi bu ülkede. kimsenin unutmaması gereken bir şey de var ki "hukuk herkese lazımdır".

    (yazar: skyfall) uktesiydi, doldu.

    11 kasım 2015 13:30 11 kasım 2015 16:13

    2. hayatımda aldığım en doğru karardır hukuk fakültesi. insanlar kendileri için çok önemli olan şeyleri ifade etmekte bazen zorlanabilir. ben de şuan öyle bir durumdayım ama hadi başlayalım:

    ortaokuldan beri ailemde hukukçu olmamasına rağmen ben hukukçu olucam - ki hukukçu terimini nereden öğrendiğimi bilmiyorum genelde hakim savcı avukat olucam falan denirdi.- ben istanbul hukuk fakültesinde okuyacağım dedim. eğitim hayatı başarılı bir çocuk olmama rağmen bu söylediklerim ailem tarafından he yav he bakışlarından öteye gitmiyordu.

    liseye geçiş sınavlarında iyi bir anadolu lisesi kazandım. bu lise daha çok sayısal bölümü ile ünlü her sene ülkenin hatırı sayılır tıp, eczacılık, mühendislik fakültelerine oldukça sayıda öğrenci yollayan bir eğitim kurumuydu. ilk sene gayet güzel geçti lakin sene sonunda öğrencilerin sayısal, eşit ağırlık sözel dil bölümleri arasında tercih yapması gerekiyordu. dananın kuyruğu orada koptu, ailecek okul gittik ve ta taam eşit ağırlık seçmek istiyorum dediğimde annem ve babam resmen bozuldu. araya sevdiğim hocalarımı vs. sokarak sayısala geçmemi sağlamaya çalıştılarsa da kar etmedi. ilk başta oldukça ön yargılı davrandılar. artık kendi başınasın, sayısaldan kazanamasaydın bile seni özel okulda okutacaktık. şimdi ise kendi başınasın dediler. işin aslı benim eğitimli ve donanımlı biricik ailem avukatlığın ailemize yakışır bir meslek olmadığını düşünüyorlarmış!! 16 yaşında birisi için fazla büyük bir laflardı işittiklerim. gerçekten çok fazla hırs yaptım. tabi ki hocalarımın da bende bu ışığı görmesi ile ailem 5 ay sonra falan oldukça destek çıktı. benim için ankara hukuk, marmara hukuk asla tercih konusu dahi olamazdı. bir çeşit saplantı haline gelmiş olabilir bilemiyorum. o zamanlar bak marmara ne güzel iü olmazsa oraya gidersin diyen rehber hocasını ağlattığımı dün gibi hatırlıyorum.(gizlinot: ah ergenlik ah) bu sınav süreci içinde beni en çok motive eden şey istanbula geldiğimde beyazıta gitmek ve parkta oturup çay içerek girip çıkanlara bakmak oldu. onlardan biri olacağımı biliyordum. 2010 yılında tek tercih ile istanbul hukuk'a yerleştim.

    kapısından içeri adım attığım an gerçekten oh dedim, evimdeymiş gibi hissettim ve bu 4 sene boyunca hiç değişmedi. havuzlu bahçesi, kedileri hocası final zamanları 16 saate uzayan kütüphane günleri ile hayatımın en güzel anıydı. şuan bile gülümseyerek hatırlıyorum. böyle büyük ve saygın bir ailenin mensubu olmaktan dolayı çok gururluyum.

    hukuk fakültesi eğitimi evet zordur. zaman zaman sinirleriniz yıpranır hayatınızdan fedakarlık etmek zorunda kalırsınız. okunacak koca koca kitaplar vardır, daima yetişilmesi gereken dersler ve pratikler, çözülmesi gereken olaylar vardır. eğitim bir yana hukuk fakültesi insanın kişiliğini oldukça değiştirir. en azından ben ve çevremde bu şekilde oldu. kesinlikle dünya görüşünüz, duruşunuz bakışınız, cümleleriniz, kafa yapınız her şeyiniz değişir. kesinlikle oraya adım atan insan olamazsınız artık. hayatta beni ben yapan en güzel seçimim hukuk fakültesi idi.

    tabi ki herkesin tecrübeleri farklıdır, bu da benim tecrübemdi ve çok güzeldi. keşke dönebilsek geri..

    11 kasım 2015 18:20

    3. Bir yandan borçlar, idare, ceza kastığım, Bir yandan ingilizce hukuk seçmelilerin, bir yandan da İngilizce ortak derslerimin üzerime üzerime geldiği şu günlerde, benim için bu fakülteyi tanımlayan tek bir kelime var, o da (bkz: pişmanlık)

    11 kasım 2015 18:56 11 kasım 2015 18:56


    4. seviyorum. engellenemez bir şekilde seviyorum okulumu. hukuk fakültesi zordur, final dönemi insanı delirtir ama çok güzeldir yine de. bu yıl son sınıfım ve daha gitmeden özledim okulumu...(gizlinot: bir yandan da biran önce paramı kazanmak istiyorum) tek tavsiyem kendi rızanızla gelin bu bölüme çünkü başkaları zorladı diye okunabilecek bir bölüm değil.

    sorusu olan tercih yapmayı düşünen süslülerimize bir mesaj uzaklıktayım.

    11 kasım 2015 18:56 11 kasım 2015 18:57

    5. Daha 1. Sınıfında bu kadar 'oldum' diyebilen ve bunu zorla hissettirmeye çalışan arkadaşlarımız var lakin yapmayın evladım yapmayın çocuğum. 5 yıldır ( uzayan ilk yılım) hukuk fakültesinden öğrendiğim bir şey varsa o da değil ilk seneden 'hukukçu' statüsünü kendine yakıştırmak, okul bitse dahi kendine hukukçu diyebilmek için çok daha 'daha' lar sindirmek ve öğrenmek lazım. Kendilerine dahi hukukçu diyemeyen, bu tabiri kendilerine dahi zor yakıştıran hocalarımızın ilk günden beri bana öğrettiği buydu. İmza: AÜHFli kız

    1 ocak 2019 22:16

    6. şimdi sınava girecek olsam, yine hukuk fakültesini seçer miydim bilmiyorum. okuması çok zordu ama beni en çok hayal kırıklığına uğratan ve üzen okuldan sonrası oldu.

    dokuz eylül üniversitesi -2016 mezunu olmam gerekirken- 2017 mezunuyum. dokuz eylül hukukta dersler seneliktir, diğer birçok okul gibi dönemlik değildir. bu nedenle okulunuz uzarsa da bir sene uzar maalesef. 2016'dan beri aktif olarak çalışıyorum, 2,5 sene olmuş bile.

    hukuk fakültesini okuması zor olsa da, mezuniyetten sonra mesleğe atıldığınızda -avukat olacaksanız en azından- okulun, buzdağının görünen kısmı olduğunu anlıyorsunuz. maalesef günümüzde mesleğin değeri, saygınlığı kalmadı gibi bir şey. hukuk okuyan ya da hukuk okumak isteyen arkadaşların moralini bozmak istemem ama; müvekkilin değer vermez, adliyeye gidersin hakim/savcı değer vermez, serbest çalışmıyorsanız patronunuz çoğunlukla değer vermez, mahkeme kalemlerinde çalışanlar bile değer vermez avukata neredeyse. sistemin zorluklarına karşı tek başına durmaya çalışırsınız.

    okuması öyle pek de keyifli bir bölüm değildir hukuk fakültesi ama; çalışmasının daha da keyifsiz olduğunu garanti ederim. en azından genç bir avukat olarak beni çok hayal kırıklığına uğratan şeyler yaşadım.

    2 ocak 2019 11:28