ingrid bergman

1. başıma bir şey gelmeyecekse aşırı derecede overrated olduğunu düşündüğüm aktris. çok güzel bir kadın olmasına rağmen hareketlerini hiç estetik bulmuyorum. zarafetten çok uzak geliyor. sesini de çok irrite edici buluyorum. ve ne talihsizliktir ki en sevdiğim yönetmenin (ybkz: alfred hitchcock) en gözde oyuncusu. bunun erkek versiyonu da tam da casablanca'daki rol arkadaşı humphrey bogart bence.

2. bilinenin aksine ingmar bergman ile hiçbir bağı yoktur.

3. hükumet gibi kadın, hitchcock'un buz sarışınlarının ilklerinden.

ününün doruğunda ve isveçliler tarafından "hollywood'daki elçimiz, hem de evinin kadını çocuklarının anası, ideal bir isveç kadını" olarak bilinirken italyan yönetmen roberto rossellini'ye aşık olup isveçli eşini ve kızını terkettiği için (gizlinot: hatta boşandıklarında rosselini'den olan ilk çocuğunu doğurmuştu bile) isveç'te pek sevilmez diye duymuştum.

bilinenin aksine (gizlinot: casablanca'da) "play it again sam" diye bir repliği yoktur. "play it sam, play as time goes by" demektedir. yalnız ben kendisini en çok erken dönem bir hitchcock filmi olan (gbkz: spellbound)'da beğenir ve humphrey bogart'tan ziyade bu filmdeki partneri gregory peck'e yakıştırırım, her iki oyuncunun da beybilik dönemlerine denk gelen bu filmde ikisinin bir arada olduğu sahnelerde kıvılcımlar havada uçuşur adeta. zaten peck'in ölümünden kısa süre önce itiraf ettiği üzre, çekimler sırasında kısa bir ilişkileri de olmuş ama bergman evli olduğu için ileriye taşımamışlar. olgunluk döneminde rol aldığı (gbkz: murder on the orient express)'in 1974 uyarlamasında da mutlaka izlenmelidir, zaten bu filmle en iyi yardımcı kadın oyuncu oscar'ını da gayet hakederek çakmıştır (gizlinot: günün anlam ve önemine uygun bilgi sdfvghjmvfgb).

kendisine anadili ingilizce olmayan bir oyuncu olmasına rağmen hollywood'da -sadece prototip yan rollerden oluşmayan- çok ciddi bir kariyer sahibi olduğu için bile saygı duyulmalıdır diye düşünüyorum. üstelik bunu ince dudakları, hiç de minyon olmayan yüzü, o zamanlar için dev sayılabilecek 1.75'lik boyu (gizlinot: sonuçta 1. ve 2. dünya savaşı arası çocuklarından bahsediyoruz, kadınlar için 1.70 bile fazla görülüyor ve uygun erkek oyuncu bulmakta zorlanılıyordu) (gizlinot: zaten humphrey bogart casablanca'da bergman'la birlikte olan sahnelerin tamamında basamak kullanmış eheh), son derece minimalist ve androjen stiliyle dönemin güzellik genelgeçer güzellik anlayışından çok farklı bir profil çizmesine rağmen yapabilmiştir.

kızlarından biri olan (gbkz: isabella rossellini) bir dönem dünyanın en güzel kadını olarak bilinirdi; (gizlinot: ben çok matah bulmasam da) yıllarca lancome'un yüzü, (gbkz: david lynch)'in prensesi falandı. artık dünyanın en güzel kadını diyen (gizlinot: hatta adını anan) pek kalmadı sanırım ama bayrağı isabella'nın modellik yapan kızı (gbkz: Elettra Rossellini Wiedemann) taşıyor, o da lancome'un yüzlerinden biri şu anda ve annesiyle anneannesinin "buzlar kraliçesi" havasına sahip. yine de bir ingrid değil tabi.

4. (gbkz: ingmar bergman)'ın (gbkz: autumn sonata) adlı filminde liv ullmann ile beraber, performansına hayran kaldığım oyuncu. Hitchcock ile çalıştığını bilmiyordum, şimdi izlemek için daha da heyecanlandım