izotonik sodyum klorür solüsyonu

1. Vücutla izotonik solüsyondur, Türk insanı bağlatmaya bayılır, içine bir de c vitamini kırılır oh direkt plasebo. Bunu serumların şekerli olanları vardır ringer laktat, dekstroz gibi, diyabetlilerde kullanılmaz. Serum fizyolojik ise zaten izotonik sodyum klorürdür, kısaltması ise sf dir , acillerde duyulması ihtimali yüksek olan şeylerdem biridir "5. Odadaki hastaya bir sf bağlayalım hemşire arkadaşlar".

2. Bildiğimiz içme suyundan yalnızca biraz daha steril olan sudur. Acillerde "seron tak seron" diye doktorlara baskı yapmanın anlamı yoktur. Zaten eğer gerekliyse allahın suyunu hiçbir sağlık personeli hastasından esirgemez. Serum ölüyü diriltmez, hastalığı tedavi etmez, semptomları tamamen yok etmez, yaşam ömrünüzü uzatmaz, dünyevi dertlerinize çare bulmaz. Seruma bu kadar bel bağlamayın, serum taktirmayan sağlık çalışanını hırpalamaya kalkmayın lütfen.

3. valla acile gidip kendime serum bağlatmayı hiç düşünmedim bu yaşıma kadar. hatta millet anlatır "acile gittim de bi serum yedim, anca kendime geldim" falan diye. ben de mel mel bakarım yüzlerine; içimden "la bu doktorlar nerde? kimin aklına gleiyor doktordan serum istemek? nasıl hasta olmak lazım ki serum takıyorlar" diye geçirerek. çünkü benim bildiğim serum hastayı susuz bırakmamak için bir de alacağı ilaç varsa damardan vermek için kullanılır. ameliyatlarımda öyle oldu hep, bir ay öncesine kadar normal bir hastalıktan serumla teşrif etmişliğim yoktu. geçenlerde azmış kudurmuş mide ağrım için gittiğim acil serviste içine hangi ağrı kesicileri hangi mide koruyucuyu koyduklarını bilmediğim bir serum taktılar koluma, yok böyle bir rahatlık(gizlinot: swh). ben insanların acil servislere neden "bi serum taksınlar da kendime geleyim" diye gittiklerini anladım, ufkum genişledi. o ağrı, o lanet olasıca kramp yarım saatin içinde geçti, normal nefes alabilmeye başladım, pamuk gibi oldum.

izotonik çözeltinin kendisinin pek matah bir şey olmadığını biliyoruz zaten de anladım ki içine konulup seyreltilen ilaçlarla beraber sedyede on kaplan gücündeymiş.

4. Özellikle gidip kendine serum taktirip o gün çektiği "serumlu kol fotoğraflarını" her sevgilisiyle veya yakın arkadaşıyla kavga ettiğinde "atıyım da şunu biraz vicdanı sızlasın" diyerek sosyal hesaplarında paylaşan insanlar var.baya gözümün içine bakarak bunu söyleyip yapanina şahidim.birde farklı farklı açılardan çekiyor ki bi kaç sefer kurtarsin tekrar ailesine hasta numarası yapıp gidip serum taktirmakla uğraşmasın.ah benim neslim çok tehlikeli

5. facebook'ta doktorlarsitesi.net diye bir sayfada şöyle bir yazı paylaşmışlardı:

"Arkadaşlar, SERUM denilen sıvı %0,9 tuz içeren, pet şişeden içtiğiniz suyun biraz daha steril halidir.Yani bildiğiniz tuzlu ve ya şekerli "SU"dur. Ab-ı hayat değildir, gribinizi yok etmez, 37,5 derece ateşte takılmaz, boğaz ağrınızı geçirmez, yitip giden umutlarınızı, yaşama sevincinizi ve sizi terkeden sevgilinizi geri getirmez. Damar yolu açılması ise size zarar verir, masum değildir. Size takılmasını uygun görmeyen hekimi kötü hekim yapmaz, aksine sizi düşündüğünü gösterir."

bunu okuyunca ben bir aydınlanma yaşadım tabii. bildiğiniz tuzlu suymuş bu yahu.

6. Diğer süslülerin dediği gibi baya bildiğiniz tuzlu sudur bu. Ama başka bir noktasına ışık tutmak isterim.

Bir sıvının İzotonik olması şu anlama gelir: kanınızdaki ve hücreler arasındaki sıvıda bir iyon dengesi vardır. Eğer bir tarafta iyon yoğunluğu artarsa, iyon yoğunluğu az olan taraftan çok olan tarafa su geçer. Bu ozmozdur. İzotonik sıvılar bu iyon dengesini bozmayan, aynı iyon yoğunluğuna sahip sıvılardır.

Peki izotonik sıvı kime ve niye verilir? Örneğin ishal olmuş bir hasta vücudundan hızla ve çok miktarda su kaybeder. Bu kayıp kandan alındığı için bunu dengelemek amacıyla hücrelerarası sıvıdan kana su geçer. Hasta su ve beraberinde bir miktar iyon kaybetmektedir, buna bağlı olarak da örneğin böbrek hasarı gelişebilir. Kaybedilen sıvının hızla yerine konması gereken bu gibi durumlarda elzemdir. Bunun dışında kimi ilaçların damardan verilmesi için gerekebilir.

Herkese öylece verilebilir mi? Hayır. Tekrar söylüyorum hayır. Bu şekilde verilen fazladan her sıvı vücuda ve sistemlerine ek yük bindirir. Hele ki kalp yetmezliği gibi durumlarda dikkatle yaklaşılmalıdır.

Yurdum insanı en iyi tedaviyi kendisi bildiği, doktorlardan iyi doktor olup "bu ilacı yazacaksın/serumu takacaksın" yaklaşımında olup, doktorların bilgi birikimlerini küçük gördükleri için bu yazıyla iyi mi yapıyorum bilemiyorum. Bu yüzden belirtmek isterim ki bu bir tavsiye kesinlikle değildir. Sadece kabaca bilgi vermek üzere yazılmıştır.

7. ben kanal tedavisi yaptığım dişlerde nekrozlu dişlerin kanal irrigasyonu için tercih ediyorum yani dişin kanallarını bununla temizliyorum ayrıca burnum tıkalı olduğunda bu mereti kullanarak açmaya çalışıyorum bunun dışındaki işlevleri yukarıda anlatılmış . belki kanal irrigasyonu yapmazsınız ama steroidli burun spreyi kullanmaktansa eczaneden izotonik serum ve bir enjektör alıp (iğnesini kullanmıyoruz sadece gövdesi) kendinize yan etkisiz bir işlem yapmış olursunuz.

8. burun için deniz suyu spreylerine o kadar para vermeye gerek yok. bu solüsyondan alın, aynı işlevi görür.