1.
Hakkında hiç girdi girilmemesine şaşırdım. Neyse ben gireyim.
Bu akşam (link: https://twitter.com/kadirdogulu/status/1010247762447880193?s=19 Attığı) tweette tarafını ve düşüncelerini net bir şekilde belli etmiş oyuncu.
Meslektaşları "aman bana bir şey olmasın" diye saraya köpek olurken, cesur yüreklilikle yaptığı bu açıklamayla kalbimi fethetti. Çok izlediğim bir oyuncu değildi bu zamana kadar birkaç dizisine en fazla şöyle bir bakmışımdır; bundan sonra ise saçma sapan yaz dizisinde bile oynasa izlemeye/destek vermeye çalışırım. Saray yalakalarını izleyeceğime bu adamı izlerim. Helal olsun sana kadir doğulu <3
2.
bu aralar osmanlı türkçesi sözlüğü yuttuğunu düşündüğüm oyuncu. son dizisinin etkisi de (gizlinot: trt1'deki vuslat. izlemedim ama tasavvuf içerikli bir işti diye biliyorum) olabilir tabii bilemiyorum. meşrep'ler, mest'ler, upuzun süslü cümleler havada uçuşuyor. sosyal medyada, programlarda, her yerde kadir doğulu görüyorum bu ara.
3.
Kendisini çok cringe buluyorum. Yaptığı hiçbir şey tutmayan oyuncu.
4.
Klasik yurdum erkeğinin ekran önünde -gerçi bayadır da değildi - versiyonu
Eşinin ondan daha başarılı olmasını da kaldıramadı. Yıllar sonra bir diziye girdi onda da hemen unuttu. Sorulunca da Neslihan evde bana kahvaltı hazırladı. Hımmm bir kadın evde kendi yemek için bile kahvaltı hazırlasa eşine hürmettendir tabiki. Neslihanla aramızda sorun yok demek daha zor.
5.
Bir erkek, bir insan, ne kadar antipatik olabilirse o kadar antipatik kişi. Son olayda da iki yüzlülüğü kanıtlandı bence
6.
Oyuncu.
Armağan çağlayan'nın konuğu oldu programı(gizlinot: Gör beni) dün izledim. Gözlerime kulaklarıma inanamadım. Bahsettiğim bölüm olsa olsa bir programın parodisi olabilir diye düşünüyorum. O tavırlar, o tonlamalar inanılmaz... bu kadar dolu insan tavrıyla bu kadar boş nasıl konuşulur aklım almıyor. bence armağan çağlayan da şok oldu, zaten birkaç kere kibarca "size ne olmuş?!" dedi. zat, güruh, meşrep gibi kelimeleri her bulduğu fırsatta kullanması, "kilo mu vermişsiniz?" dendiğinde bile işaret parmağıyla "armağan biliyorsun bu coğrafya..." diye başlayıp irritabl bağırsak sendromunu bile tarih programı konuğu tavrıyla dakikalarca anlatması, armağan çağlayanın yüzündeki sıkılmışlık... bir sosyal deney olarak sonuna kadar izledim ama kafam da baya ütülendi. ekşide birisi hakkında "türkücü olmayan nihat doğan" demiş, kendisi hakkında daha doğru bir benzetme yapılamaz sanırım.
7.
yeni "title"ı (!) derviş olan kişi. Yunus Emre bunu beğenmedi.
Şimdi linç yiyeceğim ama tutunamayan herkes ya kişisel gelişim uzmanı ya derviş ya da yogi falan oluyor. Gerçekten emek verip , gönül verip olan kişileri tenzih etmek istiyorum. Ama günümüzde bunlara hep bir konuda başarılı olamamış kişilerin yöneldiğini görünce bir ön yargı gelişiyor :)