yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (3)
    • medya (0)

    1. (yazar: Skyfall) uktesi imiş, dolduralım.

    Zor geçmektedir. (Beton gibi ve çok öznel bir yazı olacak, evde yalnız kalamadığım için kimseyi arayıp içimi dökemedim o nedenle buraya yazıyorum.)

    9 gün önce oğlumu kucağıma aldım. 2.5 hafta kadar erken geldi minik kuşum. Baştan belirtmem gerekiyor ki ilk günlere kıyasla iyi olsam da hâlen oto boka ağladığım ve anneliğe alışmaya çalıştığım bir süreçteyim.

    Annem ablamın çocuğuna baktığı için yurtdışındaydı. Dönüş bileti doğuma yetişmedi.

    Neyse doğum başlayınca eşim bir yakınımıza (adı ayşe olsun) ve teyzeme haber verdi. Sonrasında kayinvalidem bulunduğu şehirden otobüsle (bu ayrıntı sonradan önem kazanıyor) yanımıza geldi ve bizimle ilgilenmeye başladı.

    Derken annem çarşamba günü Türkiye'ye döndü. Perşembe de yanımıza geldi ama 13 saat boyunca uçak yolculuğu, Sonrasında da 7 8 saat otobüs yolculuğu yaptığı için sarılıp öpmemesini ve bebeği birkaç gün için ellememesini istedim kendisinden. Hani grip mrip bir şey varsa kuluçka süresi olur dikkat edelim diye. Sonrasında o gün doğumda da yanımıza gelen yakınımız bize gelmek istedi, o da kalabalık bir yerde çalıştığından dolayı aslında kabul etmek istemedim ama hastanede benimle çok ilgilendiği için hayır da diyemedim, Perşembe akşamı bize geldi ve sağolsun yeni doğum yapmış olan beni 4 - 5 saat kendisiyle oturmak zorunda bıraktı. Annem de bizimle oturuyor bu arada.

    Ben şimdiye kadar annemi dünyanın en nötr insanı olarak bilirdim. Yani herhangi bir olay annemi ne havalara uçurur, ne çok üzer, genel olarak olaylara mantık çerçevesinde bakar falan böyle bir insandır. Perşembe akşamı annem dedi ki ben yarın kaçta geleyim, ben de boş bulundum şu saatte gel dedim. Annem gidince de aklıma geldi, lan zaten bugün oturduk, yarın gelse şu an evde yapacağı bir şey de yok, zaten çok uzun yoldan geldi hem dinlensin hem hastalık açısından önlem almış olalım diye düşünerek annemi aradım, sen gelme hem dinlen hem de nolur nolmaz önlem almış olalım, pazartesiden sonra gel dedim. Burda annemin mantıklı bir insan olduğunu düşündüğüm için beni yanlış anlayacağını falan hiç düşünmüyorum.

    Perşembe akşamı annemler ve diğer misafirler gittikten sonra dikişlerimde korkunç şekilde yanma batma vs başlıyor. Gece hiç uyuyamayıp sabahı sabah ediyorum. Cuma sabahı annem arar da biraz ona ağlarım rahatlatır diye düşünüyorum ama aramıyor. Ben de onu aramıyorum nasılsa gelemeyecek diye. Sonra gün içinde arıyor ama durumuma karşı kayıtsız davranıyor. Aynı zamanda ablamın mesajlarında da bir mesafe seziyorum ama onun da başka dertleri var diye hiç üzerime alınmıyorum.

    Cumartesi günü eşim ve kayinvalidem çocuğu kontrole götürüyor, ben dikişlerimin acısından dolayı evde kalıyorum ve yalnız kalmışken annemi arayayım diyorum. Sonrasında annem ağzını açıp gözünü yumduğu konuşmasına başlıyor, "perşembe günü çok sinirlendim, kayinvaliden otobüsle geldi, ayşeyle kızı sabahtan akşama kadar kaç kişiyle görüşüyor, ben yoldan geldim diye orda niye dışlandım, madem böyle yapacaktın ben ablanın yanından niye geldim, herkes dokunuyor beni torunuma niye dokundurtmadın, o dikişlerin de sizin hatanız, senin yatman lazimdi oturup durdun, sen bu işi çok hafife aldın dogurunca bitti sanıyorsun, biraz kendine dikkat et, ben lohusayken saçımı tarar otururdum, üzerine düzgün bir şeyler giy saçını başını tara (yani çok bakımsız olmuşsun kendine gel demek istiyor, o sırada benim genital bölgemi yelpaze ile serinletip biri beni bayıltsın diye acıdan ağladığım bir gece geçirmem dışında sorun yok), ağlayıp durma biraz aklını başına al kendine gel" falan diye ağzıma bir güzel sıçıyor. Ben şoke oluyorum çünkü annemden beklemezdim hiç böyle bir şey. Anneme dedim ki sen ablamla da mı konuştun bu konuyu o da mı bana kızdı? Cevaben dedi ki hepimiz sana çok kızdık.

    Yani şöyle bir durum olmuş, ben 5 günlük lohusayım ve annemden 500 kişiyle aynı uçakta geldiği için çocuğu 3-4 gün ellememesini istiyorum, annem de mecburiyetten hayır diyemediğim kişiler eve geliyor da ben niye gelemiyorum diye ağzıma sıçıyor, yetmediği gibi ablam teyzem falan oturup bu durumu masaya yatırıp annemi haklı bulup bana bileniyorlar. Ben o kadar şaşırdım ki. Zaten içe kapanık bir insanım, benim toplasan 10 arkadaşım yok. Annem kardeşlerim teyzem anneannem için en kıymetli insanlardı. Bu dönemimde bu insanlardan böyle bir saçmalık hiç beklemediğim için inanılmaz bir hayal kırıklığına uğradım. Anladım ki benim güvenecek, dayanacak hiç kimsem yok. Bugün kayinvalidem evine dönüyor. Anneme mesaj atıp gelme gerek yok demek istiyorum ama eşim küslük çıkar diye ve evde yalnız bırakmak istemediği için beni tutuyor. Ben ise annem geleceği için çok gerginim nasıl davranacağımı bilemiyorum. Böyle saçma bir duruma düştüm.

    İşte lohusalık alıngan akrabalarınız varsa böyle bir dönem oluyor, ilgiye en çok sizin ihtiyacınız varken aman o kırılmasın bu üzülmesin diye düşünmek zorunda olduğunuz, üzüntünüzün ve endişelerinizin ağlayıp durma aklını başına al diye geçiştirildiği saçma sapan bir süreç haline geliyor. Bu dönemi geçirecek olan süslülere her şeyden önce anlayışlı aile ve arkadaş çevresi diliyorum o nedenle. Çünkü benimkilerin öyle olmadığını acı şekilde tecrübe ettim ve çok üzüldüm.

    2 eylül 05:30

    2. Elinizden geliyorsa sadece eşinizle geçirmenizi tavsiye ettiğim dönemdir. En azından ilk bir iki hafta mümkünse. İnanın annenize de arkadaşınıza da komşunuza da ihtiyacınız olmayacak. Birlikte keşfedeceksiniz, içgüdüleriniz sizi yönlendirecek. Sıkıştığınız noktada ebe veya doktor gibi bir uzmana danışın daha iyi. Üstteki süslünün bahsettiklerini yaşayan o kadar çok kişi var ki... en iyisi salim kafayla tek kişi olmanız. Benim tecrübem tam da böyleydi ve zor olmasına rağmen kafamız rahattı, sadece eşim vardı. Ailemi eşimin işe döneceği zamana ayarlamıştım. O zamana kadar da kendimi, psikolojimi toparlamıştım zaten. Ki erken doğan ve kolik bir bebeğim vardı. Sizin tecrübeniz daha kolayı olur umarım. Tüm lohusa süslülerimi kucaklarım. Mümkünse doğumdan önce buzluğa biraz hızlı yemek depolayın bu işinizi kolaylaştırır. Bu süreçte Her an ağlayacak gibi hissetmeniz ve ağlamanız aşırı normal. Bırakın aksın, boşalsın. Geçecek. 

    3 eylül 06:16

    3. Ben doğum yapmadım ama çok yakın bir arkadaşımın ve yengemin lohusalık döneminde yanlarında bulundum. Eğer doğum sonrası yaralar rahimde değil de açıkta olsaydı insanlar müthiş panik yaşar diyor uzmanlar da. Yardımcı sıfatıyla anne istediği kadar dinlensin mottosuyla hareket ettim. Çok yakın olmamız dolayısıyla lohusanın annesi/kayınvalidesi vs herkesle ben uğraştım. Hayır bebek sevmeye gelmeyin bir süre, eğer anne istemiyorsa akıl vermeyin, hayır 7 göbekten uzak akraba bebek görmek bahanesi ile gelip 2 hafta evde misafir gibi takılmasın . Bu süreçte kırılacak olan da kırılabilir bence. Birine kendi uygun gördüğün şekilde yardım(!) edicem diye zorbalık yapmak saf kötülük çünkü. Umarım tüm yeni anneler bu süreci en güzel ve rahat şekilde atlatır. Hayat karşınıza hep güzel insanlar çıkartsın :)

    3 eylül 15:02